Özellikle ekonomik koşullardan dolayı, birçok kişi ve kuruluş en az bir defa icra takibi ile muhatap olmaktadır. Bu konularda yeterli bilgi sahibi olunmadığından, değişik hak mahrumiyetleri ile de sıklıkla karşılaşılmaktadır. İcra hukukunun kapsamı oldukça geniş olduğundan ve yasal prosedürlerin iyi bilinmesi gerektiğinden, bu konularla karşılaşıldığında tecrübeli bir icra avukatı ile anlaşılması faydalı olmaktadır. İcra avukatları, hem icra takibinin yapılması hem de icra takibine yapılacak itirazlar sürecinde, sürecin verimli olmasına katkıda bulunmaktadır.

İcra Nedir?

Değişik nedenlere bağlı olarak borçlu olan kişinin, borcunu ödememesinden dolayı alacaklının, alacağını devlet gücü ile alması faaliyetine icra denmektedir. Burada bahsedilen ödenmemiş borç, borcun tamamı olabileceği gibi belirli bir kısmı da olabilmektedir.

İcra Takibi Nedir?

Alacaklının alacağını tahsil etmek maksadı ile icra müdürlüğü vasıtası ile yapmış olduğu takip işlemine ise icra takibi denmektedir. İcra takibi işlemi bir icra avukatı vasıtası ile yapılabileceği gibi alacaklının kendisi tarafından da yapılabilmektedir.

İcra Takibi Nasıl Başlatılır?

İcra takibi alacağın devlet eli ile zorla alınmasını içeren bir faaliyet olduğu için, gerekli yasal prosedürlerin işletilmesi gerekmektedir. Alacaklı, borçlu olan kişi veya kuruluştan alacağının tahsil edilmesi için, icra dairesine bir dilekçe ile başvurarak icra takibini başlatabilmektedir. Gerekli sürelere uymak ve şartların yerine getirilmesi için, icra takibi işleminin, deneyimli bir icra avukatı ile yapılması, özellikle hak mahrumiyetlerinin önlenmesinde yararlı olmaktadır.

İcra Takibi Çeşitleri Nelerdir?

İcra ve iflas hukukuna göre üç çeşit icra takibi bulunmaktadır.

Bunlar şu şekilde sıralanmaktadır;

  • İlamsız icra takibi: İlamsız icra takibi sadece alacaklının para veya teminat alacakları olduğu takdirde yapılmaktadır
  • İlamlı icra takibi: Bir mahkeme kararı ile yapılan icra takibine ise ilamlı icra takibi denmektedir.
  • Kambiyo senetlerine mahsus icra takibi

Alacaklı ve borçlunun sahip olduğu borçlar ile kanuni hakları, icra takibinin çeşidine göre değişiklik göstermektedir.

İlamsız İcra Takibi Nasıl Yapılır?

İlamsız icra takibi adından da anlaşılacağı gibi bir mahkeme kararına ihtiyaç duyulmadan yapılan icra takibidir. Mahkeme ilamının yanı sıra, icra takibini başlatmak için alacaklının elinde çek veya senet gibi bir belgenin de bulunması gerekmemektedir. Alacaklının ilamsız icra takibini başlatabilmesi için diğer bir şart ise alacağını teminat altına (ipotek veya rehin gibi vasıtalarla) aldırmamış olmasıdır.

İlamsız icra takibinde görevli olan merci, borçlunun ikametinin bulunduğu icra dairesidir. Alacaklı, bir dilekçe vasıtası ile bu icra dairesine başvuru yaparak, ilamsız icra takibini başlatabilmektedir. İcra dairesi, alacaklının talebinin kanuna uygunluğunu değerlendirdikten sonra, borçlunun adresine borcunu ödemesi ile ilgili ödeme emri göndermektedir.

Ödeme Emrinde Neler Bulunur?

İlamsız icra takiplerinde borcun ödenmesi için borçluya icra dairesi tarafından gönderilen belgeye ödeme emri denmektedir. Ödeme emrinde; alacaklının adı ve adresi, borçlunun adı ve adresi, borç miktarı, işleyecek faiz oranı ile faiz başlangıç tarihi gibi hususlar bulunmaktadır. Ödeme emri, borçlunun borcunu ödemesini bildirirken, aynı zamanda yasal haklarını kullanabilmesi için gerekli sürenin verilmesini sağlamaktır. Borçlunun eline geçen ödeme emrine, eline geçme tarihinden itibaren yedi gün içinde itiraz etme hakkı bulunmaktadır.

Borçlu bu itirazını, ödeme emrinde belirtilen hususların yanlışlığı çerçevesinde yapabilir. Söz konusu itiraz, borcun ödenmiş olması veya miktarının yanlış olması ile borcun zaman aşımı süresini geçmesi gibi konularda yapılabilmektedir. Borçlunun yasal süre içinde yapacağı itiraz sonucunda ise, ilamsız icra takibi durdurulur. Borçlu ayrıca, eline ödeme emri geçtiğinden itibaren, en geç 10 gün içinde mal beyanında bulunmak zorundadır. Bu yasal zorunluluğu yerine getirmeyen borçlu hakkında, üç aya kadar hapis cezası hükmedilebilmektedir.

İlamsız İcra Takibine Yapılan İtirazın Kaldırılması Nasıl Olur?

Borçlunun ödeme emrine yedi gün içinde yaptığı itiraz sonucu durdurulan icra takibi kapsamında, itiraz ortadan kalkana kadar hiçbir faaliyet yapılmaz. Alacaklının icra takibinin devam etmesi için yapabileceği iki yöntem bulunmaktadır. Bunlardan ilki, altı ay içinde icra mahkemesine başvurup, itirazın kaldırılmasını istemesidir.

İkinci yöntem ise, genel mahkemelerde bir yıl içinde itiraz iptal davasının açılmasıdır. Alacaklının elinde alacağını ispat eden bir belge bulunuyorsa, alacaklı bu davaları açabilir. Açılan davalarda alacaklı haklı bulunursa, icra takibi durdurulduğu yerden itibaren yeniden başlar. Ayrıca, mahkeme borçlu tarafın aleyhine olarak icra inkâr ya da kötü niyet tazminatına da hükmedebilmektedir.

İlamsız İcra Takibine İtiraz Edilmezse Ne Olur?

Borçlu olan taraf, ilamsız icra takibine yedi gün içinde itiraz etmediği takdirde, icra takibi kesinleşmiş olur. Böylece alacaklı, borçlunun mallarına haciz koydurabilir ve haczedilen malların satılarak paraya çevrilmesini sağlayabilir.

İlamsız İcra Takibinin Masraflarını Kim Öder?

İlamsız icra takibi için gerekli olan yasal masraflar, öncelikle alacaklı taraf tarafından ödenerek işlemler başlatılmaktadır. Daha sonra ise bu masraflar, borca eklenmek suretiyle borçludan tahsil edilmektedir.

İlamlı İcra Takibi Nasıl Yapılır?

Para ve teminatların haricindeki taşınır veya taşınmaz malların teslim edilmesi gibi hususlar için açılacak icra takibine, ilamlı icra takibi denmektedir. Bu takibin başlatılması için mutlaka bir mahkeme kararına ihtiyaç duyulmaktadır.

İlamlı icra takibinde, borçlu tarafın ölmüş olması durumunda borç yasal varislerine intikal ettirilmektedir. Burada en önemli husus, davanın zamanaşımı süresinden önce açılmış olmasıdır. İlamsız icra takibinde ödeme emri gönderilirken, ilamlı icra takibinde borçluya icra emri gönderilmektedir.

İlamlı İcra Takibi Süreci Nasıl İşler?

İcra mahkemesi ilamlı icra takibini yetkili icra dairesini gönderdikten sonra, icra dairesi borçlunun resmi ikametgâhına icra emrini gönderir. Borçluya gönderilen icra emrinde, borçlunun ilgili borcu verilen süre içinde ödemesi emredilmektedir. Aksi halde, bu işlemin zorla yapılacağı da icra emrinde belirtilmektedir. Borçlunun icra emrine itiraz hakkı bulunmamaktadır. Borçlu verilen yasal süre içinde (genellikle 7 gün içinde) borcunu ödemez veya malı teslim etmezse, icra müdürlükleri icra takibini zorla gerçekleştirir. Böylece haciz veya tasfiye işlemleri başlatılır.

İlamlı İcra Takibinde Borçlunun Hangi Hakları Bulunmaktadır?

İlamlı icra takibinde, borçlu her ne kadar icra emrine itiraz edemese de, icranın durdurulması için icra mahkemelerine dava açabilmektedir. İlamlı icra takibi bir mahkeme tarafından verildiği için, ilama itiraz da bir üst mahkemeye yapılmalıdır. İlama itiraz için açılan davalar, genellikle icranın geriye bırakılması yani ertelenmesi talebi ile yapılmaktadır. Mahkeme borçluyu haklı bulursa, ilamın icra işlemi geri bırakılabilmektedir.

Haciz İşlemi Nasıl Gerçekleşir?

Ödeme emri ya da icra emrinde belirtilen yasal sürenin tamamlanmasına rağmen, borçlunun borcunu ödememesi veya malı teslim etmemesi durumunda, icra müdürlüğünce haciz işlemi başlatılır. Haciz işlemi, borçlunun borcuna karşılık taşınabilir ve taşınmazlarına el konulmasıdır. Genellikle el konulan eşyalar yediemine teslim edilir. Ayrıca borçlunun maaşına da (emekli maaşı olmamak kaydı ile) haciz konabilmektedir. Daha sonra haczedilen bu malların satışı yapılır ve borç miktarı yasal masraflarla birlikte alacaklıya ödenir. Hacizli malların satışından geriye kalan miktar ise borçlu tarafa iade edilmektedir. Borçlu borcunu öderse veya satış esnasında belirlenen değeri öderse, kendi mallarını geri alabilmektedir.

İcra Takibinin Durması Nasıl Olur?

İcra takibinin durdurulması için hem alacaklının hem de borçlunun bazı hakları bulunmaktadır. Borçlu borcunu öder veya itiraz ederse icra takibi durdurulur. Borçlunun itirazından kaynaklanan durma ise, geçici bir durdurmadır. Alacaklı ise kendi isteği ile icra takibinden feragat edebilir (borcun tamamının veya bir kısmının ödenmesinden dolayı). Bu durumda da icra takibi durdurulur. Alacaklı isterse, daha sonra icra takibini tekrar başlatmak için müracaat edebilir.

Kambiyo Senedine Dayanan İcra Takibi Nedir?

Kambiyo senedine dayanan icra takibinde de genel haciz yolu geçerli olmaktadır. Bu icra takibinin farkı ise, alacaklının elinde bono, poliçe ve çek gibi belgelerin bulunmasıdır. Alacaklı icra takibini başlatmak için, elinde olan bu belgeleri icra müdürlüğüne teslim etmek zorundadır. Ayrıca bu belgelerin ödeme gününün de geçmiş olması gerekmektedir. İcra müdürlüğünün bu belgeler ile ilgili olarak borçluya gönderdiği ödeme emrinden itibaren, en geç 10 gün içinde borcun icra dairesinin belirttiği hesaba yatırılmış olması gerekir. Borçlu ödeme emrine en geç 5 gün içinde itiraz edebilmektedir. İtirazın uygun bulunması durumunda, icra takibi geçici olarak durdurulabilmektedir.

İcra Takibi İşlemlerinde Avukat Gerekli midir?

İcra takibi ve icra takiplerine yapılacak itirazlar için, avukat tutma zorunluluğu bulunmamaktadır. Ancak bu süreçte yapılacak işlemlerin yasal sürelerinin olması ve gerekli prosedürlerin sağlıklı yürütülmesi için, icra konusunda deneyimli avukatlarla çalışmanın önemli rolü bulunmaktadır.

Siz de icra avukatı arıyorsanız, https://acasoy.com/ adresin üzerinden sorularınıza yanıt bulabilir, deneyimli avukatlar ile görüşebilirsiniz.

Advertorial

Editör: Gülay Yıldırım Kavak