AK Parti Sinop ilçe teşkilatları sanki kış uykusuna yatmış. O kadar sessizler ki... İl Başkanı Uğur Giresun hariç ilçe teşkilatlarının başkanlarını parti binalarında gören yok. Başkanlar ne esnafın ne de vatandaşın yanında görülüyor.. Hepsi kabuğuna çekilmiş. Başkan Erdoğan'ın yaptıgı hizmetlerin açılışını sade bir vatandaş gibi televizyondan izliyorlar o kadar.. Halbuki onlar da Başkan Erdoğan gibi 20 yıllık iktidarlarında yaptıkları icraatları vatandaşa bire bir veya yerel basın yoluyla anlata bilirler..  Bunu yapan bir ilçe başkanı var mı? Yok.. Sinop'un en büyük ilçesi Boyabat'ta bile bırakın seçim çalışmasını, AK Parti ilçe başkanı var mı yok mu belli değildi. Sonunda onlar da görmüş olacak ki il başkanı ve vekil ilçe başkanını değeştirmek zorunda kaldı. Bakalım bu yeni başkan nasıl bir çalışma içinde olacak.. 

Köşe yazılarımda üzerine basa basa yazdım, yazıyorum.. Vatandaşa bu sıkıntılı süreci anlatamazsanız iktidar koltuğuna tekrar oturmanız zor diye.. Bunları  yazınca da, AK Parti'ye zarar verdiğimi söyleyenler oldu.. Beni bilen bilir...  Aslında uyuyan ilçe başkanlarını uyandırmaya çalışıyorum fakat "ANLAYANA"..  Diğer ilçelerde de durumlar pek iç açıcı değil.. Durağan ve Saraydüzü başta olmak üzere sanki seçimi açık ara kazanmış gibi bir rahatlıkları var..  Ben Sinop AK Parti ilçe başkanlarının yazılı ve görsel basında gündeme dair toplantılar düzenleyerek, bir açıklama yaptığını görmedim, duymadım..!  Ulusala çıkmanız biraz zor da; en azından yerel basını iyi kullanın derim.. Yerel basını kullanamazsanız, vatandaşa derdinizi anlatamazsınız.. Sorarım size partinizi nasıl iktidara taşıyacaksınız? Vatandaş sizin iyi insan olmanıza oy vermez.. Bilginize, becerinize, bu sıkıntılı sürecin sebeplerini anlatmanıza oy verir...Tabi anlata bilirseniz..!   İlçe başkanları ve partideki görevliler vatandaşa ülkedeki hayat pahalılığının sebeplerini anlatamazsa, (çünkü onlar bir aldıkları maaşa bir de pazardaki ürünlerin etiketlerine bakar),  Boyabat'ı da, Durağan'ı da Saraydüzü'nü de , Gerze'yi de  ve diğer ilçeleri de kaybedersiniz.. Bu iş ilçelerle kalmaz, eğer çalışmalarınızı şimdiden başlatmazsanız, köyler de gider ve genel seçimde de oy kaybına uğrarsınız..  Hani bir yazı yazmıştım "Her Şehre Bir Erdoğan Lazım" diye..  O yazıyı oy kaybına uğramayın, bir tek Sayın Erdoğan'ın çabası yetmeyebilir diye yazmıştım.. Onun için il, ilçe, belde ve köy sorumlularının bilgili ve becerili olması gerektiğini belirtmiştim tekrar belirtiyorum.. Seçim süresi kısalıyor.. İl ve ilçe başkanlarının görevi sadece bayramlarda ve toplantılarda protokolün yanında ön sıralarda yer almak değil, partisini en iyi şekilde temsil edip, vatandaşa yapılan icraatları ve hayat pahalılığını anlatmaktır... Eğer vatandaşa sıkıntıları anlatamazsanız, hayalleriniz hüsrana dönüşebilir... Biraz daha zamanınız varken toparlanın, vatandaşla iç içe olun. Vereceğiniz mesajlarda da medyayı iyi kullanın ki kaybettiğiniz ve hedeflediğiniz yere "Atı alan Üsküdar'ı geçmeden" yeniden gelin..

Bu durum belediye başkanları için de geçerli.. Yaptığınız hizmetleri ve AK Parti' nin hizmetlerini  en azından yerel basında veya ulusalda mutlaka anlatın...Partinizi ilinizde ve ilçenizde bir numara yapın..!