Nejat Yorulmaz, yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi;

Eğitim Yuvalarında Şiddete Son! Can Güvenliğimiz İçin Acil Eylem Planı Şart!

“Ülkemizde eğitim kurumlarında yaşanan şiddet olayları, maalesef toplumsal vicdanı derinden yaralamakta ve geleceğimiz olan çocuklarımızın güvenliği konusunda büyük endişeler yaratmaktadır. Son olarak bir eğitim kurumunda yaşanan elim olayda, bir eğitim çalışanımız ve okul müdürümüz okuldan atılan bir öğrenci tarafından silahlı saldırıya uğrayarak hayatını kaybetmiştir. Bir kez daha merhuma Allah’tan rahmet, başta ailesi olmak üzere, sevenleri ve eğitim camiasına sabırlar diliyoruz.

Bu acı olay, eğitim kurumlarında yaşanan şiddetin geldiği vahim boyutu ve alınması gereken önlemlerin aciliyetini bir kez daha gözler önüne sermiştir. Yaşanan şiddet olayları ve son olarak yaşanan vahim olay da eğitim çalışanlarının ve öğrencilerin can güvenliğinin tehdit altında olduğunu açıkça bir kez daha göstermiştir.

Eğitim kurumlarındaki güvenlik zafiyetleri, şiddet olaylarının yaşanma riskini artırmaktadır. Eğitim kurumlarında şiddetin önlenmesi ve eğitim çalışanlarının ve öğrencilerin can güvenliğinin sağlanması için acil bir eylem planı hazırlanmalı ve uygulamaya konulmalıdır.

Bu kapsamda Türkiye Büyük Millet Meclisi yarından tezi yok harekete geçmeli, eğitim kurumlarında şiddetin önlenmesi ve cezalandırılması için etkili bir kanun çıkarmalıdır. Bu kanunla, şiddet olaylarına karışanlara caydırıcı cezalar verilmeli, eğitim kurumlarında güvenlik önlemleri artırılmalı ve şiddetin önlenmesi için gerekli tedbirler alınmalıdır.

Bugün itibariyle Okul ve kurumlarımızda görev yapan güvenlik görevlisi yok denecek kadar azdır. Bu durum öğrencilerimizi ve eğitim çalışanlarını kötü niyetli kişiler tarafından gerçekleştirilecek her türlü tehdit ve şiddete karşı savunmasız kılmaktadır.

Bu konuda Millî Eğitim Bakanlığı’na da birçok görev düşmekte, bunların en başında ise okul ve eğitim kurumlarının güvenliğini sağlamak adına her kurumda mutlaka "Güvenlik Görevlisi" istihdam etmek gelmektedir.

Ayrıca, eğitim-öğretim dönemlerinde güvenlik tedbirleri sıkılaştırılmalı ve emniyet güçleriyle iş birliği artırılmalıdır. Okul çevrelerinde güvenlik önlemleri artırılmalı, şüpheli şahıslara karşı önlemler alınmalıdır.

SİNDER, Samsun’dan gelen engelli bireyleri ağırladı SİNDER, Samsun’dan gelen engelli bireyleri ağırladı

Sendikalar ve eğitim kurumları, öğrenci, veli ve eğitim çalışanları arasında güvenlik tedbirleri ile ilgili toplantılar düzenlemeli ve alınması gereken önlemler belirlenmelidir.

Şiddet olaylarından etkilenen öğrenci ve eğitim çalışanlarına psikolojik destek sağlanmalı, rehberlik hizmetleri güçlendirilmelidir. Yine Şiddetin önlenmesi için öğrenci, veli ve eğitim çalışanlarına yönelik farkındalık çalışmaları yapılmalıdır. Şiddetin zararları, çözüm yolları ve iletişim becerileri konusunda eğitimler verilmelidir.

Eğitim sistemindeki sınav baskısı, rekabetçi ortam azaltılmalı, öğrencilerin sosyal ve duygusal gelişimlerini destekleyen bir eğitim anlayışı benimsenmelidir. Hükümete, TBMM'ye, Millî Eğitim Bakanlığı'na, sendikalara, sivil toplum kuruluşlarına ve tüm kamuoyuna çağrımızdır: Eğitim kurumlarında şiddete son verilmesi ve eğitim çalışanlarının ve öğrencilerin can güvenliğinin sağlanması için hep birlikte mücadele edelim.

Eğitim Çalışanlarını Şiddete Karşı Koruma Yasasını bir an önce çıkaralım. Eğitim kurumları şiddet yuvası değil, barış yuvası olsun.”

Muhabir: Ümit Can Gökçen