Ana muhalefet partisi başkanı kılıçtaroğlu. son konuşmalarında darbe sponsoru (soros'çu) kavala ve onlarca insanın kanı ellerinde olan demirtaş için neden hapisteler diye sorduktan sonra, devlet memurlarını devlete isyan etmeye çağırdı.ABD, Almanya, Fransa, Danimarka, Finlandiya, Hollanda, İsveç, Kanada, Norveç ve Yeni Zelanda'nın Ankara'daki büyükelçileri hadlerini aşarak (soros'çu) kavalanın serbest bırakılmasını istedi. lakin karşılarında talimatla parmak sallayarak yönettikleri eski Türkiye olmadığını, ilgililerin verdikleri tokat gibi cevaplarla anlamış oldular. Kılıçtaroğlu politikası'nın, tamamen Türkiye düşmanı batılıların istekleri doğrultusunda, ve gayri milli olduğu açıkca ortadadır. bir asra yakın süredir, batılı güçlerin uzaktan kumanda ile yönettikleri ülkenin, bugün karşılarına büyük bir engel olarak dikilmesi, sömürmeye alışık oldukları coğrafyaların Türkiye'yi örnek alarak sömürülmeye karşı çıkması, dirsek çevirmesi, sömürerek ayakta duran batının hiçte hoşuna gitmedi. Durum böyleyken iç muhalefetin tüm unsurlarıyla batının uşaklığını yapmak için çırpınması, onların isteklerini emir telakki etmesi, ülkenin felekatine yönelik politikalar peşinde koşması, anlaşılır gibi değil. Türkiye'nin doğusu, ırak ve suriyenin kuzeyinde, uydu terör devleti kurup, sömürü düzenlerini devam ettirmek, Türkiye'nin enerjisini bu nokta üzerinden tüketmeyi amaçlayan batı'nın ekmeğine yağ süren, terör örgütleriyle iş tutan, terörist sever tüm oluşumlarla ittifak kuranlar, ülkemiz ve milletimizin felaketinden başka bir şey istemeyenlerdir. Tarih tekerrürden ibarettir; yanlızca tarihten ders alanlar bu akışı değiştirebilir. Ülkemizin üzerinde oynanan oyunlar, çevrilen dolaplar, kurulan tuzaklar, yapılan çok yönlü saldırılar, yerli ve milli olarak güçlenen Türkiye'nin bu akışı değiştirebilecek güce çok yaklaşmış olmasından dolayıdır. Aslında durumu zorlaştıran tek unsur, bir türlü yerli ve milli olamayan, ve batının uşağı olmak için yırtınan her fırsatta Türkiye düşmanlarına  jurnallik yapan muhalefettir vesselam...