Havaların soğuduğu bugünlerde aklıma üniversite yıllarım geldi.


Çoğu insana göre cıvıltılı ve ışıltılı bir yaşam zannedilen üniversite hayatının görünmeyen arka yüzünde  büyük zorluklar yaşanıyor.

Tokat'ın dondurucu kışında okul hayatımız sürerken bir çok öğrenci evinde yakacak odun kömür olmadığından dolayı battaniyelere sarılarak okumaya çalışan, üniversite eğitimi alan binlerce insan vardı.

Çoğu fakir aile çocuğu olan gençler ellerine geçen çok az parayla yaşamlarını idame ettirmeye çalışıyorlardı.

Kahvaltıyı çoğu geç yapar öğle yemeğine denk getirir bir öğün savarak akşamı etmeye çalışırdı.

Yine dolmuş parası bulamadığından ,yada dolmuşa vereceği parayla akşam ekmek-yumurta alıp karnını doyurmayı planladığından Taşlıçiftlik-Tokat arası 13 km lik yolu yürüyerek giden bir çok öğrenci olurdu.

En yaratıcı fikiri ise parasızlıkla boğuşan bir sınıf arkadaşım bulmuştu. Evinde yakacak hiç bir şey olmayan ve havanın -20 lerde seyrettiği bir gece donarak ölmemek için sabahı Tokat Devlet Hastanesinin acil servisinin koridorundaki sandalyelerde uzanarak geçiren Sinan donmadan okulu bitirmeyi başardı. Sinan'ın buluşu kısa sürede duyuldu ve bir çok öğrenci onun yolundan ilerledi. Uzun ve soğuk kış gecelerinde Tokat Devlet Hastanesi Acil koridorunda bir çok öğrenci donmamak için sandalyeler üzerinde sabahlamaya başladı.

Tokat özelinde bizim yaşadıklarımızın belki çok daha fazlası üniversite öğrencisi olan bir çok yerde yaşanıyor.

Geleceğimizi,umutlarımızı bağladığımız gençlerimize okul hayatlarında sahip çıkmazsak yarın onların memleketlerine sahip çıkmalarını nasıl bekleyeceğiz.

SİNOPLU ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİ İÇİN HAREKETE GEÇMELİ VE BURS KONUSUNDA HERKES TAŞIN ALTINA ELİNİ KOYMALIDIR