Yolların Çilekeşleri


geçen yaz şöyle bir tur yapalım dedik. atladık tıra, erzurum, erzincan, kars, ağrı, van, gümüşhane, giresun, ordu, samsun, istanbula kadar uzandık. bir van gölünde yüzerek duş ihtiyacını giderebildik, bir de ağrıda bir benzinliğin kenarında açık havada hortumla yıkanabildik; o da ıssız bir yer olduğu için. bir çok dinlenme yerlerinde ise tuvaletlerin durumu içler acısı. hani derler ya it bağlasan durmaz denilen türden. yahu, bu meslek erbaplarının hak ettiği bu mudur ALLAH aşkına? yahu, teker dönmese hayat durur. adamlar dünyayı taşıyor. biraz da olsa saygıyı hak etmiyorlar mı?
Gelelim şehirler arası yolcu taşıyan otobüscülerin haline. son model afilli araçlarla yollarda oldukları için çok para kazandıklarını sanmayın. işin içine biraz girince durum apaçık görülüyor. bu sektörde de parayı aracılar ve şirketler götürüyor. neredeyse adamlar her otobüse ortak gibi. bir yazıhaneci düşünün on araç bağlı olsun, ortalama araç başına kestiği komisyon yüzde otuzları buluyor. keyfilikte cabası. her araçta ortalama iki şöför ve iki muavin bulunuyor. araçlar her garaja giriş ve çıkışlarda yüksek ücretler ödüyorlar. misal, istanbul otogarı yüz beş lira çıkışta para alıyor. bunun karşılığında verdiği hiçbir hizmet yok. otobüslerin durak yaptığı garaj altlarında pislikten geçilmiyor. ağır kokular da cabası. birileri diyebilir, temiz tutsun otobüscüler. nasıl temiz tutacaksın yahu, ihtiyaç gidermek için bile bir yer yapmamışsın. her yer mezbelelik. madem bu kadar para alıyorsun, bari hizmetin olsun. sırf insan oldukları için bari değer verin bu insanlara. halbuki onlar, yolcularını rahat ettirebilmek için son derece gayret sarf ediyorlar. araçlar tertemiz, personel temiz, titiz. sırf kendi gayretleriyle bu durumdalar. gece gündüz yollardalar. otoban para, mazot para, garajlar para, ikramlar para, personel para... bazen aldığın yolcunun bileti bile karşılamıyor otogar ücretini. vel hasılı dostlar, yolların emekçilerinin hali bu. dileriz, tüm bu durumları ele alıp bir hal yoluna koymak için gayret eden birileri çıkar ....