Türkiye’nin en kuzey noktası olan İnceburun’un Sinop’ta bulunduğunu bilmeyenimiz yoktur herhalde.

Burası Anadolu’nun en kuzey noktası, karadenize uzanan Sinop yarımada’sının kuzeybatı ucunda yer alır. Burun katılaşmış lav ve aglomeralardan oluşur. Üst Kretase (Tebeşir) döneminde (kretase dönemi, y. 136-65 milyon yıl önce) ait volkanik yüzeyde lavlar aglomeralara oranla daha geniş yer tutar. Lavlar, sütün biçiminde ve çok çatlamış bazaltlardan oluşur. Bazaltlar ve aralarındaki aglomeralar bu kesimde genellikle kuzey ve kuzeybatıya doğru tabakalı biçimde bir eğim gösterir. Dik falezli kıyılarla çevrilen İnceburun’un açığında bulunan ve aynı volkanik kayaçlardan oluşan Davşan Adası küçük bir kaya parçası olup, en kuzey nokta da burasıdır. . Sinop merkezden İnceburun 19 kilometre mesafede bulunuyor.

İnceburun, güzelliği ve üstün cazibesi ile buraya gelenleri kendisine hayran bıraktığını hepimiz biliyoruz. . . İnceburun’a gidildiğinde de rahat bir meydanı, güzel manzarası, temiz havası ve bir tabloyu andıran görünümü ile buraya gelen insanlara rüya tadında bir ziyaret bahşettiğini duyuyoruz.. Bence İnceburun’u ne kadar da övsek gerçektende mübala etmemiş oluruz. Yine rüzgarın eksik olmadığı İnceburun da, kış aylarında karadeniz’in o meşhur dalgalarının fenere vuruşunu, bunun yanın da güneşin doğuşunu ve batışını buradan seyretmek görülmesi gereken bir olaydır.

İşte bu harika ve çok kişiyi cezbedecek güzellikteki bu yerin uhdesin de, bir buçuk asırdan fazla mazisi bulunan İnceburun feneri de bulunuyor. 19 yüzyılda 1863 yılında yapılan fener günümüzde hala dimdik ayakta durmaktadır. Fener’in yerden yüksekliği 9 metre, denizden yüksekliği de 26 metredir. İnceburun feneri Ulaştırma Bakanlığına bağlı olarak görevini sürdürürken, buranın bakımını uzun yıllardan beri Çilesiz ailesine mensup kişiler yürütüyor.

Sinop turizmi bizim hiçbir şekilde vazgeçemeyeceğimiz sektörlerden bir tanesidir. Bu sektörün canlı ve verimli şekilde sürmesi için de gezilecek ve görülecek yerlerimizi canlı tutmamız gerekir. Sözünü ettiğimiz bu gezilecek ve görülecek yerlerimiz nelerdir dersek; Tarihi Cezaevi, Erfelek Tatlıca Şelaleleri, İnceburun , Akliman, Hamsilos koyu, Ayancık Akgöl ve İnaltı Mağarasıdır. Bu saydığım yerler dışın da bizim başka yerlerimizde var herhalde. Bunları hazır duruma getirmek bizim öncelikli işimiz olmalıdır. Erfelek tatlıca şelalelerine bir nebze hizmet verildi. İnceburun gibi harika bir yere hizmet hiç bir şekilde gitmemiş bulunuyor. . Türkiye’ye mal olmuş böyle bir yere hizmet verilip, buraya gelenlerin sayısını çoğaltmamız lazım. Ben bu İnternet ortamından Türkiye’ye sesleniyorum. “Türkiye’nin en kuzey noktası İnceburun’u gördünüz mü? Buradaki fenerden sabahları güneşin doğuşunu, akşamları batışını hiç seyrettiniz mi? Bu saatlerde burada selfi fotoğraf çektirdiniz mi? Gelin görün beğenmezseniz gerçekten de bir daha gelmeyin. Bu konuda bukadar da iddialıyız.