Bakan Yılmaz, Türkeli ilçesinde belediye tarafından düzenlenen mitingde vatandaşlara hitap etti. 

Türkiye'de yeni sistemle birlikte artık güçsüz hükümetlerin görev yapamayacağına işaret eden Yılmaz, yüzde 30, yüzde 40 oy alan siyasi partilerin ülkenin yönetiminde söz sahibi olamayacaklarını söyledi. 
Yeni sistemin bu nedenle ülkede uzlaşmacı tavrın gelişmesine katkı sunacağını anlatan Yılmaz, "Bundan sonra hiçbir parti yüzde 30'larla yüzde 40'larla bu ülkeyi yönetemeyecek. Yine bu sistem kesinlikle daha uzlaşmacı bit sistem getirecek. Neden? Bu yeni sistemde ülkeyi yönetebilmek için mutlaka yüzde 50'nin üzerinde oy almak lazım. Şuan herhangi bir partinin oyu yüzde 50'nin üzerinde mi? En güçlü parti AK Parti ama onun oyun bile yüzde 50'nin üzerinde değil. O zaman ne yapmak lazım, hükümet kurabilmek için başka partilerin seçmenlerini de kucaklamak lazım. Yani başkalarında da oy almak zorundasın. Uzlaşmanın Türkiye'ye zararı olur mu? Eskiden yüzde 34 ile hükümet kurabilirdin ve başkasının oyuna gerek yok diyebilirdin. Ötekileştirme, kutuplaştırma olabilir. Ancak bundan sonra bunları yaparsanız asla hükümet olamazsınız." diye konuştu. 

CHP'yi şimdiden olumlu değiştirdi
Yılmaz, yeni anayasa daha kabul edilmeden CHP'de olumlu değişikliklere neden olduğunu ifade ederek, şu değerlendirmeyi yaptı: "Bakın biz bu anayasa değişikliğini dahi MHP ile uzlaşarak sizin önünüze getirebildik. Artık bu anayasa kabul edilirse siyasetçilerin dili de değişecek. Çünkü daha bu anayasa kabul edilmeden CHP'yi olumlu değiştirdi. Çünkü değişikliğin yapıldığı süreçte CHP iptal için Anayasa Mahkemesine gideceğini söyledi. Milletin söz söyleyeceği yerde Anayasa Mahkemesinin milletin yerine geçerek söz söyleme hakkı var mı? Olmaması gerektiğini CHP'de doğru düşünerek ne yaptı, gitmedi. Çünkü bundan sonra uzlaşmacı bir dili seçmesi gerekirdi. Bizim adımız Adalet ve Kalkınma Partisi. Kısaltılmışı AK Parti. Şimdiye kadar bize hiç AK Parti demezdi. Şimdi ama AK Parti demeye başladı. Bu işte halk oylamasının bu ülkeye getirdiği uzlaşma kültüründen. Daha kabul edilmeden bu halk oylaması CHP'yi olumlu yönde değiştirdi. Hiç şüpheniz olmasın bu halk oylaması kabul edilirse, Türkiye daha uzlaşmacı bir iklime girecektir." 

Millet kimin yanında ise o güçlüdür
Bazı çevrelerce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a tek adamlık suçlaması yapıldığını belirten Yılmaz, millet kimin yanında durursa o kişinin güçlü olabileceğini vurguladı. 

Milli Eğitim Bakanı Yılmaz, şunları kaydetti: "Millet kendisine hizmet etmeyeni, kendisine söz vererek yapmayan birisini oraya getirir mi? Getirmez. Millete güvensen bu tek adam söyleminin anlamı da yok. Ama millete güvenemediklerinden, millete de size güvenemiyorum diyemedikleri için tek adam suçlaması getiriyorlar. Tek adam yalnızdır, tek adam güçsüzdür, tek adam ne zaman güçlüdür, millet yanında olduğu zaman güçlüdür. Eğer millet Kılıçdaroğlu'nun yanında durursa o, Recep Tayyip Erdoğan'ın yanında ise Recep Tayyip Erdoğan güçlüdür. Millete kusur bulamayanlar o zaman dönüp Tayyip Erdoğan'ı neden millet senin de duruyor diye tek adamlık suçlaması yapıyor. Millet kimin yanında duracağını bilir. 15 Temmuz'da bunu çok açık ve net şekilde gösterdi." 

Yılmaz, daha sonra Ayancık ilçesinde sivil toplum kuruluşları temsilcileriyle bir araya geldi. 
 
Editör: Vitrin Haber