İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin İşyeri Hekimleri Derneği ile yürüttüğü, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti’nin finansal desteği ile sürdürülen "Maden Sektöründe Çalışanların Psikososyal Risklerinin Değerlendirilmesi ve Önlenmesine Yönelik İşyeri Hekimlerinin Kapasitesini Geliştirme Projesi”nin kapanış toplantısı gerçekleştirildi.

Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü toplantı salonunda gerçekleştirilen kapanış toplantısına Zonguldak Valisi Mustafa Tutulmaz ve protokol üyeleri katıldı. Zonguldak havzası yer altı kömür işletmelerinden başlayarak, Soma başta olmak üzere yer üstü linyit işletmelerine, ardından Türkiye genelinde diğer maden türlerine ve devamında 44 farklı sektöre yaygınlaştırılarak yürütülen projede, çalışanların psikolojik sağlıklarını olumsuz etkileyen çalışma şartları tespit edildi.

Projenin 26 ay süren saha çalışma sonuçlarının paylaşıldığı kapanış toplantısında konuşan Zonguldak Valisi Mustafa Tutulmaz, "Madenci şehri olan ilimiz açısından madencilik alanındaki bu psikososyal çalışmayla ilgili kapanış programının ilimizde yapılmasından dolayı ve buna vesile olan değerli hocalarımız, doktor arkadaşlarımız, dernek yöneticilerimiz ilimiz adına güzel bir başlangıç yapıyorlar. İlimiz madencilik şehri ve genelde madencilik alanı da iş hayatında en zor grup içerisinde değerlendirilir. Riski en yüksek alandadır. Bugüne kadar da üzülerek de yaşıyoruz birçok sıkıntısını yaşayarak gördük. Bugüne kadar ki tecrübelerimiz işçilerin hem iş güvenliği açısından hem de bunun psikolojik yönü açısından büyük sıkıntılar oluşturduğunu görüyoruz. Bunun iyi algılanmasına vesile olacak bu tür bu tür çalışmaların faydalı olacağını ifade etmek isterim. İşin içinde insan varsa bunun uzun vadede psikososyal yönünün de ele alınması gerekir. Bunun hem işçinin kendi psikolojik ve sosyolojik sağlığı açısından hem de toplumun genel psikolojisi açısından bu önemli" dedi.

26 aylık çalışmaların sonuçlarını gazetecilere paylaşan İstanbul Bilgi Üniversitesi Psikoloji Yüksek Lisans Programı Direktörü Doç. Dr. İdil Işık, şunları kaydetti:

“En büyük sorun iş yükü. Hem fiziksel hem duygusal hem de zihnini insanın yoran bir yükle çalışmak durumunda kalıyorlar. Kişinin aslında mevcut durumda başa çıkabileceğinden daha fazla yükle karşılaşması halinde yoğun stres halinde olmak durumunda kalıyor. Madencilerde de bunu görüyoruz açıkçası. Halen güvencesiz çalışma koşulları var. Bugün sahip olduğunuz işin daha sonra sürekliliği olacak mı? hep bu sorgulamalar insanın zihnini kurcalayan yükler. Ve tabii ki yoğun dikkat altında çalışması gereken madencilerin karşılaştığı da önemli zorluklar arasında yer alıyor. Bizim açıkçası bir çok sektörde çok daha güvencesiz, çok daha eğreti iş diye de tanımlanan yani bugün üstlendiği işin yarın karşılığını alıp almayacağını bilmediği çok daha zor gözüken sektörler var. Zonguldak havzasında çalışanlardaki durum biraz orta düzeyde risk dediğimiz seviye karşımıza çıkıyor. Açıkçası biz çok farklı kitleler açısından değerlendirme yaptık. Mevcutta hem kamudaki madenlerde çalışan özel sektör madenlerinde çalışanlar şu anda sağlıklı bir şekilde işlerine devam edenler kadar iş kazalarına bağlı kalıcı sakatlık geçiren kişilerle de çalışmalar yaptık. Buradan elde edilen bulgular da aslında kazaların ardından işletmelerin çalışanına sahip çıktığı koruyucu, kollayıcı olduğu bir yaklaşıma da ihtiyaç olduğunu gösteriyor. Çünkü kaza sonrası dönemler insanların en fazla sosyal desteğe ihtiyaç duyduğu dönemler” diye konuştu.

Kaynak: iha