Sinop'ta 3 bin yıllık tünellerin turizme kazandırılması isteniyor.
Sinop'ta, içerisinde Kral Mitridat'ın mezarı ile 'Yedi Kuyular' adlı mağaranın da olduğuna inanılan 3 bin yıllık tüneller, keşfedilmeyi bekliyor.
Sinop'un Ada Mahallesi'nde, içerisinde Kral Mitridat'ın mezarı ile 'Yedi Kuyular' adlı mağaranın olduğuna inanılan 3 bin yıllık tüneller yer alıyor. Eski çağlarda savaşlardan korunmak amacıyla inşa edildiği bilinen ve yüksekliği yaklaşık 2,5 metre, genişliği ise yarım metre olan tünellerin 10 kilometre uzunluğunda ve çok sayıda çıkışı olduğu tahmin ediliyor. Kentin yer altında farklı yönlere giden tünellerin keşfedilerek, turizme kazandırılması isteniyor.
Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Kültür ve Turizm Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Cemalettin Kaya, “Sinop bir kale kenti. Deniz surlarıyla ve iki kısrağın iki başında kaleler var. Batı ve Doğu Surları var. Batı ve Doğu Surları altında ve şehrin içerisinde tüneller mevcut.
Bu tüneller o çağın ihtiyaçları gereği olmazsa olmazlar. Tüneller antik çağın gereğidir. Çünkü Roma’nın en büyük silahı kürek ve tuzdur. Kürekle kale kentlerini almak için, Osmanlı’da tüneller açılır. Tabii, karşı tüneller de açılır. Bunlar savaş gerekleri. Ayrıca şehrin güvenliğini sağlamak için şehri içerisinde tüneller mevcut. İki limana inen tüneller olduğu gibi bu kontrolleri sağlayabilmek için. Ayrıca kralların mezarlarını saklayabilmek içinde bu yapılan mezarlara ulaşan tüneller mevcuttur. Sinop bir deniz başkenti. Burada bu tüneller her zaman mevcuttu. Günümüzde de ortaya çıktı. Meraklılara, maceracılara, kaşiflere ve turizmcilere büyük katkı verecektir. Misafirlerimiz geldiğinde onlara rehberlik yapmaya hazırız" dedi. (İHA)
VI. MİTHRİDATES
M.Ö 132-63 yıllarında Sinop’ta yaşamış olan, "BÜYÜK MİTHRİDATES" diye de anılan Kral M.Ö 120-63 yıllarında hüküm sürmüş ve Roma Cumhuriyeti’nin en başarılı ve zeki düşmanı sayılmıştır.
Roma ordusuna karşı Anadolu’yu savunan en önemli Kuva-i Milliyeci komutan olan, küçük yaşta öz annesinin kendisini zehirlemesini hissetmesiyle çeşitli zehirler geliştiren, düşmanlarının yemeklerine kendi yaptığı zehirleri kattırarak ölmelerini sağlayan Büyük Mithridates bundan dolayı ilk Zehir Bilimci sayılır ve tarihte ilk biyolojik silah kullanan kişidir.
Büyük Mithridates, Roma Cumhuriyeti’nin en başarılı komutanları olan SULLA, LUCULLUS ve POMPE’yi yenmiş, Roma ordusunu bozguna uğratmış, Romalıların Anadolu’yu istilasına çeşitli savaş taktikleri ile engel olmuştur.
Düşmanlarının suikast planlarından kurtulmak için kendisini az miktarlarda zehirleyerek vücudunun zehire karşı bağışıklık kazanmasını sağlamıştır.
Büyük Mithridates Romalılara karşı yaptığı son savaşı kaybeder. Kendisini zehirler ancak zehire karşı bağışıklı vücuduna zehir tesir etmez. İntihar etmek ister fakat şanına yediremez. Bunun üzerine en yakın komutanına kendisini öldürme emri verir ve kendi hançeri ile koruması tarafından öldürülür.
Mithridates’in oğlu FARNAK babasının cesetini çeşitli hediyelerle Roma ordusuna sunar. POMPE’ye gönderilen ceset bozulmuştur. Romalı General bu yiğit insana kıyamaz, onu tekrar Sinop’a gönderir ve ecdadının yanına gömdürür.
Altın heykeli ile Sinop’a gömülen kralın mezarı ile ilgili yabancı kaynakların çeşitli rivayetleri vardır. Özellikle Yunanlılar ve İtalyanlar kralın mezarını çok merak etmektedir.
