Karadeniz Turistik İşletmecileri Derneği  (KATİD) Sinop İl Temsilcisi Ali Yılmaz, turizm açısından koronavirüs sürecini değerlendirdi. Açıklamasında  kaçak pansiyonların koronavirüs salgınını tatikleyeceğini söyleyen Ali Yılmaz, bu konuda tedbir alınmasını istedi.  Turizmciler olarak tek umutlarının Temmuz ve Ağustos olduğunu belirten Ali Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü: "Yaklaşık iki ay önce facebook sayfamda bundan böyle beni ve otelimi direkt olarak ilgilendirmediği sürece turizm hakkında yazmayacağımı belirtilmiştim.  Ancak şimdi yazdıklarım direkt olarak beni ve otelimi ilgilendiriyor. 

TEHLİKE DEVAM EDİYOR

Ben Sinop Antik Otel sahibi ve Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) üyesi Karadeniz Turistik İşletmecileri Derneği (KATİD) Sinop il temsilcisiyim. Ülkemiz ve tüm dünya bir pandemi süreci yaşıyor. Her şey değişti, alt üst oldu. Elbette bunun bir bedeli olacak ve hepimiz bu bedeli ödeyeceğiz. Burada önemli olan bu bedeli en asgari düzeyde ödemektir. Bu süreçle ilgili olarak Sayın Cumhurbaşkanımız, kabinesi, Sağlık Bakanı, Bilim Kurulu ve İl Yöneticilerinin olumlu uygulamalarıyla dünyada en hafif atlatan ülkelerden biri olduk. Ancak bilim adamlarının ikazları virüsün tamamen yok olmadığı, hastalık belirtisi göstermeyen ama başkalarına bulaştırma riski taşıyan yüzbinlerce kişinin bulunduğunu söylemekte ve ikinci dalganın olabileceğini açıkça belirtmekte ve korkmaktadırlar. 

TEK GÜVENCEMİZ TEMMUZ AĞUSTOS

Bundan hepimiz de korkup endişe duymalı ve ona göre tedbirli olmalıyız. Birkaç yerde bu ikinci dalga yaşanmış ve etkisi birinciden daha ağır olmuştur. Onun için önümüzdeki yaz ve kış boyunca tedbirli davranmak bir zorunluluktur. Bunun için Sayın Valimizi, Belediye Başkanımızı ve konuyla ilgili yetkili kurulları uyarmak ve önerilerimi aktarmak istiyorum. Niyetim ukalalık yapmak değildir. Bu sayın yetkilerin de bunları düşündüğünü tedbir almak amacında olduklarını tahmin edebiliyorum. Ancak yazın oluşacak böyle bir olumsuzluktan en çok etkilenecek olan Sinop turizmi ve konaklama tesisleri olacağı için haklı bir endişe duymamız çok doğaldır. Konaklama tesisleri bu sene kasım ayından itibaren zaten üç-beş odaya çalıştık. Marttan itibaren de kapalıyız. Hiçbir gelirimiz yoktur. Yaz yakın olduğu için hiçbir işçimizi işten çıkarmadık. Ayrıca yaz iççin bir taraftan hazırlıklarımızı yapıyoruz. Hepimizin tek güvencesi Temmuz, Ağustos aylarıdır. Bu aylarda oluşabilecek olumsuz bir durum birçok konaklama tesisini telafisi mümkün olmayan çok zor bir duruma sokar.

CİDDİ VE DUYARLI DAVRANILMALI

Umudumuzun arttığı bu günlerde gevşemek tamamen gaflet olur. Elbette bu olumsuzluğu önleyecek tedbirleri il yöneticilerimiz alacaktır. Belki de almışlardır bile. Bu konuda sayın Valimize güvenimiz tamdır. Sayın Valimizin haklı itirazları ve istekleri ciddiye aldığını ve gereğini yaptığını yaşadığım bir olayla biliyorum. Sayın Belediye Başkanımıza da bu süreçte ciddi görev ve sorumluluk düşmektedir. Geçen yıl bu önerilerimizi ciddiye almamış ve hoşgörülü davranmıştı. Ancak bu sene durum farklı. İhmal ve denetimsizlik Sinop turizmini, konaklama tesislerini bitireceği gibi ölümlere de neden olabilir. Bunun vebalini kimse üstlenemez. Kimse de altından kalkamaz. Onun için Sayın Belediye Başkanımızın da bunu gördüğünü daha ciddi daha kararlı davranacağını umuyorum ve bekliyorum.

Turizm Bakanlığı yazın oluşabilecek bu tehlikeyi gördüğü için bakanlık belgeli otellere gerekli önlemleri almak şartıyla sertifika vereceğini ve ciddi olarak denetleyeceğini bildirmiştir. 

Bu önlemler şunlardır:

Personel eğitimi, temizlik personeline koruyucu kıyafet, oda temizliği, havalandırma, elle temas edilen yerlerin her gün dezenfekte edilmesi, mutfak personelinin hijyen kurallarına uymasının sağlanması, sürekli kontrol edilmesi ve bu yapılan kontrollerin imza ile kayıt altına alınması.

Plaj, havuz, restoran, kahvaltı salonu gibi sosyal mekanlarda sosyal mesafenin korunması.

Her odada ve ulaşılabilir yerlerde el dezenfektanı bulundurulması, personelin maske takma zorunluluğu.

Kahvaltı açık büfeden vazgeçip, kahvaltı tabağı hazırlanması ve tabakların misafirlerin açacağı şekilde streçle kapatılması.

Restoranda sunulan yemeklerin streçle kapatılmış olması.

Muhtelif yerlere uyarıcı yazılar konması.

Otele, restorana, plaja ve havuza otel misafiri dışında kimsenin alınmaması gibi bir sürü tedbir önermektedir.

Ben otelimde bu tedbirleri tamamen uygulayacak ve iki tesis müdürüm ve bizzat kendim sürekli denetleyeceğiz.

Diğer yıldızlı oteller de buna mutlaka uyacaklardır.

Ancak tabii ki sadece bakanlık belgeli otellerin bunu uygulaması asla yeterli değildir. Yıldızlı tesisler dışında belediye denetimli otel ve pansiyonlar, sahildeki çadırlar, sokak turizmi ve kaçak pansiyonlar ciddi bir tehlike ve tehdit oluşturmaktadır.

Uzun bir süre evde kalmış insanların durum biraz gevşeyince yoğun bir şekilde tatil ihtiyacı duyacağını ve Sinop’ta ciddi bir yığılma olacağını tahmin ediyorum. Bunun tehlikesinin farkında olmalıyız. Tüm bu yazdıklarımın ışığın da aşağıdaki önerilerimin dikkate alınmasını sayın yetkililere arz ediyorum.

⦁ Belediyeye bağlı otel ve pansiyonlar yakın temas, sosyal mesafe ve hijyen konularında uyarılmalı ve denetlenmelidir. 

⦁ Sinop’a girişler denetim altına alınmalı ve yoğunluğun artması bir şekilde engellenmelidir.

⦁ Hiçbir tuvalet, temizlik yapma imkanı olmayan sokakta arabada yatanlar ve piknik yapanlar kesinlikle engellenmelidir.

⦁ Sahillerimizde her gün çoğalan hem görüntü kirliği oluşturan hem de pis su gideri ve temizlik suyu dahi bulunmayan çadırlar derhal ve tamamen kaldırılmalıdır. Esasen Belediye Başkanımızın da bu konuda verilmiş sözü vardır.

⦁ Sinop’ta binlerce kaçak pansiyon vardır. Bunlar pandemi tedbirleri açısından tamamen denetimsizdir. Ucuza getirmek için bir odada 5-6 kişi bile kalıyorlar. Ayrıca kanun gereği tamamen kaçaktırlar. Bunlar en kısa zamanda mühürlenerek faaliyetleri durdurulmalıdır. Bunlardan oluşacak bir korona vakası ve sebep olacağı ikinci dalga çok kötü neticeler verir. Kimse de bu vebalin altından kalkamaz.

Önerilerin dikkate alınmasını umuyor, herkese saygılarımı sunuyorum"

Editör: Vitrin Haber