Sinop merkeze bağlı Yalı Köyü Deliler Mahallesi'nde yaşayan 66 yaşında ki Yaşar Özdemir, iki yıl önce köyde beslemek için erkekli dişili dört tavşan aldı. Tavşanlarla hoş vakit geçiren Özdemir ailesi, kısa sürede üreyen tavşanlara ilk önce aldırış etmedi. Ancak her geçen gün sayıları onları ve hatta yüzleri aşan tavşanları beslemek külfet olmaya başladı. 

‘Emekli Maaşı Bile Yetmiyor’
Her gün fırınları gezerek tavşanları için bayat ekmek alan Yaşar Özdemir'e eşi Nebahat Özdemir'de (48) destek oldu. Nebahat Özdemir eşinin aldığı ekmekleri gecenin geç saatlerine kadar ufalayarak tavşanları aç bırakmadı. Her geçen gün çoğalmaya devam eden tavşanları yırtıcı hayvanlardan korumak için av tüfeği ile nöbet tutan Yaşar Özdemir, bu yüzden psikolojik tedavi bile görmeye başladı. Artık tavşanlara bakabilmek için Yaşar Özdemir'in emekli maaşı bile yetmiyor. 

Şu anda yaklaşık 450'ye ulaşan tavşanlar için özellikle kış şartları konusunda endişe eden aile şimdi kara kara düşünüyor. Hem tavşanların beslenme maliyeti, hem de 'kurda kuşa yem olurlar' endişesi ile aile, tavşanların daha iyi bir ortama kavuşması için yetkilerden yardım istedi. 

Tavşanları bakacaklarına emin oldukları kişilere, ya da yetkililere vermek istediklerini belirten Yaşar Özdemir, ancak kesip yemek isteyenlere tavşan vermediklerini söyledi. Özdemir; "Hayvan sevgisi nedeniyle yaklaşık iki yıl önce 4 tane tavşan aldım. Tavşanlar 32 günde 5 tane ile 12 tane arası doğuruyor. Haftasına tekrar çiftleşiyor. Aldığım tavşanlar bir anda çoğalmaya başladı. 

İlk önce fark etmedik. Ama sayı giderek çoğaldıkça yükümüz arttı. Yani tavşan sevgisi bu hale getirdi. Her gün fırın fırın bayat ekmek arıyorum. Sinop'ta pazarın kurulduğu pazartesi ve perşembe günü lahana ve havuç alıyorum. Neredeyse emekli maaşımı tavşanlar için harcıyorum. Bu şekilde bakmak zorundayım. Tavşanlar giderek çoğalıyor. Tarlamdaki meyve fidelerini bile kemirerek kuruttular ama bunlara da kıyamıyorum. Bu konuda çalmadığım kapı kalmadı. Çevreye ya da isteyenlere vereyim ve biraz yükümü hafifleteyim istedim. Ama alan bir tane iki tane alıyor. Bu da bir şey ifade etmiyor" dedi.

‘Psikolojimiz Bozuldu’
Tavşanların çoğalması ardından onları korumak adına psikolojilerinin bozulduğunu kaydeden Nebahat Özdemir ise; "Tavşanlar elimizde büyüdüğü için adeta ailemizden birer fert oldular. Kapıyı açık bıraktığım zaman eve girip karınlarını doyuruyor ve çıkıyorlar. Bazılarına isim bile taktık. Belki bir yerlere verdiğimizde üzüleceğiz ama, kendimizi de düşünmek zorundayız. Bir kaç tane kendimize belki bırakırız. Sabahtan akşama kadar ekmek doğramak zorunda kalıyorum. Bir kedi köpek alıp gittiği zaman oturup ağlıyorum. Hayvan kendini savunamıyor, köpeğin ağzında çırpınıyor, dayanıyorum. Eşimin tavşanlar yüzünden psikolojisi bile bozuldu. Hatta bu yüzden tedavi gördü. Tüfek elinde saatlerce geziyor. Ben camlarda bekliyorum. Yaptığımız kuruluklar da da durmuyorlar. Kışın ölürler diye endişe ediyoruz. Alsınlar ve bizi kurtarsınlar" diye konuştu. 
Editör: Vitrin Haber