İstanbul’da yaşayan Sinoplu Mühendis Emine Kuruoğlu, Sinop’u, Türkiye ve Dünya’ya, yemek, kültür, doğa ve tarihi ile tanıtmış olmak, hem de gelen misafirlere “anne sıcaklığındaki ve anne tadındaki yemeklerle” bir butik konaklama hizmeti vermek amacıyla hazırladığı “Tematik Atölye Konaklaması” projesini hayata geçiriyor. KOSGEB destekli hayata geçirilen proje kapsamında Sinop’a gelen misafirler, bir yandan doğa ile iç içe konaklamanın keyfini yaşarken bir yandan da kendilerinin de dahil olacağı etkinliklerle tatillerine ayrı bir tat katacak. Proje ile Sinop’un sakin geçen sonbahar ve ilkbahar aylarına bir turizm hareketliliği kazandıracağına inandığını belirten Emine Kuruoğlu, yıllardır ayrı kaldığı memleketi Sinop’a fayda sağlayacak bir projeyi kazandırmanın mutluluğunu yaşadığını söyledi. Kuruoğlu; “Ben, Sinop’ ta doğup büyüdüm. İTÜ Elektrik Elektronik Fakültesi’ni kazanmamla İstanbul yaşantım başladı. Babam(Dangazın Ahmet-Ahmet Kuruoğlu), dedem ve dedemin babası hep balıkçıydı. Küçüklüğümde en mutlu olduğum geceler, babamların balık tuttuğu gecelerdi. Evine para getirmenin mutluluğu ile elinde bolca balık, çok mutlu gelirdi eve babam.
Üniversite ve sonrasında işim nedeni ile memleketimden ayrı yaşasam da, evim, ailem, akrabalarım, güzel Sinop’umla bağım kuvvetle sürdü. Yaz tatillerini hep ailemle Sinop’ ta geçirdim. Son yıllarda, annem yalnız olduğundan ona destek olmak için ve hem de uçak imkanı olduğu için Sinop’a daha sık gelip gidebiliyorum.
Şimdilerde, bilgi, birikim ve deneyimimi, memleketime nasıl katkı sağlayabilirim düşüncesi ile Sinop’ ta sahile yakın, anne dedemden gelen arazime yaptırdığım bahçeli evimi, başta Balık Atölyesi olmak üzere “Tematik Atölye Konaklaması ” ile projelendirmeye karar verdim.
Tematik Atölye projemdeki motivasyonum, hem güzel memleketim Sinop’u, Türkiye ve Dünya ‘ ya, yemek, kültür, doğa ve tarihi ile tanıtmış olmak, hem de gelen misafirlere “anne sıcaklığındaki ve anne tadındaki yemeklerle” bir butik konaklama hizmeti vermekti. Bu amaçla KOSGEB’e yeni girişimci desteğine başvurdum. KOSGEB projemi, çok sıra dışı, yeni ve heyecan verici buldu. Aynı zamanda Sinop’ un pasif sezonları olan sonbahar, ilkbahar aylarına yönelik olduğu için katkısının çok yüksek olacağını düşünerek Şubat 2018 projemi kabul etti. Mart 2018 de, Evrensel House isimli şirketimi kurdum. Böylelikle ev tipi konaklama ve yemek atölyesi temalı proje çalışmalarım başlamış oldu” dedi.
İLK PROJEMİZ SİNOP BALIK ATÖLYESİ
Projenin ilk faaliyetini bu hafta sonu düzenleyecekleri balık atölyesi etkinliği ile gerçekleştireceklerini ifade eden Emine Kuruoğlu, etkinlik kapsamında İstanbul’dan Sinop’a gelecek olan misafirlerinin ilk olarak ay ışığında tekne ile denize açılacaklarını ve daha sonra tuttukları balıkları hep birlikte pişireceklerini söyledi. Kuruoğlu; “Atalarımdan gelen balık tutmak ve pişirme geleneği bana hep çok heyecan verdi. Çocukluğumun ve gençlik yıllarımın balık ritüelleri hala belleğinde capcanlı. Şimdiki balıkçı çay bahçelerinin orada olan bugünkü evimizin bulunduğu yerde eskiden bir ahşap ağ mağazamız vardı. Merdivenle çıkılan bölmede babamlar ağ yapardı. Zaman zaman kayıklarımız da çekilirdi içine. Bu mağazanın bir kenarına babam Sinop un ilk balıkçılık dükkanını açmıştı. Sanırım 13 -14 yaşlarındaydım. Babam çapari bağlamayı ve file yapmayı öğretmişti bana. Bu dükkanda, halat, şamandıra, kurşun, boya vb. gibi profesyonel balıkçı malzemelerinin yanında, amatör balıkçılara yönelik olarak da çapari yapıp satardık. Yaptığımız çaparileri ipe geçirip dükkanın cam vitrinine sıra ile asardık. Kaz tüyü, kırmızı ipek ipliği, fırdöndüsü, kurşunu ve misinasıyla, dükkanımızın camında sıra sıra 5 li, 7 li, 9, lı, 11 li irili ufaklı çapariler bugün gibi gözümün önünde.
Babam bana file yapmayı da öğretmişti. Şimdi bu hafta sonu konuklarımız ile birlikte atölyede sembolik olarak file dokuması da yapacağız, fileye her birimiz bir göz atarken birlikte babamı, o güzel hatıralarımızı anacağız.
Çocukluğumda Halk Eğitim binasının orada iki katlı beyaz bir evimiz vardı. Babamlarım balık tuttuğu gecelerin sonrasında, balık tutulmasının mutluğu ile pişirdiğimiz balıklar gözümün de önünde. Hamsi buğulama, Lüfer ızgara, kalkan kızartma, kefal söğüşünün tadı hala damağımda. Bir de kış günü sıcak tarhana çorbasının yanında tuzlu balık enfes olurdu. Şimdi Sinop Balık atölyesinde, konuklarım ile atalarımdan gelen bu balık tutma ve pişirme ritüelini yaşayacağım ve yaşatacağım için çok mutluyum.
İlk Sinop Balık atölyemiz bu hafta sonu gerçekleşiyor. Atölyeye katılan konuklarımızla babamın değimiyle yaguma, günümüz söylemi ile ise yakamoz ışıltısında balık avlayacağız ve birlikte balığı pişireceğiz. İlk Sinop Balık Atölyesi katılımcıları İstanbul’dan geliyorlar. Ben bu sefer ilk hazırlıklar için önceden geldim. Katılımcılar kızım Ece ile birlikte gelecek. Projenin en önemli özelliği, katılımcıların iş yaşantısının sekteye uğratmaması. Genel olarak Cuma akşamı uçakla Sinop’a gelinecek, pazartesi sabahı uçakla İstanbul’ a dönülecek. Bu arada benim de İstanbul’daki Yönetim Danışmanlığı ve Yaşam-Kariyer Koçluğu işim aksamamış olacak” diye konuştu.
KATILIMCILAR ETKİNLİĞİN HER AŞAMASINDA ROL ALACAK
Atölyenin bir ilki oluşturacağının altını çizen Emine Kuruoğlu, balık avlama ve balık pişirmede katılımcıların bir fiil çalışacaklarını ve süreci heyecanla deneyimleyeceklerini söyledi. Kuruoğlu; “Balığın ağla tutulması, ağdan çıkartılması, balığın ayıklanması, ızgara yapılmak üzere sosuyla birlikte hazırlanması , mangalın yakılması, balığın pişirilmesi , salata vb hazırlıklarının yapılması, masanın kurulması gibi tüm aşamalarda katılımcılar sürece dahil olacaklar. Annemin öncüğünde kızım ve ben 3 nesil olarak, misafirlere tüm Sinop balık pişirme ritüelini adım adım yaşatacağız.
Bu arada atölyede babamın, şapkası, atkısı, ağ iğneleri, file kalıbı, vb. onu yaşatan ve sembolize den eşyaları mini bir köşede sergileyeceğim. Böylelikle babam, bana geçirdiği yaratıcı, yenilikçi heyecanlı ruhu ile atölyemize eşlik edecek.
Ayrıca misafirlerime bir de sürprizim olacak. Kendim yıllardır tuzlu balık ve lakerda yaptığım için şimdi “ Emine usulü lakerda” yı konuklarıma tattıracağım” dedi.
SİNOP BALIK ATÖLYESİ BİR İLK OLACAK
Hayata geçirilen projenin bir ilk olacağına vurgu yapan Emine Kuruoğlu, proje kapsamında düzenlenecek etkinliklerle, Sinop’un balık avlama ve tutma ritüelinin Türkiye ye ve Dünya’ ya tanıtacağını ifade etti. Kuruoğlu; “Çok eski tarihlerden beri balıkçı ve liman kenti olan Sinop’un balık avlama ve tutma ritüeli Türkiye ye ve Dünya’ ya tanıtacak. Aynı şekilde Sinoplulara pasif sezonların turizme açılabileceğini göstermek için de bir örnek olacak. Gelecekte yaz aylarının haricinde, özellikle sonbahar ve ilkbaharda turistlerin yemek ve kültür turizmi için Sinop’ a yoğun olarak geldiğini gördüğümde bu öncü hareketimin sonuçlarını görmüş olacağım, hayallerim ve inandığım gerçek olmuş olacak” diye konuştu.
BALIK ATÖLYESİ SİNOP TURİZMİNE HAREKET KAZANDIRACAK
Sinop balık atölyesinin ilkbahar ve sonbahar dönemlerinde sakin bir sezon geçiren Sinop’ta bir turizm hareketliliği kazandıracağını söyleyen Emine Kuruoğlu projenin bu anlamıyla da örnek teşkil edeceğini ifade etti. Kuruoğlu; “Sinop Balık Atölyesi’nin hedef kitlesi, yaz sezonundan ve kalabalık mevsimden çok sakinliği seven, bu nedenle sonbahar ve ilkbahar aylarını tercih eden; tarih, doğa, yemek ve kültür turizmine meraklı , entelektüel düzeyi yüksek , butik yerli ve yabancı gurme turistlerdir.
Bu kişiler, yerel ve evrensel değerlerin bütünleştiği, özgün ve aynı zamanda kaliteli hizmeti tercih eden butik etkinlik, seyahat ve atölyelere meraklılardır. Konular, Türkiye’nin değişik ilerinden, özellikle metropollerden gelebileceği gibi, dünyanın değişik yerlerinden de Sinop balık Atölyesine katılabileceklerdir” dedi.
HAYALLERİM GERÇEK OLUYOR
Hayata geçirdiği proje ile hayallerini gerçekleştirdiğini söyleyen Emine Kuruoğlu, bu projede kendisine destek olan herkese teşekkür etti. Kuruoğlu; “Projem geçen sene bir hayal ile başladı. Yenilikçi, yaratıcı ve sıra dışı olan bu projemi hemen bir yıl sonra gerçekleştireceğim için çok mutluyum. Sinop Balık Atölyesi proje hazırlıklarını başladığımdan beri Sinoplu hemşerilerim beni çok destekledi, özellikle babamın yakın arkadaşlarından babamı ve babamın balıkçılık anılarını dinlemek beni çok duygulandırdı ve doğru yolda olduğuma dair inancımı destekledi. Beni destekleyen başta babamın balıkçı arkadaşları olmak üzere, tüm Sinoplu hemşerilerime çok teşekkür ederim.
Sinop Balık Atölyesi, hem balık tutma hem de balık pişirmeyi kapsayan bir Atölyesi olması nedeni ile de belki de Türkiye de ve Dünya da bir ilk olacak. Beni çok heyecanlandıran ve Sinop kültür belleğinin yaşatılmasına katkı verecek bu projemi, başta babam ve annem olmak üzere tüm aileme, memleketime ve vatanıma bir sorumluluğum olarak algılıyorum. Aynı zamanda kızım Ece’nin, annem ve benimle birlikte 3. nesil olarak bu projeye ilgi ve heyecan duyması, sahiplenmesi beni çok mutlu ediyor. Umarım bu ilkini başlattığım Balık Atölyesi projesi Sinop’ ta yaygınlaşır ve bilinen en eski liman ve balık kentlerinden biri olan Sinop’umuz butik balık turizminde ülkemizde ve dünya da öncü yerini alır” diye konuştu.
Editör: Vitrin Haber
