Öz Büro İş Sendikası Sinop Şubesi, kadroya geçen üyelerinin yaşadıkları sorunları dile getirmek amacıyla bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Sinop Atatürk Devlet Hastanesi önünde düzenlenen basın açıklamasında bir araya gelen Sinop Öz Büro İş Sendikası üyeleri, 2018 yılında KHK ile kadroya geçen arkadaşlarının haksızlığa uğradığını ve bazı özlük haklarından yoksun bırakıldığını öne sürerek bu duruma tepki gösterdi.
Sendika üyeleri adına açıklama yapan Öz Büro İş Sendikası Sinop Şubesi Başkanı Esra Gelişli, 2 Nisan 2018 tarihinde 696 sayılı KHK ile kadroya geçen üyelerinin o tarihten itibaren ekonomik kayıplar yaşadığını savundu.
Hastane gibi insan sağlığını ve yaşamını doğrudan etkileyen hizmet süreçlerinin başarılı olmasının yolunun çalışanların motivasyonu ve performansından geçtiğini dile getiren Gelişli, bazı idareciler tarafından üyelerine psikolojik baskı yapıldığını öne sürdü.
Gelişli, 696 sayılı KHK gereği tüm haklarıyla kadroya geçirilmelerine rağmen bazı haklarının bordrolardan çıkarıldığını ifade ederek, "Sözleşmedeki zam oranı yüzde 4 artı 4 iken, enflasyon oranı yüzde 21’dir. Kamuda çalışan tüm işçi, memur, hatta emekliler enflasyon farklarını almışken, ağır iş koşullarında çalışan üyelerimize yüzde 13'lük enflasyon farkının verilmemesini asla doğru bulmuyoruz" dedi.
BU SORUNLARIN SEBEBİ KHK DEĞİL YÖNETİCİLERDİR
Yaşadıklarının sorunun sebebinin KHK değil yöneticilerin keyfi ve yanlış yorumları olduğunu ifade eden Öz Büro İş Sendikası Sinop Şubesi Başkanı Esra Gelişli, bu anlamda bir an evvel gerekli düzenlemelerin yapılması gerektiğini belirtti. Gelişli; “Bütün bu sorunların yaşanmasının en temel sebebi 696 sayılı KHK değil, yöneticilerin keyfi ve yanlış yorumlarıdır.
Keyfi uygulamaları ile üyelerimiz üzerinde baskı ve mobing uygulayan idarecilerin bulunduğu işyerlerinde çalışmak üyelerimiz için dayanılmaz hale gelmiştir.
Kamuda işini özveriyle yapan ancak taşeron sistemindeyken yıllardır büyük mağduriyetler yaşayan üyelerimizin sorunlarının hala çözülmemesi nedeniyle görevlerinin gereklerini yerine getirmekte ihmal gösteren bir kısım kamu görevlileri hakkında suç duyurusunda bulunma zorunluluğumuz doğmuştur.
Yapılan tüm bu haksız uygulamaların sona erdirilmesi ve iş yerindeki huzurun ve etkin ve verimli çalışma ortamının tekrar sağlanabilmesi amacıyla yapacağımız suç duyurusu sonucunda yüce Türk yargısının, sorumlular hakkında en ağır cezaya hükmedeceklerine olan inancımız tamdır.
Sonuç olarak 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile yüz binlerce insanı mutlu eden Cumhurbaşkanımızın kararname ile güvence altına aldığı haklarımızın bordrolarımızdan çıkartılmış olması hem KHK'ya hem de mevzuata aykırılık teşkil etmektedir. Bütün ilgililerden Cumhurbaşkanımızın talimatları doğrultusunda hareket etmelerini, çalışan mağduriyetinin önlenmesi ve kamu zararının önüne geçilmesi konularında hassasiyet göstermelerini talep ediyoruz” diye konuştu.
