Yazar, eserinde gurbetçilerin Almanya’da yaşadığı zorlukları, kültürel çatışmaları ve özlemleri etkileyici bir dille anlatarak okuyucuların büyük beğenisini kazandı. Kitabın her sayfasında Almanya’ya göç etmiş her bireyin kendinden bir parça bulabileceğini belirten yazar, “Kaderimize Yazılmış Almanya dedik. Tüm Almanya’yı yazdık. Gurbetçilerin kendilerinden mutlaka bir kesit bulacağı bir kitap oldu” ifadelerini kullandı.
Romanda pandemi sürecinin insan ilişkilerine ve özellikle miras meselelerine etkisi de dikkat çekildi. Yazar, “Bölünemeyen mirasları böldü korona” diyerek, salgının bile çözüm olamadığı sorunlara farklı bir bakış sunduğunu vurguladı.
“Bir kitap, bir eve açılan kapı gibidir. Dert anlatır, dert dinler. Ağlatır, güldürür, tecrübe verir, bilgi öğretir ve yol gösterir” sözleriyle kitabının taşıdığı anlamı özetleyen yazar, hem gurbetçilerin hem de bu yolculuğa çıkmayı düşünenlerin romandan ibret alabileceklerini dile getirdi.