İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilen “Bir Kitapta Sen Anlat” yarışmasında il genelinde ilkokul, ortaokul ve lise kategorisinde dereceye giren öğrencilere ödülleri protokol üyeleri tarafından verildi.
“Bir Kitapta Sen Anlat” projesi kapsamında Sinop’ta il genelinde 24 bin kitap okundu. Proje kapsamında önce sınıflarında kitap okuyan öğrenciler arasından birinciler belirlendi, daha sonra okullarda birinciler belirlenerek bulundukları ilçelerde ilçe birincileri belirlendi. İlçelerde dereceye giren öğrenciler son olarak il genelinde yapılan yarışlarda 1’inci, 2’inci, 3’üncü ve 4’üncüler belirlenerek dereceye giren öğrenciler ödüllendirildi.
Sarı Saltuk Anadolu Lisesinde düzenlenen ödül töreninde kategorilerini birinci olarak bitiren öğrenciler, okudukları kitaplarını katılımcılara anlattılar ve katılımcılar tarafından ilgi ile dinlenildi.
Programa İl Milli Eğitim Müdür Yardımcıları Mustafa Aslan ve Davut Kaya, Milli Eğitim Şube Müdürü Melih Erdem, okul müdürleri, öğretmenler, veliler ve öğrenciler katıldı.
“Bir Kitapta Sen Anlat” projesi kapsamında il finalinde dereceye giren öğrenciler ise şöyle sıralandı;
İlkokul kategorisi: 1’inci Defne Cömert –(Boyabat Uygur Özay İlkokulu, 2’inci Cemile Nehir Özdemir – Türkeli Cumhuriyet İlkokulu, 3’üncü Şeref Doğan – Ayancık Cumhuriyet İlkokulu, 4’üncü Ece Kütük – Gerze Gazi Mustafa Kemal İlkokulu.
Ortaokul kategorisi: 1’inci Merve Begüm Kara – Gerze Haşim ve Zehra Tarı Ortaokulu, 2’inci Bilge Damla Şahin – Türkeli Cumhuriyet Ortaokulu, 3’üncü Cansu Yaman – TOKİ Şehit Fatih Erer Ortaokulu, 4’üncü Hacer Cort – Durağan 75. Yıl Yatılı Bölge Ortaokulu.
Lise kategorisi: 1’inci Yunus Emre Gezgin – Boyabat Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, 2’inci Talha Ubeydullah Yılmaz – Gerze Anadolu İmam Hatip Lisesi, 3’üncü Aysun Çetin – Sarı Saltuk Anadolu Lisesi, 4’üncü Elvide Canan Çalışkan – Ayancık Atatürk Anadolu Lisesi.
Ödül töreninde bir konuşma gerçekleştiren İl Milli Eğitim Müdürü Yardımcısı Mustafa Aslan okumanın insan için en kolay ve etkili öğrenme yöntemi olduğunu söyledi.
Öğrenme okul sıralarında başlar ve tüm hayat boyunca devam eder diyen Aslan; “Kişinin kendini eğitmesi, dünyayı ve yaşamı gözlemlemesi karşısına çıkan değişimlere ayak uydurması, tecrübelerden ders alarak kendini geliştirmesi de hayat okulunun adı konmamış sınıflarıdır. Eğitimin en zoru olan bu hayat okulunda başarı, zorlukları yenme ve engelleri aşma gücü kitap sayfalarından sürekli bizlere göz kırpar. Yalnızca başarı ve güç değil kendini tanımanın, doğru yolda yürümenin sırları da kitap sayfalarında gizlidir. İnsan hangi organını özel olarak çalıştırırsa, o organı daha çok çalışır. Örneğin basketbol oynayanın boyu uzar, atletlerin kol ve bacak kasları güçlüdür. Kitap okuma alışkanlığını edineninde beyni ve düşünme becerisi gelişir. Okumayan insan fikir jimnastiği yapmaktan yoksundur. Okuyan insanın ne denli uyanık ve farkındalık yüzeyi yüksek ise okumayanın düşünceleri, ifadeleri ve bakışları kadar donuktur” dedi.
Okuduğumuz bir kitap bize önce yeni düşünceler ve buna bağlı yeni teşhisler kazandırır diyen Aslan sözlerine şöyle devam etti; “Süreç beynimizi yorar ancak bir o kadar da geliştirir. Okuma alışkanlığı pek kolay elde edilemez. Bunun için öncelikle sebat ve kararlılık gerekir. Günlük yaşamda ise televizyon izlemek, sanal ortamlarda oyun oynamak, sohbet etmek, filmler izlemek varken okumayı bir kenara atmak çok kolay ve çekici bir yoldur.
Voltaire, “Okumayı öğrenmek, sanatların en gücüdür” der. Okuma alışkanlığı elde etmek için gerçekten kişinin kendini sıkı bir kontrol altına alması, günlük okuma programları yapması gerekir. Okumak insanı manen besler, bilgi ile güçlendirir. Hayatın zorluklarına karşı uyarır ve eğitir.
Okuduğumuz bir kitap tarih üzerine ise günümüze ışık tutmalı, etik görüşlere yer veren bir metin ise davranışlarımızı düzeltmemize yardımcı olmalıdır. Okuduğumuz kitapları, edindiğimiz bilgileri hayata uyarlamalıyız. Kültürümüz, ruhumuz ve kişiliğimiz ancak böyle gelişir ve yükselir.
Okumak kadar okutmanında önemini ve yararlarını unutmayalım. Kitap her vesile ile verilebilecek en güzel hediyedir. Örneğin yılbaşı gibi doğum günü kutlaması gibi özel günlerde kitap hediye etmeyi yaygınlaştırmalıyız.
Kitap bize yaşamı tanıtır ve sevdirir. Kelime haznemizi zenginleştirir, konuşma yeteneğimizi geliştirir. Bunların sonucunda da insan ilişkileri daha gelişir ve sosyal karakter kazanılır. Daha zengin kelime dağarcığı, daha geniş düşünme yeteneği sağlar ve ufkumuzu açar. Hayal gücümüzü yükselttiği kadar, karar verme yeteneğimizi de geliştirir.
Okur yazarlık bireyin yaşamında gözle görülür bir değişim yaratır. Bu değişim olumlu olmakla birlikte toplumumuz okur yazara genel anlamda hak ettiği saygıyı yansıtamıyor. Birçok nedeni olabilir ama beni özellikle iki tanesi çok üzüyor ve endişelendiriyor. Zenginlik, güzellik, ün ve benzeri niteliklere sahip olan kişilere okuyan kişilere oranla daha fazla hayranlık duyuluyor. Bir diğeri de yaşamda karşılaşılacak güçlükleri aşmada bilginin getirdiği etik değerler yerine kurnazlık tercih ediliyor.
Her zaman hatırlamamızda yarar var; yüce dinimizin ilk emri oku olarak indirilmiştir. Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u fethederken kütüphanesini yanında taşımıştır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk savaş günlerinde bile vakit buldukça çadırında kitap okumuştur.
Teknolojinin böylesine bir baş döndürücü bir hızla ilerlediği günümüzde boş boş oturarak, donuk gözlerle dünyayı izlemek bize yakışmaz. Okumayı yaygınlaştırırken okur yazar sayısında da dünya ülkeleri ile yarışacak bir düzeye erişmeye çaba harcayalım. Ancak böylece çocuklarımıza ve torunlarımıza zengin bir bilgi ve kültür birlikteliği ile daha uygar bir gelecek bırakabiliriz”.
“Bir Kitapta Sen Anlat” yarışmasını 1’inci olarak bitiren öğrencilere bisiklet, 2’incilere gram altın, 3’üncülere yarım gram altın, 4’üncülere ve tüm katılımcılara kitap hediye edildi.
Programda bir konuşma yapan İl milli Eğitim Müdür Yardımcısı Davut Kaya; “Bizler için en önemli kullanma kılavuzu Kur’an-ı Kerimdir. İlk ayette okudur. Rabbim bizlere oku diyerek, kainatı öğren diyerek birçok mesaj vermiştir. Bir insanın çeşitli uzuvları olmayabilir ama aklı yerindeyse hayatını devam ettirebiliyor. Ama aklı yerinde değil ise hayatını da devam ettiremiyor. Okuyan, anlayan ve kendini geliştiren bir insanın bunalıma girmesi daha zordur. İlimizde 20 binin üzerinde kitap okundu. Bu öğretmenlerimizin okul müdürlerimizin teşviki ve üstün gayretleri ile oldu. Bu yıl 4’üncüsünü gerçekleştirdiğimiz projemizde şimdiye kadar 100 binin üzerinde kitap okundu. Teknolojinin tutsaklığı altındaki bir dönemde okundu bu kadar kitap. İlk önce kendimiz okuyalım ki çocuklarımızda okumayı öğretelim teşvik edelim. Bu projeyi başlangıcından bugüne kadar devam ettiren öğrencilerimize öğretmenlerimize ve çalışanlarımıza teşekkür ediyorum. Bu kaybedeni olmayan bir yarışma” dedi.
Ödül töreni çekilen hatıra fotoğrafı ardından sona erdi.
