Sinop kent merkezindeki eski Melia Kasım otel yerinin sahibi Sinoplu İş Adamı Osman Ör'ün avukatı Zehra Yılmaz, Sinop Belediyesi Meclisince oy çokluğu ile kabul edilen imar planıyla ilgili tepki gösterdi.
Sinop imar planının Samsun 1. İdare Mahkemesi tarafından iptal edilmesi ardından hazırlanan, geçici imar planının belediye meclisinde oy çokluğu ile kabul edilmesi ardından İş Adamı Osman Ör'ün avukatı Zehra Yılmaz açıklama yaptı. Yılmaz, planın kabulüne onay veren meclis üyelerini eleştirdi.
Onaylanan planın ranta dönük bir plan olduğunu ileri süren Avukat Zehra Yılmaz, "Asıl olan plandır. Plan bir taşınmazın anayasasıdır. Siz sürekli bu anayasada değişiklik yaparak oynayamazsınız. Koskoca şehir planı bir yapboz tahtası haline haline getirilmiştir" dedi.
BU PLAN ŞEHİR KATLİAMIDIR
Planın "gecici" denilip geçirildiğini dile getiren Yılmaz: "Sinopta inşaatlar durdu diye plan yapılmaz. Ayrıca, planı olan taşınmazların, taşınmaz sahibi istemeden bir planda değişiklik yapılmaz ve imar planına konu edilemez. Eğer bu plan planı olmayan yerler için yapılmış olsaydı planın iptalinden bütün Sinop etkilenmeyecekti. Eski imar planına göre imarı olan taşınmazlar bakımından zorunluluk gereklilik olmadan, taşınmaz maliki istemeden siz kendiliğinizden imar planı değişikliği yapamazsınız. Zorunluluk olan yerlerde de kamulaştırma bedeli ödeyerek plan değişikliği yapabilirsiniz. Bu kanuni zorunluluğa uyulmuş olsaydı, Sinop un bütünü etkilenmemiş olacaktı.
Rant elde etmeyen, planındaki imar hakkı değişmeyen, planındaki imar hakkı azaltılarak hakları gasp edilen kişiler bu planlardan zarar görerek etkilenmiştir. Rant sağlayan taşınmazlar, biraz gecikerek rantlarına kavuşmuşlardır. Ben istedim oldu zihniyeti sürdürülmüş ve mahkemece iptal edilen plan olduğu gibi yeniden onaylanmıştır.
Bu plan şehir katliamıdır. Son yıllardan beri kötü yönetilen Sinop şehri çirkinliklerle betonlaşmalarla hızlı şekilde estetiği bozulmuş yaşanmaz hal almıştır. Şehir katliamına bu meclis dur diyeceğine aynı görüşle devam kararı almıştır. Hukuk Adalet Vicdan bir tarafa bırakılmış şehir estetiği önemsenmemiştir.
Bir taraftan 53 yıllık oteli kanun ve yönetmeliklere, Anayasaya aykırı olarak yol ve park alanı yaparken diğer tarafta nüfus artışı yaratacak haksız hukuksuz şekilde birilerine rant sağlanmıştır.
53 yıllık oteli vicdansız şekilde yol ve park alanı ayıran plana el kaldıran CHP li belediye meclis üyeleri plan yapımından hiç anlamadan sadece başkanın isteği üzerine alınan grup kararı ile sonuçlarını düşünmeden kaldırmışlardır" diye konuştu.
HUKUK ÇİĞNENMİŞTİR
Alınan kararla hukukun çiğnendiğini ileri süren Avukat Zehra Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü: “Israrla 6745 sayılı yasa ile getirilen kanun maddesinden söz ettik. Bu madde 'Uygulama imar planlarında umumi hizmetlere, resmi kurumlara ayrılmak suretiyle mülkiyet hakkının özüne dokunacak şekilde tasarrufu hukuken kısıtlanan taşınmazlar hakkında, uygulama imar planları yürürlüğe girmesinden itibaren beş yıllık süre içinde imar programları veya imar uygulamaları yapılır, ve bütçe imkanları dahilinde taşınmazlar ilgili idarelerince kamulaştırılır veya her halükarda mülkiyet hakkını kullanmasına engel teşkil edecek kısıtlılığı kaldıracak şekilde İmar Planı Yapılır/Yaptırılır’ denmektedir. Yasa hükmü çok açıktır. Melia-Kasım oteli bu madde hükmü gereğince eski imar hakkına kavuşturulması gerekirdi.
Hâlbuki otelin 1977 imar planında TURİZM ALANI, 1988 yılı imar planında 5 KAT TİCARET İMARI bulunmaktadır. 2007 yılında Yılmazer başkanlığı sırasında 34 sayılı meclis kararı ile park olması yönünde karar alınmış bu meclis kararına göre imar planı çizilip ilan edilmeden usulsüz yere 1/1000 ölçekli plana işlenmiş ancak 1/5000 ölçekli imar planında yine 5 kat ticari imarlı kalmıştır. Bu işlem tamamen usulsüzdür. Bu şekilde plan değişikliği yöntemi yoktur. Eğer meclis üyeleri biraz el kaldırdıkları plandaki tüm parsellerin evveliyatlarını bugünkü durumlarını inceleyip görselerdi nasıl haksız hukuksuz karar aldıklarını anlamış olurlardı.
BURANIN OTEL OLMASINDAN VAZGEÇMEYECEĞİZ
Yine bir önceki dönemde Bakanlığa plan onaylatılmış, bu plan da Bakanlıkça iptal edilmiştir. Otel için İkinci kez yapılan plan da gerekçeleri açıkça belirtilerek Bakanlıkça iptal edilmiştir. Bakanlıkca iptal edilen planlar bakımından davaları kaybettiler yalanı ortaya atılmıştır. Kaybedilen dava yoktur. Hukuk mücadelemiz devam etmektedir. Son çıkan 6745 sayılı yasa gereği artık bundan sonra belediyenin kamulaştırma işlemi yapma süresi kalmamıştır. Sinop’u n tamamını Osman Ör ‘ e verse buranın otel olmasından vazgeçmeyeceğiz.
Bu güne kadar Sinop Belediyesinin, haksız, hukuksuz, adalete aykırı işlemlerinden dolayı uğramış olduğumuz maddi ve manevi zararların tazmini bakımından Sinop Belediyesi Başkanlığı, kararlarda imzası olan başkan ve meclis üyelerinin şahsi sorumlulukları bakımından hukuki ve cezai yollara başvurulacaktır”
