Sinop'ta şair Ahmet Muhip Dıranas anıldı
Sinop'ta şair Ahmet Muhip Dıranas anıldı
İçeriği Görüntüle

Birleşmiş Milletler (BM) kalkınma programı desteğiyle engelli bireylerin olası afet ve acil durumlar karşısında ne kadar hazırlıklı olduklarını tespit etmek amacıyla Türkiye genelinde bin 778 engelli bireyin katılımıyla bir saha araştırması gerçekleştirildi. Yapılan araştırma sonuçları ile ilgili değerlendirmelerde bulunan TSD Sinop Şube Başkanı Murat Karagülmez, araştırma sonuçlarının engelli bireylerin afet ve acil durumlar karşısında nedenli savunmasız olduğunu gözler önüne serdiğini ifade etti.

Karagülmez; “Türkiye Sakatlar Derneği’nin BM Kalkınma Programının desteğiyle Türkiye genelinde bin 778 engelli bireyin katılımıyla gerçekleştirdiği kapsamlı saha araştırması, afet ve acil durum süreçlerinin engelli bireyler açısından ne denli eşitsiz ve dışlayıcı işlediğini ortaya koydu. Araştırma, afet hazırlık düzeyinden bilgiye erişime, tahliye imkânlarından barınma ve destek sistemlerine kadar birçok alanda ciddi yapısal eksikliklerin bulunduğunu verilerle belgeledi.

KATILIMCILARIN YALNIZCA YÜZDE 1,6’SI AFETLERE HAZIR HİSSEDİYOR

Yapılan araştırmaya göre katılımcıların yalnızca yüzde 1,6’sının kendisini afetlere karşı hissettiklerini söyleyen TSD Sinop Şube Başkanı Murat Karagülmez, aynı araştırmaya göre engellilerin yüzde 63,3’ünün ise bugüne dek hiçbir afet tatbikatına katılmadığını beyan ettiğini ifade etti.

Karagülmez; “Yapılan araştırmada katılımcıların yalnızca yüzde 1,6’sı kendini afetlere karşı “tam hazır” hissederken, yüzde 45,2’si hiç hazırlıklı olmadığını belirtiyor. Evlerinde afet çantası bulunanların oranı sadece yüzde 24,4’te kalırken, yüzde 80,8’i ailelerinin herhangi bir afet planı olmadığını söylüyor. Engellilerin yüzde 63,3’ü ise bugüne dek hiçbir afet tatbikatına katılmamış.

Hayati önemdeki erken uyarı sistemlerinin engelli bireyler için erişilebilir olduğunu belirtenlerin oranı yalnızca yüzde 8,9.İşitsel, görsel ve zihinsel engellilere uygun acil uyarı mekanizmalarının bulunmaması, afete maruz kalan engelli bireylerin hayatta kalma şansını doğrudan etkiliyor.

Katılımcıların yüzde 91,9’u afet durumunda yönlendirilecekleri toplanma ve geçici barınma alanlarının kendileri için erişilebilir olmadığını belirtilen araştırmada ayrıca bu alanların büyük ölçüde fiziksel engeller içerdiği ve gerekli destek hizmetlerinden yoksun olduğu vurgulandı.

Katılımcıların yüzde 84,3’ü yaşadıkları yerlerdeki yerel yönetimlerin afet planlarında kendilerinin fikirlerine başvurmadığını belirtti. Ulusal afet planlarının engellilerin ihtiyaçlarını yeterince karşıladığını düşünenlerin oranı ise sadece yüzde 8,3” diye konuştu.

KATILIMCILAR KAMUSAL GÜVENSİZLİK YAŞIYOR

Yapılan araştırmanın çarpıcı verilerinden bir tanesinin de katılımcılardaki güvensizlik hissi olduğunu altını çizen TSD Sinop Şube Başkanı Murat Karagülmez, katılımcıların kamuya olan güvenlerinin oldukça düşük olduğunu belirtti.

Karagülmez; “Araştırmaya göre katılımcıların yalnızca yüzde 21,5’i afet sonrası yeterli desteğe ulaşabileceğine inanıyor. Yüzde 71,2’si bir afet anında yalnızca aile ve akrabalarına güvenebileceğini belirtti. Kamusal güvenin düşük olması, engellilerin afet sonrası destek sistemlerine duyduğu güvenin çöküşte olduğunu gösteriyor.

Katılımcıların yüzde 85,7’si kendilerine yönelik bir afet eğitimi verilmesi halinde katılmak istediklerini, yüzde 55’i ise afet anında başkalarına yardımcı olmak için gönüllü olabileceklerini ifade ediyor. Fakat sistem, bu gönüllüğü görmezden geliyor. Yasal Yükümlülükler Uygulanmıyor Araştırma bulguları; BM Engelli Hakları Sözleşmesi, Sendai Afet Risk Azaltma Çerçevesi ve Türkiye’nin 5378 Sayılı Engelliler Hakkında Kanunu gibi ulusal ve uluslararası düzenlemelere rağmen, engellilerin afet süreçlerinden sistematik olarak dışlandığını açıkça ortaya koyuyor.

Araştırma yerel yönetimlerin engelli bireyleri afet planlama süreçlerine dahil edeceği sivil katılımın artırılması, erişilebilir erken uyarı sistemleri ve eğitim programları geliştirilmesi, afet barınma alanlarının evrensel tasarım ilkelerine uygun hale getirilmesi gibi somut çözüm önerileri de içeriyor” dedi.

Kaynak: Vitrin Haber Gazetesi