2005 Yılında Karadeniz’de yapılan araştırma sonucuna göre, batı Karadeniz’de şeker hastalığı oranı doğu Karadeniz’e göre daha fazla imiş. Nedeni ise batı Karadeniz insanı çay, fındık tarlalarında, üstelik kadınlar ve erkekler olmak üzere daha fazla çalıştıkları ve karbonhidratlı yiyeceklerin az olduğu için kolesterol, diyabet, kalp hastalıklarının sayısı batı Karadeniz’e oranla daha düşükmüş. Malum bölgemizde mantılar, börekler, etli ekmekler, yani karbonhidratlı yiyecekler fazla. Bunun neticesinde aşırı kilo beraberinde kolesterol, diyabet, kalp rahatsızlığı peşin sıra gelmekte. 

Bugün sizlere yara bakımı ile ilgili önemli püf noktalarından bahsedeceğim. Öncelikle yaranın ne olduğundan bahsedeceğim ve mümkün olduğunca tıp terimlerinden kaçınacağım. Yara, bir dokunun normal fonksiyonlarını kesintiye uğratacak şekilde tahrip olarak bütünlüğünün bozulmasıdır. Herhangi bir dış etkenle meydana gelebildiği gibi, hastalıklı bir dokunun vücuttan çıkartılması ve organın normal fonksiyonuna kavuşturulması için yapılan işlem de bir yara açılmasıdır. 

Yara tedavisi M.Ö 1000 yıllara dayanmaktadır. Bu yıllarda cerrahların askerlerin vücutlarından okları çıkartıp kaynar su ile yıkadıkları, temizledikleri belirtilmektedir.  M.Ö 600-700 yıllarında ise Hintlilerin barsak yarasına karınca koyarak tedavi ettikleri ve ameliyat yaptıkları belirtilmekte. Ameliyatta barsakları süt ile yıkayıp, tereyağı ile yağlayıp yerine koydukları ifade edilmektedir. 

Peki, günümüzde yara bakımı ile ilgili yapılan hatalar neler? Bu sorunun en birincil cevabı “yara bakımının ciddiye alınmamasıdır”  Yara cilt bütünlüğünün bozulmasıdır, bu soruna zamanında müdahale edilmediğinde istenmeyen sonuçlar oluşmaktadır. Yaraları sınıflandırdığımızda; Bası yarası dediğimiz, yatalak hastalarda meydana gelen, devamlı yatmaktan vücudun bazı bölgelerine uygulanan orantısız baskı neticesinde oluşan yaralardır.  Burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus şudur; hastanın devamlı aynı pozisyonda yatması kan dolaşımını olumsuz etkilemekte. Bu yüzden ortalama her yarım saatte hastanın pozisyon değiştirmesini sağlamamız hastanın kan dolaşımının düzenli olmasını sağlar.  Bunu şöyle örnekleyelim: Allahın bizlere vermiş olduğu muazzam refleks ile, sağlıklı bir insan uykusunda ortalama her yirmi dakikada bir pozisyon değiştirir. Bunun nedeni vücutta oluşan baskı sonucunda yirmi dakikadan sonra uyuşukluk başlar, bu kan dolaşımının normalden çıkması anlamına gelmektedir. Birde diyabette bağlı yara vardır. Diyabete bağlı yaraların iğleşme süreci biraz daha uzun zaman almakta. Bunun nedeni; Şekere bağlı vücudun kendini yenilemesi, yani hücre oluşumunun diyabete bağlı uzaması,  kan dolaşımının istenildiği gibi olmamasıdır. 

Yara bakımında dikkat edilmesi gereken bir hususta şudur; Yaranın enfeksiyondan korunması, bunun içinde yaraya müdahale edilirken steriliteye  dikkat edilmesi.  Bunun için mutlaka steril eldiven ve steril malzemeler kullanılması gerekmektedir. Burada üzülerek söylemeliyim ki, bu konuda hasta yakınları olarak oldukça bilinçsiziz. Bence bunun bir nedeni de şu, Yara bir doku kaybıdır, bu beraberinde kokuyu da getirmekte. Hasta yakınları bu oluşan kokudan iğrendikleri için pek fazla müdahalede bulunamıyor ve yara gittikçe büyüyor.  Sizlere şunu hatırlatmamda fayda olduğunu düşünmekteyim, bir insan yatalak ya da felçli olabilir, bu durum onun terciği olmamakla birlikte,  o hastanın da insan gibi yaşamaya hakkı olduğunu belirteyim. Biliyorum ki sizlerde benim gibi düşünüyorsunuz. On yıllık bir yara bakımcısı olarak söylemeliyim ki, geçmişi M.Ö lere dayanan yara bakımında artık biraz bilinçlenmemiz ve bu konuda uzmanlardan yardım istemeliyiz. Hastanemizde yatak kapasitesi ve tıbbi ekipman eksikliğinden dolayı yara hastaları çevre İllere sevk edilmekte. Yara hastalarının hastanelerde “konak enfeksiyon” dediğimiz enfeksiyona maruz kalma riski bulunmakta. Sinop ta 2006 yılında başlattığımız evde yara bakımı yeniden hayata geçti. Günümüz teknolojisinden faydalanılmak isteyen. Bu konuda bilgi almak isteyenler: [email protected],  adresinden, ya da 0541 639 12 62 nolu telefonu arayıp, evde yara bakımı ile ilgili bilgi alabilirsiniz.  Sağlıklı günler dileklerimle.