Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından; hudutlarımızda güvenlik ve istikrarı sağlamak, Suriye’nin kuzeybatısı Afrin bölgesinde, ABD güdümlü PKK/KCK/PYD-YPG ve DEAŞ’a mensup teröristleri etkisiz hale getirmek ve bölge halkını bunların baskı ve zulmünden kurtarmak üzere, “Zeytin Dalı’’ harekâtı 20 Ocak 2018 saat 17:00'de başlatıldı” dedi.
HAREKAT MEŞRU MÜDAFAA HAKKI ÇERÇEVESİNDE YÜRÜTÜLMEKTEDİR
Bölgede başlatılan harekatın meşru müdafaa çerçevesinde yürütüldüğünün altını çizen Ülkü Ocakları Sinop İl Başkanı Emre Karagülle, Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygılı olunduğunu belirtti. Karagülle açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi; “Harekât, ülkemizin uluslararası hukuktan kaynaklanan hakları, BMGK’nin terörle mücadeleye yönelik özellikle 1624 (2005), 2170 (2014) ve 2178 (2014) sayılı kararları ve BM sözleşmesinin 51’inci maddesinde yer alan Meşru Müdafaa Hakkı çerçevesinde, Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygılı olarak icra edilmektedir.
Afrin’in önemine şöyle bir bakacak olursak: Afrin; Suriye topraklarında -Esad rejiminin bölgeyi Temmuz 2012'de çatışmaksızın PYD/PKK’ya devretmesiyle- örgütün iç savaş boyunca en fazla yuvalandığı alanlardan biri oldu. Coğrafi yükseltileri nedeniyle Kilis'in merkezi ve Hatay'ın önemli bir bölümü Afrin'deki örgütün ateş menzilinde kalmaktadır. Örgüt uzun yıllardır Amanos Dağları'nı Suriye'den Türkiye'ye sızmak için kullanıyor. PYD/PKK, Suriye'nin kuzeybatısından Akdeniz'e çıkmak için de Afrin'e bel bağlıyor. Terör örgütü, Afrin üzerinden Fırat Kalkanı ve İdlib' de Türk ordusunun oluşturmuş olduğu çatışmasızlık bölgesini de tehdit etmektedir. Afrin dışında Suriye topraklarının dörtte biri, Türkiye-Suriye sınırının da yüzde 65'i örgütün işgali altında bulunmaktadır. Bu bilgiler ışığında Afrin’e gerçekleştirilen ‘Zeytin Dalı’ operasyonunun ne denli önem arz ettiği aşikardır.
Türk Silahlı Kuvvetlerimizin yaptığı açıklamaya göre Afrin'deki 7 bölgede belirlenen 113 PYD/PKK hedefinden 108'i vurularak etkisiz hale getirilmiştir.
Tüm bu gerçeklerle siyaset üstü bir devlet meselesi olduğu anlaşılan bu sınır ötesi operasyonunu; iç siyaset malzemesi yapmadan, içi boş söylemler ile manipüle etmeden tüm maneviyatımız ile desteklemek bir vatandaşlık görevidir.
Afrin’e giderek canını ortaya koyan Kahraman Türk Askerinin geride bıraktıkları yok sayılarak moralinin bozulması ve harekâtın meşruiyetine zeval getirecek siyasi açıklamalar yapılması emperyalizmin maşalığını yapmaktan öteye gitmeyecektir.
Ülkemizin içinde bulunduğu durum ve içte psikolojik dışta fiziksel olarak verilen beka mücadelesi düşünüldüğünde, son günlerde nüfuzunu iyice artıran ve milli çizgide gerçekleşen birliktelik şuurunun ne kadar doğru olduğunu çıkarsız siyaset yapan, pastadan mama kapma telaşında olmayan her nefis şüphesiz idrak edecektir.
Açıklamamızın sonuna gelirken Türk Milletinin 57. Alayı olan Ülkü Ocakları olarak; muhabirin istikamet neresi sorusuna 'kızıl Elma'ya, ailene bir mesaj gönder demesine ise 'beklemesinler!' diyerek cevap veren şerefli Türk Ordusunun iman abidesi neferlerinin sonuna dek destekçisi ve takipçisi olacağımızı buradan haykırmak isteriz.
Cenab'ı Allah Türk milletini ve askerini havada, karada ve denizde muvaffak eylesin.
Allah Türk'ü korusun ve yüceltsin.”