Atatürkçü Düşünce Derneği Boyabat Şubesinin Çamlıcatepe Düğün Salonunda düzenlediği programa İstanbul Barosu Yönetim Kurulu eski Üyesi Hüseyin Özbek, Sinop Barosu Başkanı Av. Hicran Kandemir, Boyabat Temsilcisi Av. Hüseyin Çelik, ADD Sinop Şubesi Başkanı Yalçın Oğuz, Sinop Eğitim-Sen Şubesi Başkanı Hakan Eker ve vatandaşlar katıldı.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunması ile başlayan programda bir konuşma yapan Boyabat ADD Şube Başkanı Dursun Eker, tüm katılımcılara teşekkür etti. 

BURASI BENİM BABA OCAĞIM!
Boyabat ADD Şube Başkanı Dursun Eker’in açılış konuşması sonrasında kürsüye gelen İstanbul Barosu eski Başkanı Ümit Kocasakal, baba toprağı olan Boyabat’ta bulunmaktan ayrı bir gurur duyduğunu söyledi. Kocasakal; “Bu gün bu konferans serisinin 38.'sini yapmak için mikrofonu elime aldım ve hiç duymadığım heyecanı burada duydum, Burası benim baba toprağım, siz hemşehrilerime konuşmaktan da gurur duymaktayım. Buradan, benim bu günlere  gelmeme sebep olan rahmetli babam Kazım Kocasakal'ı rahmetle anıyor ruhuna Fatiha okuyorum” dedi. 

EVET DİYECEK OLAN DA HAYIR DİYECEK OLAN DA BU VATANIN EVLADIDIR 

Konuşmasında milleti evetçiler hayırcılar diye kutuplaştırmanın yanlış olacağını belirten İstanbul Barosu eski Başkanı Ümit Kocasakal, evet diyecek olanın da hayır diyecek olanın da bu vatanın evladı olduğunu söyledi.  Kocasakal; "Bu bize kurulan bir tuzaktır, evet diyen de hayır diyen de bu ülkenin evladıdır. Biz 80 milyon Türk Milleti bir bütünüz bizi bölmeye çalışıyorlar. Benim amacım, bir yurttaşım evet diyecekse neye evet diyecekse bilsin. Eğer bu vebali, bu riski, bu tehlikeyi göze alıyorsa başımın üstünde yeri var. Diyecek bir şeyim yok. Hayır diyen de niçin hayır dediğini bilsin. Sadece hayır demek için de hayır da olmaz. Siyasi iktidar bize bir şans daha verin diyor, 15 senedir ülkeyi siz yönetiyorsunuz, hangi şansı istiyorsunuz. Genel seçim olsa verebilirsiniz, bu genel bir seçim değil. Evet ya da hayır vermekle bir parti kazanmayacak da kaybetmeyecek de. Ya Türkiye hep beraber kazanacak ya da kaybedecek. Bunun ortası yok. Bunun sonucunda malınızın, mülkünüzün, özgürlüğünüzün hukuk güvenliği içinde mi kalmasını istiyorsunuz yoksa bütün hak ve özgürlüklerinizin, hukukunuzun bir kişinin iki dudağı arasına, onun keyfiyetine mi kalmasını istiyorsunuz? Bu gün bu sisteme belli bir kişi için oy verirsin, ancak yarın bu sistemin başına kimin geçeceği belli olmaz. Böyle halk oylaması olmaz, böyle millet iradesine saygı olmaz. Vatandaşa bir konuda 'ben şu konuda tam karar veremiyorum, sen ne diyorsun bu konuda" diye iki seçenek sunarsın. Ama sunduğun iki seçenekten birine oy verecek vatandaşını terörist sayamazsın. Bunu seçersen vatan hainisin. Ülkenin yarısını terörist ilan ederek ülkeyi nasıl yöneteceksin” diye konuştu.

MİLLET 16 NİSANDA "TALEBİNİZ UYGUN GÖRÜLMEMİŞTİR" DİYECEKTİR
Boyabat’ta düzenlediği programı Sinop’ta da düzenlemek istediğini ancak Valiliğin “talebiniz uygun görülmemiştir” diyerek kendisine salon tahsis etmediğini söyleyen İstanbul Barosu eski Başkanı Ümit Kocasakal, 16 Nisan tarihinde de milletin önüne sunulan talebi kabul etmeyeceğini ifade etti. Kocasakal; “Sinop valiliği benim konuşacağım salonu vermiyor. Bu yasak bana değil Sinop halkınadır. Kendinize güvenmiyor musunuz, siz de anlatın biz de anlatalım vatandaş kararını versin. Valilik bir gerekçeyle 'talebiniz uygun görülmemiştir'. Şimdi önümüze gelen bu yıkım projesine milletimiz 16 Nisanda tek bir cümleyle kara verecektir. 'Talebiniz uygun görülmemiştir” dedi. 

BÖYLE BİR SİSTEM DÜNYADA YOK, TÜRK MİLLETİ KOBAY MI?
Getirilmek istenen sistemin bir Amerikan projesi olduğunu iddia eden İstanbul Barosu eski Başkanı Ümit Kocasakal, projenin Tür halkı üzerinde denenmek istendiğini belirtti. Kocasakal; “Bu Amerikan projesinin üç saç ayağı var. 1.'si Atatürk'e saldırmaktır ve bir CIA projesidir. Bazı tarihçiyim diye geçinen soytarılar Atatürk'e kin kusuyorsa hepsi Amerika'nın maşası, kölesi, paralı uşaklarıdır. 1. saçayağı Atatürk'e saldırmak. 2.'si ılımlı İslam. Bu İslama saldırı ve hakarettir. İslamın ılımlısı, ılımsızı, soğuğu, sıcağı olmaz. İslam, İslamdır, kitabı bellidir, peygamberi bellidir inancı bellidir. İşte bunlar Türk Milletinden Atatürk'ü soğutmak, İslamı da gerçek İslamdan uzaklaştırıp Amerikan İslamı, CİA laboratuarlarında üretilen islam. 3. sacayağı da Yeni Osmanlıcılık, size yem olarak Osmanlı haritasını atıyor, elinizden Diyarbakır'ı, Muş'u, Van'ı, Batmanı alacak, hikaye bu. Bu Yetkileri Genişletilmiş Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi dedikleri hükümet sistemi değil hükmetme sistemidir. Böyle bir sistemin dünyada örneği yok, sen Türk Milletini kobay mı sandın da deniyorsun?” diye konuştu.
boyabatsesi.com
Editör: Vitrin Haber