İYİ Parti Sinop İl Başkanı Yılmaz Şanlan gündeme dair açıklamalarda bulundu. Açıklamasına Azerbaycan şehitlerini anarak başlayan Yılmaz Şanlan, salgın hastalık korona sürecinin iyi yönetilemediğini ileri sürdü. Yılmaz Şanlan: "Her şeyden önce ülkemizde ve Can Azerbaycan’da şehit olan kahramanlarımıza Allahtan rahmet, kalanlara ise sabır diliyoruz. Büyük Türk milleti genciyle yaşlısıyla kanının son damlasına kadar vatan topraklarını korumaya devam edecektir. Dualarımız şu an görev yapan askerlerimizedir. Dünyada ve ülkemizde devam eden pandemi (Covid 19) ile mücadelede geldiğimiz nokta artık içler acısıdır" dedi.
Konuşmasında AK Parti hükümetini eleştiren Şanlan: "Haziran başlarında bitme noktasına gelen Covid 19, yanlış yönetim nedeniyle bu gün kontrol altına alınmaz hale gelmiştir. Her akşam bizlere sunulan hastalık ile ilgili rakamlar inandırıcılığını yitirmiştir. Hastanelerde görev yapan sağlık personeli ise tükenmişlik psikolojisi ile baş başadır. Hatta öyle ki doktorlarımız enfekte olmakta ve ölmektedir. Bugüne gelinceye kadar Covid 19’dan 99 sağlık çalışanı hayatını kaybetmiştir. Doktorlarımız bu durumu dile getirdiğinde ise terörist olmuştur. İyi Parti ailesi olarak bizler doktorlarımızın sonuna kadar yanındayız ve hakları gasp edilen hekimlerimizin haklarını teslim etmek için gün sayıyoruz. Çünkü doktorlarımız da bizi çağırıyor" diye konuştu.
Ekonomik durumun iyice kötüleştiğini savunan Şanlan: "Çiftçi ürettiği ürünün maliyetini karşılayamamaktadır. Tohum, gübre, yakıt ve işçi ücretleri çiftçinin elinde olanı da tüketmektedir. Esnaf siftah yapamamakta ve üzerlerine yüklenen vergilerin altında ezilmektedir. Pandemi başlangıcında dağıtılan kredilerin ödeme günü gelmiştir. İhtiyaçlarını karşılamakta zorlanan esnaf ve tüccarlarımız kredilerini hangi gelirle ödeyecektir? Ödeyemedikleri durumda başlarına neler gelecek merak konusudur. Unutulmamalıdır ki Türkiye 83 milyonuyla, 5’ten büyüktür. Yandaş müteahhitlerin bir kalemde milyon dolarlık vergi borçları siliniyorsa, zorda olan vatandaşın kredi borçları da silinebilmelidir. Bizler İyi Parti ailesi olarak esnafımızın, çiftçimizin ve tüccarımızın soruna kadar yanındayız. Sorunlarını biliyoruz ve çözümü için gün sayıyoruz. Çünkü esnafımız, çiftçimiz ve tüccarımız da bizi çağırıyor" şeklinde konuştu.
Yılmaz Şanlan sözlerini şöyle sürdürdü: "Geçen hafta içerisinde çok acı bir gerçekle yeniden yüzleşmek zorunda kaldık. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclis toplantısında ülkemizin yetiştirdiği ve Stanford Üniversitesi doktorası başarısıyla İyiler hareketi içerisinde yer alan Taylan Yıldız arkadaşımızı internetçi diyerek küçümseyen Tevfik Göksu’yu Sinop İyi Parti İl Teşkilatı olarak kınıyoruz. Dünya çapında var olan eğitim kurumlarında başarıyla eğitimini tamamlayıp, önemli şirketlerde görev alma başarısını dalga konusu yapmak yerine tüm gençlerimize örnek gösterilmelidir. Fakat geçmişinde bilinen tek başarısı İstanbul Büyük Şehir Belediyesi’ne torpille işe soktuğu akrabaları olan Tevfik Göksu’nun, emek ve mücadele ile elde edilen başarının ne olduğunu anlamasını beklemek güçtür. AK Parti iktidara geldiğinde çözeceğini taahhüt ettiği sorunların başında işsizlik gelmektedir. Artan nüfus karşısında ekonomik büyümeyi sağlayamayan iktidar, işsizlik sorununu çözmek şöyle dursun, var olan iş merkezlerinin kapanması ile işsizlik daha da artmıştır. İnandırıcılığını yitirmiş olan TÜİK’in vermiş olduğu rakamlar ülke gerçekleriyle uyuşmamaktadır. Daha kötüsü ise üniversiteli işsiz sayısıdır. Her geçen yıl artan üniversiteli gençler işsizlikle yüzleşirken, amcası, dayısı veya Ak Parti ile bağlantısı olan kişilerin hiçbir çaba sarf etmeden iş sahibi olduğu görülmektedir. Ak Parti’nin gençlere yapmış olduğu en büyük kötülük ise liyakati rafa kaldırmasıdır. Torpil ve iltimas karşısında eli kolu bağlanan işsiz gençlerimiz tamamen ümidini yitirmiş durumdadır. Bu ülkenin gençlerinin yarısından fazlası yurt dışına kalıcı olarak gitmeyi istemektedir. Bizler İyi Parti ailesi olarak gençlerimizin sorunlarını biliyoruz. Bu sorunların çözümü adına gün sayıyoruz. Çünkü şunu çok iyi biliyoruz gençlerimiz de bizi çağırıyor"
