Sinop ilinde ilk ve tek olarak güneş enerjisi sektörüne hizmet eden Potansiyel Enerji Firması Sahibi Yasin Karagül, 11 Ağustos 2022 tarihinde resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren güneş enerjisi sektörünü ve yatırımcısını bizzat ilgilendiren gündemle ilgili açıklama yaptı. 

Yayınlanan bu yönetmeliğin akla, mantığa, mühendisliğe, ticarete, hukuka devletçiliğe aykırı bir yönetmelik olduğunu söyleyen Yasin Karagül, ülkemizin temiz enerjiye yönelik teşvik edici adımların atılacağını ümit ettiklerini söyledi. Karagül; “12 Mayıs 2019 tarihinde yayımlanan revize lisanssız elektrik üretim yönetmeliğinde aylık mahsuplaşmanın yürürlüğe girmesi ile güneş enerjisi sisteminin (GES), tüketimi yüksek olan tesislerde elektrik maliyetlerinin artması ile birlikte yatırımlar artmıştı. Enerji ihtiyacı için gerek dışa bağımlılığı azaltmak gerekse işletme maliyetlerini minimuma indirmek maksadıyla etkin bir yöntem olarak tesislerde kurulmaya ve kullanılmaya başlanmıştı. 

09 Mayıs 2021 tarihi ile beraber tekrardan uygun arazilere tüketim ihtiyacını karşılamak amacı ile yönetmeliğin 5.madde 1. fıkra h bendi kapsamında GES sistemi kurulma izninin önünü açılmıştır. Bunun yanı sıra Sayın Cumhurbaşkanının 2022 yılının başlarında GES yatırımını teşvik edici söylemleri ve buna ilişkinde yatırım teşvik ve GES gelir vergisi muafiyetleri devletimiz tarafından çıkartılmış olup yatırımcılar bu tebliğler doğrultusunda yatırımlarını başlatmışlardır. 12 Mayıs 2019 tarihinde yayınlanan yönetmelikten bugüne kadar devreye girmiş ve girecek olan toplam kurulu güç yaklaşık 8 bin mw’a ulaşmıştır” dedi.

YENİ UYGULAMA İLE ÜRETİLEN FAZLA ENERJİ MİKTARINA EL KONULMAKTADIR
11 Ağustos 2022 tarihli resmi gazetede yayınlanarak uygulamaya konulan yönetmelikle beraber 2019 yılından itibaren tesisine güneş enerjisi yatırımı yapan gerçek veya tüzel kişilerin müktesep hakları gasp edilmiş olduğunu vurgulayan Yasin Karagül, yürürlüğe giren bu yönetmelikle beraber 2019 yılı itibariyle tesisine güneş enerjisi kurmuş yatırımcının 10 yıl alım garantili olarak imzalamış olduğu sözleşmelerin geçersiz hale gelip üretilen fazla enerji miktarına el konulacağını söyledi. Karagül; “10 Mayıs 2019 tarih ve 30770 sayılı resmi gazete ’de yayınlanan 1044 sayılı Cumhurbaşkanı kararında; üretilen ihtiyaç fazlası elektrik enerjisi için EPDK tarafından ilan edilen kendi abone grubuna ait perakende tek zamanlı aktif enerji bedeli, tesisin işletmeye giriş tarihinden itibaren 10 yıl süre ile uygulanacağı belirtilmiştir. Üzerine basarak söylüyorum ki yatırımlar yapılırken yönetmeliklerin, kanunların ve mevzuatların izin vermiş oluğu çerçeveler dahilinde yapılmıştır.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) daha yürürlüğe girmeden yoğun tartışmalara konu olan elektrik piyasasında lisanssız elektrik üretim yönetmeliğinde yapılan değişiklik 11 Ağustos 2022 tarihli resmi gazetede yayınlanarak uygulamaya koyuldu. Yapılan değişiklikle beraber 2019 yılından itibaren tesisine güneş enerjisi yatırımı yapan gerçek veya tüzel kişilerin müktesep hakları gasp edilmiş oldu. 2019 yılından sonra çatısına güneş enerjisi santrali kuran yatırımcının, örnek vermek gerekirse; 100 birimlik güneş enerjisi ihtiyacına karşılık 500 birimlik santral kurabilmekteydi, trafo gücü müsaade ettiği sürece. Fakat trafo gücü müsaade etse de 100 birimlik ortalama güce ihtiyaç duyan yatırımcının kurmuş olduğu 500 birimlik santralin üretim fazlası olan 400 birimini dağıtım şirketi kWh bedeli 2,36 TL üzerinden yatırımcıya tahsil edip, mahsuplaşma bedelini kWh 4 TL üzerinden yapmaktaydı. Dağıtım şirketi ve ülke ekonomisi bu sayede enerji ihtiyacındaki dışa bağımlılıktan kurtulmakta önemli adımlar atmaktaydı. 

Yürürlüğe giren bu yönetmelikle beraber 2019 yılı itibariyle tesisine güneş enerjisi kurmuş yatırımcının 10 yıl alım garantili olarak imzalamış olduğu sözleşmeler geçersiz hale gelip üretilen fazla enerji miktarına el konulmaktadır. Bu uygulamanın 2019 öncesinde tek taraflı olarak sadece satış amaçlı kurulan santrallerde neden yapılmadığı da akıllara gelmektedir. Yetkili kurumun yaptığı açıklamada “tüketimden fazla üretim yapıp haksız kazanç yapıldığı ve bilime teknolojiye mühendisliğe aykırı” olduğu belirtilmekte. 
Yani bir işletme tesisinin bir önceki yılda yapmış olduğu ortalama tüketime istinaden çatısına tüketimini karşılayacak kadar güneş enerjisi santrali kurabilecektir. Fakat tüketim fazlası enerjiyi ay içerisinde mahsup edememesi halinde yekdem kapsamında değerlendirilerek, üretici santral sahibine bedel tahsil edilmeyecektir denmektedir” diye konuştu. 

BU UYGULAMA MEVSİMLİK ÜRETİM YAPANLARI VURUR
Güneş enerji yatırımı yapan yatırımcı grupları arasında otel, soğuk hava deposu, çeşitli fabrikalar, tarımsal ürün işleme tesisleri gibi mevsimlik çalışan işletmelerin de bulunduğunu hatırlatan Yasin Karagül, bu uygulamanın bu sektör temsilcilerini olumsuz yönde etkileyeceğini ifade etti. Karagül, “Bu karar neticesinde birçok yatırımcının ilgili kararnamede belirtildiği üzere sözleşme güçlerini geçmemek kaydı ile çatılarına enerji yatırımlarını kurmaya devam edeceklerdir.

Fakat; bu yatırımcı grupları arasında otel, soğuk hava deposu, çeşitli fabrikalar, tarımsal ürün işleme tesisleri gibi mevsimlik çalışan işletmeler de bulunuyor. Bunlardan bazıları, güneş santrallerinin en düşük üretimi yaptığı zaman diliminde en yoğun elektrik tüketimine ihtiyaç duyuyor. Dolayısıyla güneş gibi düzensiz ve mevsimsel olarak değişkenlik gösteren bir kaynağa dayalı elektrik üretimi ile elektrik tüketimi ters orantıya sahiptir. Aylık mahsuplaşma sonucunda doğacak fazla elektrik üretimi yekdem kapsamında bedelsiz olarak alınacağından dolayı, enerjiye ihtiyacın çok üretimin az olduğu aylarda ise dağıtım şirkete bedavaya verilen üretim fazlası enerji göz ardı edilerek yüksek maliyetlerle alım yapılacaktır. Yıllık mahsuplaşmanın da olmaması bu yönetmelikte şaşırtıcı derecede yatırımcıyı ve EPC firmalarını düşündürmektedir.

Açıklamada, yeni düzenlemede yatırımcıların talepleri arasında bulunan kendi OSB’lerinde yer bulamayan sanayi kuruluşlarının başka dağıtım bölgelerinde, sanayi bölgeleri dışında tesis kurmasına izin verildiği vurgulandı.
Yayınlanan bu yönetmelikle enerjinin ihtiyacının bu kadar fazla olduğu bu dönemde yeni yatırımcıların önünü kapatmak ve geriye dönük kazanılmış olan hakların hangi maksatla gasp edildiği merak edilmektedir. Yayınlanan bu yönetmelik akla, mantığa, mühendisliğe, ticarete, hukuka devletçiliğe aykırı bir yönetmeliktir. Ülkemizin temiz enerjiye yönelik teşvik edici adımların atılacağı ümidi ile geleceğe bakmaktayız. Düşünülen taslak metnin dahi sektöre ağır darbe vuracağı korkusu ile beklerken taslak metnin resmi gazetede yayınlanması ile şoka uğradık. Gelen tepkiler üzerine bu yönetmeliğin Sayın Cumhurbaşkanı’nın söylemleri ve eylemleri üzerine hareket edilerek revize edileceğini beklemekteyiz” dedi. 
 

Editör: Vitrin Haber