2014 Yerel seçimlerine fazla zaman kalmadı.  Yerel seçimin yaklaştığını 

memleketteki hareketlilikten zaten anlıyoruz. Kaldırımlar, yollar, yeni projeler 
birbiri arkasına hayata geçirilmekte. Tabiî ki bu olanları önemsiyorum, böyle 
hizmetler her daim olsun. Peki, önümüzdeki seçimde her şey nasıl olacak, 
adaylar mı? Yoksa Partiler mi? yarışacaklar? Yoksa geçtiğimiz seçimde olduğu 
gibi Partiler kendi arasında anlamsız bir yarışa girecek mi? 2013 Ticaret Odası 
seçimlerinde olduğu gibi mi olacak.  Partiler arasından ziyade, Parti arasında 
mı bir rekabet çıkacak ortaya bilmiyorum. Uzun zamandır sokağın nabzını 
tutuyorum. Gittiğim her yerde yerel seçimleri, Memlekette gerçekleşen siyasi 
hamleleri, siyasi kimlik taşıyanların vatandaşa nasıl yansıdığı, hangi partinin ve 
kimin olması ile ilgili konuları konuştuk.  
Sokağın nabzını açıklamadan önce benimde bir vatandaş olarak eklemek 
istediklerim var. Yeni neslin beklentileri çok yüksek,  eskiden olduğu gibi seçim 
zamanı yapılan yatırımları, yapay gülümsemeleri, hiçbir zaman tutulmayacak 
sözleri, iş vaatlerini, bu ve benzeri siyasi stratejik taktikleri vatandaş artık 
benimsemiyor. Yani vatandaşın işi “Hatice ile değil netice ile”. Şartlar eskisi 
gibi değil, kişilerde eskisi gibi değil. Sinop Bürokrasinin yetim kalmış çocuğu 
kimliğinden artık kurtuluyor, ekonomik, sosyal, kültürel anlamda bitirmenin 
yarısına geldiğimiz bu noktada doğru karalar verilmeli. Bu başlangıcın sağlıklı 
bir şekilde ilerlemesi için, mutlak suretle sokağın gerçek sesini duymak zorunda 
siyasi partiler. Bu memleketin geleceği, “üç bin- beş bin” kişinin katıldığı 
anketlerle belirlenemez. Bundan öncesi böyle oldu. Tarih tekerrürden ibaretse 
geçtiğimiz yıllarda yapılan anketler ortada.
Sokağın nabzı: Memleket için yapılan yatırımları kimse göz ardı etmiyor, 
bilakis rey verende vermeyende Allah razı olsun diyor. Yalnız burada önemli bir 
husus var. Vatandaş güç istiyor, Şehrimizin kabuğundan çıkmasını, büyümesini, 
sosyolojik yapısının, ekonomik bağlamlar ile değişmesini, Sanayi, turizm 
alanlarında hazır hale gelmesini istiyor. Bayramlarda yapılan fener alayının 
hep birlikte yapılmasını istiyor. Her seçim sonrası revizyona giren, baştan 
aşağıya yenilenen, bir parti istemiyor. İş işten geçmeden sokağın sesinin doğru 
algılanmasını istiyor. Vatandaşın Partilerden istediği bu, birde kim olsun sorusu 
var tabiî ki.    Ankara’nın vereceği karardan daha da önemlisi Sinoplunun kimi 
istediği, eğer iktidar bu seçimi almak istiyorsa zaten onun için tek bir isim 
var. Geçmişten gelen tecrübesi, Spora, sanata olan yakınlığı ile bilinen, Siyasi 
geçmişi olan, birebir sokağın içinde yer alan, yıllardır bir an olsun Sinopluya 
sırt çevirmeyen, yıllarını Sinop için vermiş birisi. Halkın istediği apaçık ortada. 
Bu gerçeği Sinoplu gördü umarım herkes görür. Ne demişler; “Perşembenin 
Geleceği, Çarşambadan bellidir” Memleket için hayırlısı, en doğrusu, en güzeli, 
olsun. Hayırlı Ramazanlar…