Gerze’de 13 Şubat 1956 yılında meydana gelen yangının üzerinden tam 65 yıl geçti. O günü yaşayanlar yaralarını sarmakta güçlük çektikleri olayı yıllar sonra bile hafızalarından bir türlü atamadı

18 saat süren yangında Gerze’de taş taş üstünde kalmamış; neredeyse tüm ev ve dükkânlar yanmıştı. Dönemin Mal Müdürü’nün evinde çıkan yangın, şiddetli esen lodosun da etkisiyle şiddetlenmiş ve çok hızlı bir şekilde yayılmaya başlamıştı. Halkta oluşan panik havası da yangını kontrol altına alma çalışmalarını zora sokmuştu. 18 saat süren yangın sırasında 900 haneli Gerze’de 21 kişi hayatını kaybetti, 833 ev ve 300 dükkan tamamen yandı. Yangından 900 haneden sadece 67'si kurtulabildi.

ŞİKAGO YANGININDAN SONRA EN BÜYÜĞÜ
İlçede meydana gelen ve Dünya’da Chicago yangınından sonraki en büyük kent yangını olarak kabul edilen yangında, kuşkusuz ki Hamam faciası da en üzüntü verici olaylardan biri oldu. Yangın sırasında Köşk Mahallesi Hamamı hariç tüm binalar ahşaptı. Ali Efendi de, eşini ve çocuklarını yangından kurtarmak için hamama sığınmaya karar vermişti. Bunu gören komşular da teker teker hamama doluşmuş ve hamamın onları yangından koruyacağına inanmışlardı.

Ne var ki dinmek bilmeyen yangın, hızlı bir şekilde hamama ulaşmış ve hamamın ahşap kısımlarını tutuşturmuştu. İçeriye sığınan 17 kişi, sığındıkları hamamdan bir daha çıkamayarak feci şekilde can vermişti. Feci yangında ilçede toplam 21 kişi hayatını kaybetti. 

BÜYÜK FELAKETTEN 8 YIL ÖNCEDE YANGIN ÇIKMIŞTI
Yangını yaşayanların anılarından o büyük felaketin ne denli dehşet verici olduğunu anlaşılıyor. Hatıralarda büyük yangından 8 yıl önce de benzer bir felaketin yaşanmak üzereyken önlendiği anlatılıyor. İşte o hatıralardan bir tanesi: "13 Şubat Pazartesi saat akşamın 18:00 idi. Gerze, şiddetli lodos rüzgarının etkisi altındaydı. O nedenle elektrikler kesikti. Böyle havalarda sobalar yakılmazdı. 900 haneli Köşk, Hamidiye, Çarşı Mahallesi’nden oluşan 4 bin nüfuslu ilçede kuvvetli lodos rüzgarı estiğinde hava kuru ve ılık olur. Bu nedenle hemen tamamı ahşap (badavra) olan evlerin yangına karşı 1948 yılında yine böyle bir yangın çıkmış ve o günün koşullarında tek sıra halinde imece yapılarak bakraçlarla su taşınarak un pazarı yangını söndürülmüş. Zarar ve ziyan önlenmiş, bu yangın halkı da bilinçlendirmişti. Bu nedenle böyle havalarda şehirde tellallarla davul çalınarak, birbirlerini silah atarak tedbir alınması için uyarırlarmış.

KIZGIN ÇİVİLER VE ALEP ALAN GÜVERCİNLER 
İşte böyle bir akşamda çok kuvvetli esen lodos rüzgarı ahşap evleri neredeyse sallıyor ve sarsıyordu. Ama, bilinçli olan Gerze halkı gerekli tedbirleri almış ancak, Çarşı Mahallesi’nde Sofu Mehmet’in evinde kiracı olarak oturan Gerze Mal Müdürü Ömer Güneşdoğdu’nun eşi Fatma ve üç çocuğu oturmaktaydı. Tam da lodos rüzgarını ilk karşılayan evdi. Ama Fatma Hanım lodos rüzgarlarının tehditlerine kulak asmayarak gereken tedbirleri almamış, rüzgarla ateşin felaket getireceğini düşünememişken yaktığı soba mı, mangal mı, yoksa gaz lambası mı evin içine giren rüzgarla bir anda alevlerle buluşuyordu. Gerze’miz bir anda alevler içinde kalıyor, zaten iç içe olan evlerden çıkan kızgın çiviler, çatılarda tutuşan güvercinler rüzgarın etkisiyle diğer evlere sıçrıyordu. Hatta mevsim gereği çatı aralarından bulunan kuru tütün hevenkleri de yangına körük oluyordu.

883 EV TAMAMEN YANDI
Çarşı önü esnafı da (Çapulacı, Zahireci, Bakkal, Manifatura, Kahvehane, Fırın, vs.) dükkanları da saat 23:00 olduğunda Gerze tamamen yanmış ve bitmişti. Yangından kaçan aileler hiçbir eşyasını, yiyeceğini, giyeceğini hatta esnaf bile tüm malları yandığı için kurtaramamıştı. Bu nedenle ikinci bir felaket başlamıştı. Yangın gecesi herkes deniz kenarlarına, dağlara koşmuşlardı. Hatta deniz kenarlarında kayalara sığınan insanlar sığmadığından denizde sabahlayanlar bile olmuştu. Sabah olduğunda 60 ev kurtulmuş. 833 ev ve 300 dükkan tamamen yanmıştı.

HAMAMDA BOĞULARAK CAN VERDİLER
Diğer bir gerçek de can kayıplarıydı. En emin yer diyerek hamama giren ve dumandan boğularak 17 kişi cennetlik olarak bilinen ihtiyar kişi ve 3 kişinin cesetliyle toplam o gün 21 kişi feci şekilde yangın felaketinde can vermişti. Gerzelinin çilesi bundan sonra başlıyordu. Kimi köylerde, kimi bağlardaki salaşlarda, kimi akrabalarının yanında, kimileri de Kızılay’ca tahsis edilen çadırlarda, okullarda ve Tekel binasında kalmaktaydı"

.

Editör: Vitrin Haber