44.Yaşımıza sayılı günler kala bankamdan gelen yıldönümü tebriği mutlu etti, birlikte ikinci yılımız diyor oysa imzayı atıp, ilk tanışma ziyaretleri için yola koyulmamız daha dün gibi..

Dile kolay 43 yıl film gibi geçivermiş son iki yıl da bir şey mi ? 

Lise biter bitmez daha 17'li yaşlarda Fethiye Ölüdeniz'de almışız soluğu ilk önce, yatlarda çalışmış, yerli yabancı turistlere ülkemizin güzelliklerini tanıtma fırsatı bulmuşuz, sonra Kemer'e ve Bodrum'a geçmiş ünlü topçusuna popçusuna yazlık villa sunan yabancı satış ekiplerinde olmuşuz..

Sonra Urla'da askerlik, evlilik derken İstanbul Beykoz'dan taa Güney Amerika Houndras'taki David Bey'e bilgisayar programları ihracatı gerçekleştiren şirketin Bayi Kanal Sorumlusu,

Daha sonra Cumhurbaşkanlığı Milli Güvenlik Kurulu Salonundan Çırağan Sarayına, Acıbadem Hastanelerinden Turkcell Şubelerine, Dubai Hilton'dan Moskova Swisotell'e kadar tüm bilgi ve enformasyon teknolojilerini kuran şirketin iş ortakları kanal yöneticisi olmuşuz. 

Derken radikal bir kararla doğduğumuz topraklara, bölgemize fayda sağlayabilme gayesiyle Sinop'a dönüp, Avrupa 1. Olmuş Türk beyaz eşya ve elektronik şirketimizin Karadeniz Bölgemizde iş ortakları eğitim ve perakende gelişiminden sorumlu olmuşuz..

Sonra daha radikal bir karar daha alarak,evin yanında işi de Sinop'a taşıyarak, ülkemizin en büyük Holdinginin en büyük şirketindeki, yaklaşık on yıllık mesaimi sonlandırarak, çeşitli nedenlerle doğduğu büyüdüğü topraklardan uzak gurbette olan herkes gibi, ben de içimde hep birşeyler borçlu oldugumu hissettiğim memleketimin ticaret ve sanayisine belki bir nebze katkı sunabilirim diye Sinop Ticaret ve Sanayi Odası Genel Sekreterliğini yürütmüşüz.. 

Aynı zamanda Pazarlama, Reklamcılık, İktisadi İdari Bilimler eğitimlerim yanısıra Sosyolog sosyal bilimci eğitimimi de eklediğim bu zamanlarda tam da artık işin vakıflarda daha sosyal içerikli kurumlarda diye düşünmeye başlarken sanırım ilahi planın ekonomi finans donanımımı arttırmam için beni dahil ettiği bankacılık sektöründeki bu deneyimimizde bölge yöneticisi olarak bine yakın birbirinden güzide iş ortaklarımızla birlikte bölge ticaret ve ekonomisinin büyümesi gelişmesine dair olanca gayretimizi sürdürüyoruz.

Şimdi dönüp bakıyorum da arkama sınırsız maddi imkanları kısa sürede sunabilecek veya bir anda sınırsız yetki ile donanabilecek seçenekler de sunulmuş önümüze çok şükür genç denilebilecek yaşlarımızda ama biz o yolları tercih etmemiş, edenin fikrine saygı duymuş ancak Rabbin bize sunduğu en büyük lütuf, belki de en kutsal emaneti olan özgür iradeyi hiçbir makam veya hiçbir ölçülebilen miktar için farklı maksatlı iradelerin tekeline kullanımına sunmayı içine sindirememiş aklımıza yatıramamışız..

Her sabah evden çıkarken tek bir amacımız olacak bize duyulan güven ve desteğe layık olabilmek düsturunu terk etmemiş, daha temiz bulduğumuz, belki daha uzun mesafeli ama en önemlisi iç huzur barındıran yolu tercih etmişiz. 

Daha da yolumuz var görelim bakalım mevlam neyler, neylerse güzel eyler.. 

Dün akşam küçük kızımla araçta seyahat ederken şöyle bir söz söyledi, içinden gelmiş;

 " Hayat ne kadar gerçek ki sanki ?
    Biraz hayal ekle ve bekle.. " 

Keyifli pazarlar, sağlıklı, mutlu,  iç huzurlu yaşamlar diliyorum efendim. Kalın sağlıcakla..