Yöresel ürün pazarı adı altında kurulan pazarların Sinop esnafına ve ekonomisine zarar verdiğini belirten Salim Akbaş, bu tür pazarlara ihtiyaç olmadığını savundu. 

BU KONUYA SICAK BAKMIYORUM
TSO Başkanı Salim Akbaş: "Yöresel ürüne artık her yerde ulaşılıyor. Ama kontrolsüz satış hijyen, vergi, ürün kalitesini bilmeme yönünden bir başka mesele. Bunlar kontrol edilebilir ve kontrol edilmeli de. Ama Sinop gibi küçük kendi yağı ile kavrulan yerlerde dışarıdan gelen insanların yöresel pazar adı altında 10 günde bu şehrin büyük miktarda paralarını alıp götürmelerine ben sıcak bakan biri değilim. Ben buradaki esnafın gelirleri üzerinden aidat alan, gelirleri üzerinden bu kente hizmet getiren bir oda başkanıyım. 

KIŞIN KAHRINI BİZ ÇEKİYORUZ, YAZIN SEFASINI SÜRELİM
Benimle beraber aynı düşünceye sahip esnaf odaları da var. Onlarda kendi üyelerini, kendi esnaflarının öncelikli para kazanmasında yana tavır sergiliyorlar, bende bu konuda aynı şekilde düşünüyorum. Benim kentimde satılan bir ürünün yöresel pazar adı altında bu şehirde satılmasını ve onlara da kontrolsüz bir şekilde yöresel pazar satış alanı tahsis edilmesini doğru bulmuyorum. Önce kendi esnafımızı kurtaralım. Eğer bizim esnafımız halkımızın istek ve arzularını karşılamıyorsa, çok ciddi talep varsa o zaman kuralım. Ama bence çok ihtiyaç yok. Eve lazım olan camiye haramdır diye bir söz var. Önce kendi esnafımızı, Sinop'taki esnafımızı abad edeyim sonra dışarıdan gelenlere bir şekilde katkı veririz. Yöresel Pazar deyimine ve yöresel pazar kurulmasına pek sıcak bakan biri değilim. Büyük kentlerde İstanbul, Ankara gibi metropol kentlerde olabilir, ama burada zaten 50 bin nüfusumuz var. Birçok esnaf arkadaşımız kirasını, sigortasını, BAĞKUR'unu ödeyemiyor. Kışın kahrını biz çekiyorsak yazında sefasını biz sürelim. Dışarıdan gelenler kusura bakmasınlar, beni de mazur görsünler bu konuda" dedi.

Editör: Vitrin Haber