Yüzyılın kabinesi olarak isimlendirilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin 2’nci döneminin yeni kabinesi Cumartesi günü açıklandı. 
Beklenen oldu; ekonomi yönetiminin başına Hazine ve Maliye Bakanı olarak Mehmet Şimşek getirildi.
Kabineye ataması yapılan üç bakan çok konuşuldu. 
Birincisi 14 ve 28 Mayıs seçimleri öncesinde ismi çokça zikredilen Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek,  ikincisi Dışişleri Bakanı eski Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı Hakan Fidan, üçüncüsü İçişleri Bakanı İstanbul Eski Valisi Ali Yerlikaya.
Dün olduğu gibi günümüzde de ekonomide, ülkeler arası dış ilişkilerde, içişlerinde önemli gelişmeler yaşanıyor. Ekonomide iyileştirmeye, ülkeler arası diyalogda dostlukların ve ilişkilerin geliştirilmesine, yurt genelinde de güvenli bir yaşama ihtiyaç var. 
Yeni dönemin ilk kabinesi birinci toplantısını yaptı. Alınan kararlar ve geleceğe yönelik planlar Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklandı. 
Seçim öncesi verilen sözler, seçim sonrasına bırakılan pek çok sorun ivedilikle çözüme kavuşturulması bekleniyor. Özellikle ekonomide. 
Vatandaş, alım gücünün iyileştirilmesini, fahiş fiyatlandırmaların ise son bulmasını istiyor.
Ekonomide işler iyi değil. Uzun zamandır baskı altında olduğu söylenen dövizde ve altında yükseliş durmuyor. Her biri gün içinde kendi rekorunu kırıyor.  
Bilindiği üzere; saatlerin çeşitli parçalarını hareket geçiren yaya zemberek deniliyor. Benim yaşıtlarım bilirler. Saatin zembereği sıkıldıkça sıkıldı, yay oldukça gergin. Darlanmış kişi için söylenen bir söz var ya hani; “dokunsan ağlayacak” diye. Zembereği biraz daha sıksan ortada yay diye bir şey kalmayacak, saatte bir daha çalışmaz hal alacak. 
Zembereği daha fazla sıkmanın, saat ayarını bir ileri iki geri geri kurcalamanın şu andan itibaren bir faydasının olacağını sanmıyorum. 
Saat zembereği deyince bugün kaleme alınan Mahfi Eğilmez’in yazısı aklıma geldi. Yazısında Eğilmez çocukluğuna dönerek o yıllarda saat zembereği ile alakalı yaşanılanları şöyle anlatmaktadır:  
“Benim çocukluğumda saatler mekanikti, pilli saatler yoktu. Mekanik saatler zemberek denilen bir yay yardımıyla çalışırdı. Zemberek, bir merkezden verilen hareketle kendi içine sarılan ve kinetik enerjiyi (bir cismin hareketinden dolayı sahip olduğu enerji) depolamak için kullanılan bir çeşit yaydı. Saatin kurma düğmesi sürekli ileri doğru çevrilerek zembereğin ve dolayısıyla saatin kurulması sağlanır, sonra saat bu zembereğin hareketiyle çalışırdı. Saatin kurma düğmesini her çevirdiğinizde zemberek biraz daha sıkışır ve düğmeyi çevirmek zorlaşırdı. Kurma düğmesine baskı uygular da zorlarsanız zemberek mekanizması kırılır, yay boşalır, saat çalışmaz hale gelirdi. Çocuklara saat alındığında kurma mekanizmasına dikkat etmeleri gerektiği söylenir “fazla zorlarsan zembereği boşalır, saat bozulur” diye tembih edilirdi.” 
Bugün gelinen aşamada, ekonomiyle öyle kurcalanmış olunmalı ki zemberek boşalmaya başladı. Kimi için uyanma vakti, kimi için de dikkat kesilme zamanı… Umarız ve dileriz ki saat bozulmasın.
Devir teslim programında yaptığı konuşmada, “Türkiye'nin rasyonel bir zemine dönme dışında bir seçeneği kalmamıştır” diyen Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek birlikte çalışmayı planladığı arkadaşlarından oluşan ekibini kurma gayretinde. Anlaşılan Merkez Bankası, SPK, BDDK… hepsinin başkanı değişecek.
Amerika Merkez Bankası’nın (FED) 4’üncü çeyrekte faiz düşürmeye başlayacağı tahmini paylaşılıyor. Biz de ise tam aksine Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu’nun (PPK) 22 Haziran’da yapmayı planladığı toplantıda faizi önce yüzde 15’e ardından da yüzde 25’e yükselteceği ileri sürülüyor. 
Denenmiş ortadoks politikalara dönüleceği sözü piyasaya güven vermesi ve olası ani hareketleri frenlemesi beklenirken yukarıda da belirttiğimiz gibi tam aksi yönde dövizi ve altını harekete geçirdi. 
Daha önceden de bu senaryo sahnelendi biliyorsunuz. Göle çalınan maya tutmadı; böyle giderse çabucak tutacağa da benzemiyor. Hep beraber bekleyip göreceğiz.