CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Sinop ziyaretinin son bölümünde Kültür Merkezi’nde muhtarlarla bir araya geldi. Kemal Kılıçdaroğlu, muhtarlara çekinmeden her şeyi çekinmeden sorabileceklerini söyledi. İlk olarak muhtarların sorularını dinleyen Genel Başkan Kılıçdaroğlu, daha sonra yaptığı konuşmayla soruları yanıtladı. 

VALLAHİ BU HDP İŞİNE BİZİM KAFAMIZ ALMIYOR
"Muhtarları memnun etmedikten sonra vallahi iktidar olamazsınız" diye konuşmasına başlayan bir muhtarın, "Bu HDP işi bizim moralimizi bozuyor. Yani bizim kafamıza yatmıyor. Köylünün kafasına bu iş yatmıyor sayın genel başkanım. Belki 5 milyon oyu vardır, belki Aksaray'a merdiven olur ama, olmuyor sayın genel başkanım, vallahi bizim köye uymuyor, bizim kafamız almıyor bu olayı" diyerek HDP ile olan ittifaka ilişkin sorusuna ise  Kılıçdaroğlu şöyle cevap verdi: “Bizim bir ittifakımız var, Millet İttifakı. Dört partiden oluşuyor. Bizim ittifakımız bu. HDP ayrı parti, biz ayrı partiyiz. Biz hiçbir zaman HDP’yle beraber 'biz bir parti olduk' demedik. Ama bizim bir özelliğimiz var. Tarihin bize yüklediği bir özellik. Biz hiçbir zaman zulmün karşısında susmayız. Haksızlığın karşısında susmayız. Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır. Eğer sevgili Peygamberimiz bunu söylediyse.. Beni sevmeyen bir arkadaşım diyelim hayatında CHP’ye hiç oy vermemiş bir kişi. Haksızlık yapıldığında ben sesimi çıkartmazsam Allah aşkına ben insan niteliğini kazanmış olur muyum? Bakınız seçimlerde zorla istifa ettirilen Melih Gökçek’in hakkını ben savundum.

Melih Gökçek bizim CHP’li mi? Hayır. Hayatında CHP’ye oy verdi mi? Hayır. Ama hakkını savundum. Milletin seçtiği kişiyi zorla sen istifa ettiremezsin. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı AK Parti'liydi. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı AK Parti'liydi. İtiraz eden kim? Benim. Millet seçtiyse milletin hakkına saygı göstereceksin. Şimdi Kürt kökenli vatandaşlarımız; arkadaşlar bizim ülkemizde kimliği ne olursa olsun, inancı ne olursa olsun ve yaşam tarzı ne olursa olsun, herkesin inancına, kimliğine ve yaşam tarzına saygı göstereceksin. Siz anne babanızı seçme hakkına sahip misiniz? Yok. O zaman benim kimliğimi niye sorguluyorsunuz. Ne yapayım ben? Herkesin bir inancı var. Benim görevim de onun inancına saygı göstermek.

Onun yaşam tarzına saygı göstermek. Bakın siyaset kimlikler üzerinden yapılmaz. İnanç üzerinden yapılmaz. Yaşam tarzı üzerinden yapılmaz. Bu üç alan toplumu bölmek için egemen güçlerin Türkiye’ye soktuğu bir olaydır. Sosyal kimlikler üzerinde siyaset yapılır. Nedir sosyal kimlikler? Muhtarlar, emekliler, işçiler, memurlar, apartman görevlileri bunlar birer sosyal kimliktir. Kürt AK Parti’ye oy verdiği zaman sorun yok, CHP’ye verdiği zaman vay efendim PKK’lı.”

Kemal Kılıçdaroğlu'nun yaptığı konuşmaların ardından program son buldu. Kılıçdaroğlu sivil toplum kuruluş temsilcileriyle basına kapalı olarak yaptığı toplantı ardından Ayancık ilçesine hareket etti.

Editör: Vitrin Haber