İSTANBUL (AA) - Üsküdar Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Cerrahi Tıp Bilimleri Bölümü Başkanı Prof. Dr. Murat Kalemoğlu, açıklanamayan kilo ve iştah kaybı, üst karın ağrısı, kolay morarma veya kanama durumlarının karaciğer kanseri belirtisi olabileceğini, hastalığın altta yatan herhangi bir rahatsızlığı olmayan sağlıklı karaciğerlere sahip insanları da etkileyebileceğini bildirdi.

Üniversiteden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Kalemoğlu, karaciğer kanseri hakkında değerlendirmelerde bulunarak, tavsiyeler paylaştı.

Karaciğerin hayati bir iç organ olduğunu vurgulayan Kalemoğlu, karaciğer kanserinin zararlı kimyasalları ve diğer maddeleri kandan uzaklaştırmak, vücudun enerji için kullandığı besinleri depolamak ve vücudun yağları sindirmesine yardımcı olmak için safra yapmak da dahil olmak üzere birçok önemli işlevi yerine getiren karaciğer hücrelerinde başladığını aktardı.

Prof. Dr. Murat Kalemoğlu, karaciğer kanserinin ciddi gelişebileceğini fakat erken teşhis ve tedavi ile birçok hasta için olumlu tablolar oluşabileceğini vurgulayarak, birçok hastanın herhangi bir belirti yaşamadığına işaret etti.

Kalemoğlu, ortaya çıkabilecek belirtileri "Karaciğer kanserinin belirtileri arasında, açıklanamayan kilo kaybı, iştah kaybı, derinin veya gözlerin beyazının sararması (sarılık), üst karın ağrısı, karın şişmesi veya şişkinliği, mide bulantısı ya da kusma, halsizlik, zayıflık, tükenmişlik, kireçli ve beyazımsı dışkı, koyu renkli idrar, kolay morarma veya kanama gibi durumlar olabilir." şeklinde sıraladı.

Karaciğer kanserinin genellikle sirozun bir yan etkisi olduğunu vurgulayan Kalemoğlu, "Siroz genellikle hepatit, yağlı karaciğer hastalığı veya kronik alkol kullanımı gibi diğer karaciğer hastalıklarının sonucudur. Ayrıca diğer koşullar, yaşam tarzı veya ilaçlardan da kaynaklanabilir." bilgisini verdi.

- "Aşırı alkol tüketimi önemli bir risk faktörü"

Prof. Dr. Kalemoğlu, karaciğer kanseri gelişimindeki risk faktörlerini ise şu şekilde açıkladı:

"Karaciğer sirozu, kronik hepatit B veya hepatit C, sigara kullanımı, fazla kilolu veya obez olmak, Wilson hastalığı (bakır zehirlenmesine neden olan nadir bir hastalık) veya hemokromatoz (karaciğerde aşırı demir birikmesi ) gibi bazı kalıtsal hastalıklar, aşırı alkol tüketimi, diyabet, aflatoksin (uygun şekilde saklanmamış tahıl ve yemişlerde büyüyebilen bir mantar) içeren gıdalar, alkolsüz yağlı karaciğer hastalığı (karaciğerde yağ birikmesi) 60 yaşından büyük yaş."

Karaciğer kanserinin herkesi etkileyeceğini aktaran Kalemoğlu, "Ancak hepatit B veya C gibi genellikle bir virüsün neden olduğu karaciğer iltihabı ve siroz dahil olmak üzere karaciğere zarar veren diğer durumları olan kişilerde karaciğer kanseri daha yaygındır.

Karaciğer kanseri, altta yatan herhangi bir rahatsızlığı olmayan sağlıklı karaciğerlere sahip insanları da etkileyebilir. Bu durumlarda bilim adamları, karaciğer hücrelerinin DNA'larında kontrolden çıkıp bir tümör oluşturmalarına neden olan kusurlar veya mutasyonlar geliştirdiğini düşünüyor." ifadelerini kullandı.

Kalemoğlu, karaciğer kanseri riskini tamamen ortadan kaldırmanın bir yolu olmadığını fakat bazı yaşam tarzı önlemlerinin hastalığa yakalanma olasılığını düşürmeye yardımcı olabildiğini vurgulayarak, alkol içilmemesini önerdi.

Hepatit B aşısının önemine işaret eden Kalemoğlu, "Doğumda tüm bebeklere ve enfeksiyon geliştirme riski taşıyan yetişkinlere hepatit B aşısı önerilmektedir. Hepatit C'ye yol açabilecek davranışlardan kaçının. Sağlıklı kilonuzu koruyun. Kilo kaybını desteklemek için egzersiz yapın ve sağlıklı bir diyet uygulayın.

​​​​​​​Sigara içmeyin. Karaciğer kanseri geliştirme riskinizi azaltmak için sigarayı bırakın veya başlamayın. Aşırı alkol tüketenler veya karaciğer hastalığı olanlar da dahil olmak üzere karaciğer kanseri riski taşıyan kişiler, tarama testleri yaptırmalıdır." değerlendirmesini yaptı.

Kaynak: aa