Ramazan öyle bir aydır ki Kur’an-ı Kerim onda inmiştir. İşte Ramazan ayı bunun için kutsaldır. Bizatihi kutsallığı yok aslı zatında. Kur’an-ı Kerim bu ayda inmeye başladığı için kutsal sayılmıştır.
Allah-u Teala Kur’an-ı Kerim’de :Şehru ramedanellezi unzile fihil kur'anu hudel lin nasi ve beyyinatim minel huda vel furkan, fe men şehide minkumuş şehra felyesumh, ve men kane meridan ev ala seferin fe iddetum min eyyamin uhar, yuridullahu bikumul yusra ve la yuridu bi kumul usr, ve li tukmilul iddete ve li tukebbirullahe ala ma hedakum ve leallekum teşkurûn.
Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah'ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir.(1)
Yüce rabbimiz rızasını muhal ve imkânsızlık üzerine değil; makul ve mümkün üzerine kurmuştur. Onun için Hz. Allah bizim için kolaylığı dilemiştir. Peygamber Efendimiz (s.a.v)’de iki şeyi tercih etmekle karşı karşıya kaldığında kolay olanı tercih ederdi. "Kolaylaştırınız! Zorlaştırmayınız! Müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz! Birbirinizle anlaşın, iyi geçinin, ihtilâfa düşmeyin!"(2) buyurmuştur. Fıkıhta bu, dinin temel ilkeleri haline gelmiştir.
Oruç, Kur’an-ı Kerim’in doğum kutlamasıdır. İşte içerisinde Kur’an-ı Kerim o gece nazil olduğu için ‘’bin aydan daha hayırlı’’ olan Kadir/kader/ölçü gecesini barındıran Ramazan ayını değerli kılan da buydu. Bu silsileyi izlersek: Ramazan ayına hürmet Kur’an-ı Kerim’e hürmettir, Kur’an-ı Kerim’e hürmet ise Hz. Allah (c.c)’ye hürmettir. Ramazan ayına hürmetin ölçüsü ise onu oruçla geçirmektir. Çünkü o insanlığa rehber olan ve hakkı batıldan ayıran vahyi elinden tutarak insanlığa sunmuştur. Ramazan ayı kutsallığını Kur’an ayı oluşundan almaktadır. 
Yüce Rabbimiz bizden şükretmemizi kendisini tekbir etmemizi , yüceltmemizi istiyor. Orucun maksadı budur. Neye şükür? İyiki ya Rabbi! Kur’an-ı Kerim sayesinde sen bizimle konuştun diye. İyiki vahiy sayesinde bizim elimizden tutup hidayete çağırdın ve hidayete erdirdin diye şükür. Sen vahiyle bize yol göstermeseydin biz sapıtırdık ve sapanlardan olacaktık diye şükür. Aslında bu Kur’an’a şükürdür. Kur’an-ı Kerim’e şükür ise Cenab-ı Hakka şükürdür.
Selam hidayete tabi olanlara olsun…
1-Bakara Süresi 2/185
2-Buharî, 3.72.