Sinop’un Ayancık ilçesi, 1930’larda sanayi tarihine damgasını vurmuş bir mühendislik harikasına ev sahipliği yapıyordu: Buharlı teleferik. Çangal ormanlarının derinliklerinden tomrukları taşıyan bu sistem, 40 kilometrelik uzunluğuyla yalnızca ülkemizde değil, dünyada da benzeri olmayan bir teknolojiydi. Buhar makineleriyle çalışan mekanizma, yüksekliği 70 metreyi bulan direkler ve gökyüzünde asılı kütükler… O günün şartlarında adeta bir mucizeydi.

Fakat 1963 sel felaketi bu harikayı yok etti; geriye yalnızca Erikli Köyü’nde dimdik ayakta duran bir direk kaldı. Bir direk… ama aslında bir hafıza, bir hatırlatma, bir çağrı. Bu konuyu gündeme getirerek belleğimizi tazeleyen, geçmişin izini bugüne taşıyan Vitrin Haber muhabiri Serhat Özşahin’e de ayrıca teşekkür etmek gerekiyor. Çünkü bu tür hatırlatmalar, geleceğe dair yeni ufuklar açıyor.

Ayancık Teleferiğinin Turizm Potansiyeli

Ayancık’taki buharlı teleferik yalnızca geçmişin bir hikâyesi değil; turizm için hâlâ değerlendirilebilecek büyük bir potansiyeldir. Eğer bugün o sistem ayakta olsaydı, Sinop’un turizm haritasında en cazip noktalardan biri olacağı kesindi.

Bugün yapılması gereken, Erikli’de kalan direğin etrafında bir “Teleferik Anı Merkezi” kurmak ve bu sistemi küçük ölçekli maketler, görseller ve canlandırmalarla yaşatmaktır. Böylece hem sanayi tarihine sahip çıkılır hem de Ayancık’a yeni bir ziyaretçi akını sağlanır.

Sinop Merkez İçin Turizm Teleferiği

Geçmişi onurlandırmanın yanı sıra geleceğe cesur bir adım atma zamanı da gelmiştir. Sinop merkezde yapılacak modern bir turizm teleferiği bu adımın sembolü olabilir.
• Kale surlarından başlayıp Aşıklar Caddesi üzerinden Karakum’a uzanan bir hat…
• Denizin mavisini, yarımadanın tarihini ve şehrin panoramasını aynı anda sunan bir yolculuk…
• Böyle bir proje, Sinop’u Karadeniz turizminin en güçlü merkezlerinden biri hâline getirebilir.

Yatırımcılara ve Yerel Yönetimlere Çağrı

Artık söz yalnızca hatırlamakta değil, harekete geçmektedir. Bu proje için yerel yönetimlerin vizyon koyması, yatırımcıların cesur adımlar atması ve STK’ların destek vermesi gerekiyor. Bugün yapılacak bir teleferik yatırımı, yarın Sinop ekonomisine katma değer, gençlere istihdam ve şehre prestij kazandıracaktır.

Son Söz

Ayancık teleferiği, Sinop’un unutulmuş bir mirasıdır. Sinop merkezde kurulacak turizm teleferiği ise bu mirası geleceğe taşıyacak yeni bir hamle olabilir. Bize düşen, geçmişin hikâyesini geleceğin fırsatına çevirmektir.

Buharın eğdiği yol, Sinop için hâlâ turizme açılan bir kapıdır. Şimdi bu kapıyı aralamanın, hayali gerçeğe dönüştürmenin tam zamanıdır.

“Geçmişin buharı, geleceğin umudu olabilir. Sinop, gökyüzünden seyredilmeyi hak ediyor.”