Şehir hayatında isteyen istediği yerde sokak hayvanlarını besleyebilmeli mi? En sonunda vereceğim cevabı baştan söyleyeyim: Hayır!  

Ne kadar çok hayvan sever olursanız olun, hiçbir kimse canı nerede istiyorsa orada köpek, kedi gibi sokak hayvanlarını besleyemez, besleyememeli. Bunun için de koşullar oluşturulmalıdır. O şartları üzerinde taşıyanlar, belediyeler tarafından belirlenmiş noktalarda bakım ve besleme işlerini yapmalıdırlar. 

5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu hükümlerine göre; “Evcil hayvanlar, türüne özgü hayat şartları içinde yaşama özgürlüğüne sahiptir. Sahipsiz hayvanların da, sahipli hayvanlar gibi yaşamları desteklenmelidir.

Hayvanların türüne özgü şartlarda bakılması, beslenmesi, barındırılması ve taşınması esastır.”

Hafta sonu Açıköğretim sınavı için Zeytinburnu ilçesinin bir mahallesine gitmiştim. Okulun etrafındaki sokak ve caddeleri gezdim. Ne var ne yok diye bir süre etrafa bakındım. 

Bir hanımefendinin elinde poşetlerle kasap dükkânından çıktığını gördüm. Kasap dükkânından biraz uzaklaştıktan sonra durdu, elindeki poşette taşıdığı tavuk ciğerlerini azar azar pay etti. Ardından sokakta bulunan kedileri beslemek amacıyla yol boyunca belirli bir mesafe gözeterek yaya kaldırımının üzerinde kendince uygun olan yerlere döktü ve çekti gitti.

Sokak hayvanlarını beslemek böyle olmaz. Bazıları da Pet Shop’lardan satın aldığı mamaları yaya kaldırımlarının ya da geçit merdivenlerinin kenarlarına gelişi güzel koyuyor. Kısa sürede mamalar etrafa saçılıyor. Çevrenin kirlenmesine neden oluyorlar.

Sokak hayvanlarının açık alanlarda bakım ve beslenmesini kolaylaştıracak bir formül bulunmalı, usulleri belirlenmelidir. Gönüllülüğe dayalı az öncede belirttiğimiz gibi bu besleme şekli çevre kirliliğine neden olmakta, sağlığımızı tehlikeye atmaktadır. Ayrıca yaya kaldırımları üzerinde hayvanların buluşmasına ve sayılarının çoğalmasına yol açmaktadır.

Belediyeler sokak hayvanlarının beslenebileceği noktaları önceden belirlemeli, bakım ve besleme işini yapacak istekli vatandaşları sertifikalandırmalıdır. Hiçbir kimse kendi kafasına göre gıda türüne bakmaksızın besleme işine girişmemelidir. Belirlenen noktaların dışında besleme işini yapmaya kalkışanlara kabahatler kanunu kapsamında ihlallerden dolayı yaptırım uygulanmalıdır.

Belediyelerin ilgili birimleri bakım ve besleme işini yapmak isteyen vatandaşların başvurularını kolaylaştırmalı, talepleri önceliklendirilmelidir. Bunun için standart bir form düzenlenmelidir. Başvuru formunda hayvanların bakım işlerinin yapılacağı ve beslenebileceği yerler, süre, tahmini hayvan sayısı ve türleri belirtilmelidir. Bakım ve besleme noktaları harita üzerine işlenmelidir. 

Belediyeler gerekli hazırlıkları tamamladıktan sonra Sivil Toplum Kuruluşları’nı (STK)  devreye sokabilir, gönüllüğü benimsemiş vatandaşlardan da yardım ve destek alarak sokak hayvanlarının güvenli alanlarda beslenmesini sağlayabilir.

İnsan kalabalığının çok olduğu yerlerde hayvanların bakım ve beslenmesine kesinlikle izin verilmemeli, kurullara riayet etmeyenlere de göz yumulmamalıdır.

İnsanlar 30.000 yılı aşkın bir süredir köpeklerle uyum içinde yaşadılar. Ya şimdi öyle mi? 

Yaşanmakta olan üzücü olaylardan sonra insanlarla köpekler arasındaki sadakat ve dostluk ilişkisinin ne anlama geldiği artık net değil.

Yazımızı özetleyecek olursak; sokak hayvanlarının da evcil hayvanlarda olduğu gibi korunması, gözetilmesi, bakımı, belirlenmiş noktalarda beslenmesi, sağlık kontrollerinin yapılması, aşılanması, gerektiğinde kısırlaştırılması, mikroçiplerinin taktırılması ve kötü muamelelerden uzak tutulması lazım. İhtiyaç duyulan diğer her türlü önlemler belediyeler ve ilgili bakanlıkların sorumlu birimleri tarafından biran evvel alınmalıdır.