AK Parti 25. dönem Sinop Milletvekili, Sinop Sivil toplum kuruluşları ve İmam Hatip Okulları Platformu İl Koordinatörü Cengiz Tokmak, düzenlediği basın toplantısı ile 16 Nisan Referandumu öncesi 'Evet' kampanyasına destek verdi. 

Ahmet Muhip Dranas Uygulama Otelinde gerçekleştirilen programa; Ensar Vakfı Sinop Şube Başkanı Muhammet Başoğlu, İlim Yayma Cemiyeti Sinop Şube Başkanı Hakkı Bafralı ve Sinop İmam Hatipliler Derneği (SİMDER) Başkanı Osman Aksu ile Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) temsilcileri ve basın mensupları katıldı. 

Basın toplantısında Sinoplulardan referandumda 'evet'e destek isteyen Tokmak, platform olarak referandum sürecinde canla başla çalışacaklarını söyledi.

PLATFORMUMUZ İLÇELERİMİZDE TEŞKİLATLI
Konuşmasında platformu tanıtarak başlayan Cengiz Tokmak; "Değerli arkadaşlar, Sinop Sivil toplum kuruluşları ve İmam Hatip Okulları platformumuz İlim Yayma Cemiyeti, Ensar Vakfı, Türkiye Gençlik Vakfı ve İmam Hatipliler Derneğinden oluşmaktadır. Platformumuz ilimizin bir çok ilçelerinde şubesi bulunan derneklerle de teşkilatlanmıştır. Platformumuzun oluştuğu sivil toplum kuruluşları ile birlikte toplumun milli manevi değerler ekseninde bilinçlendirmek amaçlı çalışmalar yapmak, vatanına, milletine, bayrağına, dinine, milli ve manevi değerlerine sahip çıkacak bir neslin yetişmesi noktasında birlikte hareket edebilmek üzere çalışmalar sürdürmektedir" dedi. 

BU REFERANDUM YARIM ASRIN KONUSU
Referandum süreciyle ilgili konuşan AK Parti 25. dönem Sinop Milletvekili Cengiz Tokmak sözlerini şöyle sürdürdü; "Bilindiği gibi 16 Nisan 2017 tarihinde yaklaşık 55 milyon seçmenimiz sandık başında olacaktır.  Türkiye Cumhuriyeti Devletimizin Çok Partili hayata geçişinden bu yana gündeminden hiç düşmeyen, Türkiye’nin nasıl bir sistemle yönetilmesi konusunda 16 Nisanda milletimizin tercihine ve kararına başvurulacaktır. Devletimizin çok partili hayata geçmesinden bu yana görev yapmış olan Başbakan ve Cumhurbaşkanlarımızın hemen hemen tamamının Türkiye’nin daha iyi yönetilebilmesi ve kalkınmasını istenilen düzeye çıkarılabilmesi için sistem değişikliğine ihtiyaç duyduklarını ve bunun altını kalın olarak çizerek dile getirdiklerini görmekteyiz.  Yani bir başka ifade ile 16 Nisanda yapılacak olan ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Yönetilmesine ilişkin Anayasa Değişikliği Referandumu yalnızca bu günün konusu değil nerede ise yarım asrın konusudur.

DAHA ÖNCE YAPILSA ÜLKEMİZ DAHA İLERİDE OLURDU
Şimdi şunu sorabilirsiniz. Madem Son 15 yılda bunca kalkınma ve gelişme sağlanabilmişse ülke iyi yönetiliyor, o halde yönetim sorunu yok. Madem öyle neden bir sistem değişikliğine gidiliyor. Bunu sormak her vatandaşımızın hakkıdır. Ancak; her türlü gelişme kalkınmaya karşı bir de şunu sormak gerekir. Acaba bugün gündemimizde olan ve 16 Nisanda halkımızın takdirine sunulacak olan Anayasa Değişikliği ile sistem değişikliği bundan 10 yıl 20 yıl 30 yıl önce yapılmış olsaydı ülkemiz acaba bugün geldiğimiz düzeyden çok mu daha fazla ileride olurdu. Bir başka ifade ile son 15 yılda sağlanan başarı 15 yılda değil de acaba 3-5 yılda mı sağlanabilirdi.
Değerli arkadaşlar işte mesele bu sorudadır. Bizler inanıyoruz ki, bugün üzerinde durulan sistem değişikliği yıllar öncesinde yapılsaydı Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz bugünkü durumundan çok çok daha fazla ileride olacaktı. Ancak vakit geçmiş değildir. 5-10 yılda gerçekleşen hizmetlerin çok daha kısa sürede gerçekleşebilmesinin ve ülkede bu sistem değişikliği sonrası istikrarın kalıcı hale gelebilmesinin önü açılacaktır.

VATANDAŞ ONLARA FIKRALAR ÜRETİYOR
Hayır'cı olduklarını belirten diğer bir kesimin ise tüm siyasi hayatlarına baktığımızda gelişme, büyüme ve kalkınma adına ne yapılırsa yapılsın karşı olduklarını görmekteyiz. Cumhuriyetimizle yaşıt bu siyasi yapı ülkemizde ne zaman bir reform niteliğinde karar alınsa karşı durmuş, insan haklarının savunucuları kendileriymiş gibi gösterip insan haklarını ayaklar altına alanlar olmuşlardır. Yıllarca kız ve kadınlarımızın başörtüsü ile uğraşırken, gerçek insan hakları savunucuları seslerini yükselttiklerinde de sığınacak yer olarak askerimizin gölgesini tercih etmişler, darbelerden beslenmeyi tercih etmişlerdir. Bu kesim kendilerini muhalefete öylesine alıştırmıştır ki önlerine ne geldiyse daha kapağını açmadan buna muhalefet edileceğinin kararlarını alabilmişlerdir. 16 nisanda yapılacak anayasa değişikliği paketinin kapağını açmadıklarını da ana muhalefetin liderinden sağ olsun öğrenmiş bulunuyoruz. Sistem değişikliğinin ne getireceğinden bir haber olarak kendilerini HAYIRCI olarak ilan edenlere vatandaşımız artık fıkralar üreterek gülmektedir. 18 yaşında gence seçilme hakkını veren maddeye bile muhalefet eden bu kesimi anlamak mümkün değildir. Anlamanın mümkün olmadığı bir yapıya halkımız da çok partili hayata geçtikten sonra tek başına iktidar yetkisi vermemiştir. Yarım yamalak hükumet ortağı olduğu dönemlerde de bu kez kendilerine muhalif olmuşlar ve hükumetleri bozanlar olarak tarihe geçmişlerdir.

SİNOP KAMUOYUNA ÇAĞRIMIZ EVET'TE BİRLEŞİYORUZ
Aracılığınız ile tüm Sinop ve Türkiye kamuoyuna çağrımız 'EVET'te birleşmeleridir. Türkiye’mizin büyüyüp gelişmesinden büyük rahatsızlık içine giren dış güçlerin yerli işbirlikçilerini iyi tanımaları son derece önemlidir. Türkiye’de terörü besleyen ülkeler bir bir açığa çıkmıştır. İşte bunlara hizmetkarlık yapanlar iyi bilinmelidir. Kendilerini Hayır noktasında gören bir kesimin nasıl terörle içli dışlı olduklarını artık tabiri yerinde ise sağır sultan duymuştur. Onlar 16 Nisanda sistem değişikliği ile terörün sonunun geleceğini çok iyi bilmektedirler. Oysa onlar terörün bitmesini istemezler. Çünkü onların varlık nedenleri kan ve göz yaşıdır. Onlar kandan ve göz yaşından beslenirler. Ayakta duruş nedenleri olan terörün bitmesinin kendilerini de bitireceğini çok iyi bilirler. Bunun içindir ki, 16 nisanda oylarının rengi hayırdır. Sinop Sivil toplum kuruluşları ve İmam Hatip Okulları Platformu olarak sizlerin huzurunda 16 Nisan günü oyumuzu 'EVET' olarak kullanacağımızı açıklıyor, bundan da  şahsım ve arkadaşlarım adına şeref duyuyorum. Yalnızca oyumuzun hangi yönde kullanılacağı değil, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da 16 nisan gününe kadar kapı kapı köy köy, ilçe ilçe gezerek vatandaşlarımıza neden 'Evet' dediğimizi anlatacağız. Çünkü bizler Türkiye sevdalılarıyız. Çünkü bizler sadece bugünümüzü değil, yıllar sonrasını düşünenlerdeniz. Bizler bugünle yetinmeyip Türkiye’nin yarınını garanti altına almanın mücadelesini yaptığımızın bilincindeyiz.

Çünkü bizler Türkiye büyüdükçe Türkiye üzerine oynanan oyunların artacağını görenlerdeniz. Bu oyunları bozacak gücün ancak ve ancak istikrarla sağlanacağına inananlardanız. Türkiye’yi 15 yılda bir bataktan çekerek çıkaran bugünkü modern Türkiye’nin mimarı Recep Tayyip Erdoğan’a sonsuz güven duyanlardanız.

Sonuç olarak milletimiz 16 Nisanda sistem değişikliğine dair kararını sandıkta verecektir. Bu kararını verirken Ülkemizin aydınlık geleceğinden yana tavır alacaklarından eminiz. Ülkemizin vesayetlerle, darbelerle, e muhtıralarla, istikrarsızlıklarla, iki, üç, beş başlılıklarla, basit bir yasa için aylarca meclisin kilitlenmesi ile kaybedecek vakti yoktur. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın 2023 hedeflerine ulaşmadaki kararlılığı ve dünya devletleri arasında ilk 10 içinde yer alabilmemiz için, kısaca ülkemizin aydınlık geleceği için tüm milletimizi evet de birleşmeye davet ediyoruz.