Sinop Çevre Dostları Derneği Hayvan Koruma Kurulu Sözcüsü Esra Kocaer tarafından yapılan açıklamada, sokak hayvanlarının maruz kaldığı zor şartlar vurgulandı.
Esra Kocaer, yaptığı basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “Sinop’ta, 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nun 2024 yılında yapılan değişiklikler doğrultusunda, sokak köpeklerinin toplanmasına yönelik bir süreç başlatılmıştır. Ancak, uygulamada yaşanan eksiklikler, hem hayvanların yaşam hakkını hem de kamu kurumlarının görev ve sorumluluklarını sorgulanır hâle getirmiştir. Toplama faaliyetleri hızla sürdürülürken, bu hayvanların yerleştirileceği yaşam alanları ve mevcut barınağın kapasitesi, fiziksel koşulları ve sağlık hizmetleri gibi temel ihtiyaçların yetersiz, denetimsiz ve tamamlanmamış olduğu görülmektedir.
Mevcut barınakta kapasitenin çok üzerinde hayvan tutulmakta, sağlıklı ve hasta hayvanlar karışık biçimde aynı alanlarda barındırılmaktadır. Bu durum hastalıkların yayılmasına, çok sayıda köpeğin ölümüne yol açmıştır.Bu durum etkili bir rehabilitasyon süreci işletilmediğini açıkça göstermektedir. Veteriner hizmetlerinin yeterli olmadığı, ön teşhis ve karantina uygulamalarının yapılmadığı barınak ortamı, hayvan sağlığını ciddi biçimde tehdit etmektedir. Bu noktada Sinop Belediyesi’nin hayvanların sağlığına ve yaşam hakkına dair yükümlülüklerini yerine getirmediği açıktır.
Diğer yandan, “yaşam alanı” olarak tanıtılan yeni bölge hâlâ inşaat hâlindedir. Söz konusu alan yalnızca tel örgülerle çevrilmiş, içerisine kullanışlı ve sağlam olmayan kulübeler yerleştirilmiş, sular leğenlerle sağlanmış ve geçici olarak konteynerler konmuştur. Kış şartları, yağmur, çamur gibi iklimsel etkenler hiç dikkate alınmamış; alanda gölgelik, kapalı alan, drenaj sistemi, güvenli altyapı ve hayvanların korunmasına yönelik temel hiçbir düzenleme yapılmamıştır.
Güneş enerjisi paneli ve su deposu gibi geçici çözümler, bu alanda sürekli olarak yaşayacak hayvanlar için kalıcı ve sağlıklı bir çözüm değildir. Taşıma suyla ve geçici sistemlerle yürütülen bu düzenlemeler, yaşam alanı standartlarıyla hiçbir şekilde bağdaşmamaktadır. Ayrıca yüzü aşkın sayıda köpeğin olduğu alanda sadece bir personel görevlendirilmiş ve bu personel için hiç bir teçhizat imkan sağlanmamıştır.
Burada en dikkat çekici husus, Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü’nün bu alana nasıl onay verdiğidir. İzin süreçleri tamamlanmamış, imalatları eksik, altyapısı yetersiz bir alana yüzü aşkın sayıda köpek taşınmıştır. Bu noktada kamuoyunun haklı sorusu şudur: Eğer izinler alınmışsa, bu eksik alana izin nasıl verildi? Eğer izin alınmamışsa, nasıl yüzü aşkın köpek bu alana taşındı ve taşınmaya devam ediyor? Milli Parklar Müdürlüğü’nün denetim mekanizmasını yalnızca toplama faaliyetlerine değil, hayvanların sağlığı ve refahına da yöneltmesi gerekmektedir. Denetimlerin kapsamı ve niteliği kamuoyuna şeffaf bir şekilde açıklanmalıdır.
Belediye ise bu süreci yalnızca “toplama” faaliyeti olarak yürütmüş, imalat ve altyapı süreçlerini göz ardı etmiş, sahada hayvan koruma ve sağlığını sağlamaya dönük somut hiçbir adım atmamıştır. Hayvanların refahını güvence altına almadan, yalnızca sokaktan toplamakla bu sorun çözülemez. Aksine, bu yaklaşım yeni sorunlar yaratmaktadır. Bu süreç aynı zamanda 5199 sayılı yasanın açıkça ihlali anlamına gelmektedir.
Sahiplendirme konusu da bu ihmaller zincirinin bir başka göstergesidir. Belediyenin ilgili yönetmelik gereği sahiplendirme kampanyaları, etkinlikleri , teşvik edici faaliyetleri , ilanları tüm süreç boyunca yapmaması , yine açıkca görev ihmalidir.
Ayrıca Sinop Belediyesi ve İl Özel İdaresi köpekleri toplama sürecinde yine yasal olmayan ve görev ihlaline sebebiyet veren uygulamalarda bulunmuştur. Tüm il ve ilçelerde yüzlerce köpeği toplayan İl özel idaresinin bünyesinde veteriner hekim yoktur ve bu toplamaları yasaya aykırı bir şekilde veteriner hekimsiz yapmıştır. Bunun dışında , gerek sinop belediyesinin gerekse il özel idaresinin toplama araçları standartlara uygun değildir. Bu sebeplerle bir çok canımız araçta havasızlıktan yada atılan uyuşturucu iğneden hayatını kaybetmiştir. Oysa sokak köpeklerinin yalnızca birer istatistik değil, sadece topla at değil can taşıyan varlıklar olduğu bilinciyle hareket edilmesini sağlamak , onların yaşam hakkını korumak ve hayvanların refahı,korunması için yazılan tüm yönetmelik şartlarını yerine getirmek tüm ilgili kurumların yasal görevidir. Unutulmasın ki 5199 sayılı kanun değişiklikler olsa da halen daha Hayvanları Koruma ve yaşatma kanunudur.
Tüm bu nedenlerle Sinop Belediyesi’ni , Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü’nü , il özel idaresini açık ve net bir biçimde göreve çağırıyoruz. Bu sadece bir ihmal değil, doğrudan yasa ihlalidir. Hayvanların yaşam hakkı hiçe sayılarak yürütülen bu uygulamalara derhâl son verilmeli; yaşam alanı tamamlanmadan hiçbir hayvan o alana taşınmamalıdır. Mevcut barınak koşulları ivedilikle iyileştirilmeli, hasta ve sağlıklı hayvanlar ayrılmalı, karantina protokolü uygulanmalı, veteriner hizmetleri güçlendirilmelidir
Biz hayvanseverler ve vicdanını kaybetmemiş insanlar olarak, tüm şartlar düzeltilene kadar bu sürecin hem hukuken hem vicdanen takipçisi olacağımızı kamuoyuna bildiriyoruz.
Sözlerimize burada son verirken , başta belediyelerimiz olmak üzere ,tüm kamu kurumlarını, sivil toplum kuruluşlarını ve siz değerli Sinop halkını canlarımızın yaşam koşullarını iyileştirmek için harekete geçmeye davet ediyoruz.”
