Cumartesi günü yapılan AK Parti Merkez İlçe 5. Olağan Kongresinde aday olmayarak, görevi Fatih Özçelik'e devreden Sinop Merkez İlçe Başkanı Ahmet Soysal, veda açıklaması yaptı. İşlerinin yoğunluğu nedeniyle aday olmadığını, hizmet bayrağını güvenilir ellere bırakmaktan mutlu olduğunu dile getiren Ahmet Soysal, ilçe başkanlığı görevinden hiç unutamayacağı anılarla ayrıldığını söyledi. 

Soysal açıklamasında şu ifadelere yer verdi;  "İnsan hayatı acısıyla tatlısıyla geçip gidiyor. Göz açıp kapanıncaya kadar.  Kah büyük bir sevincin getirdiği mutluluk rüzgarları dalgalandırıyor yüreğimizi, kah gönlünüzde kopan fırtınalar sarsıyor bütün benliğinizi. Aslında her şeyin temelinde sevgi yatıyor. Sevdiğiniz için üzülüyor, sevdiğiniz için seviniyorsunuz Her acı tecrübede, insafsız bir kamçının sırtınıza her inişinde. Bütün bunların sevginin bedeli olduğunu düşünürseniz, rahatlayıp hafiflersiniz. Öyle ya annenizi, babanızı, evladınızı, memleketinizi, mesleğinizi sevmeseniz, hayat sizin için hiçbir şey ifade etmese  ne başarısızlıktan, ne hastalıktan, ne ölümden ne zulümden korkardınız. Bütün bu çekilenler sevginin bedeli.! Bütün mücadele, sevdiğimiz insanlar, bağlandığımız idealler uğruna veriliyor. Bir veda her zaman hüzün doludur. Hele yeniden buluşma tarihi belli değilse, sonsuzluğa açılan dar bir geçitte pencerelerden hemen hemen hiçbir ışık sızmıyorsa. Bir veda daima birkaç damla gözyaşı, kırık dökük cümlelerin üzerine düşmüştür. Ama insanlar nemelazımcılıktan sıyrıldıkları, doğru bildikleri değerler uğruna mücadele azmini kaybetmedikleri taktirde akan gözyaşlarının suladığı topraklardan, yeni yepyeni umutlar filizlenir, dallar tekrar tomurcuklanır. Neticede tünelin sonundaki ışık görünür ve kapalı bütün pencereler yavaş yavaş aralanır. Aslında , Türkiye’nin dertlerini dert edinen insanların, bu karanlığa bir mum yakma çabasını  çok tabi karşılamak gerekirken , kolay olan gelene ağam, gidene paşam demektir. El etek öpmektir. Yanlışları düzeltmeye çabalamak yerine, hataları tartışılmayan doğrular olarak takdim etmektir. Ama bu görevin itibarını düşünen, inancından fedakarlık etmeyi en büyük zul-ad eden biri, eğilip bükülmektense elbette kırılmayı tercih eder.
Küçük işler bile görmek gücünde olmayan kişiler devlet hizmetinde, büyük işler görmek hevesine kapılırsa , kendi harikalarını yaratırlar, ama bedelini de başkalarına ödetirler. Kötüden kurtulmak isteyen, en kötüden korkmadığını göstermelidir.  Demokrasi, faziletli insanlar rejimidir, ancak cesur ve faziletli insanlar, kötü ile mücadele edecek gücü kendilerinde bulabilir.. Para, ahlak ile birikirse göl, ahlaksızlıkla birikirse bataklık olur. Politika, ehil insanın elinde uygarlık ateşi , cahil ve kurnazların elinde yangın alevidir. Biz, bu alevlerin arasından çok geçtik. İnsanlar kör olmadan da karanlıklara gömülür. Kendi kısır menfaatinin saçtığı cılız ışığı, gerçek aydınlık sananlar daima çıkacaktır. Bilmezler ki güneş doğduğunda, diğer ışıkların tümü gölgelenecektir. Mumun alevinde ısınmaya çalışanlara acımak mümkün mü ?
Başım dik ayrılıyorum
İlçe başkanlığından ayrıldım, başı dik, vicdanı hür olarak. Gün ola harman ola.! Her gece iki gündüz arasındadır.! Kimler geldi geçti bu makamlardan. Her sabah dünya yeniden kurulur, her sabah taze bir günün başlangıcıdır. Yarınlara ümitsiz bakmıyorum. Tünelin sonunda ışık var. Allah yaradandır, her şeye mutlak hakim olandır. Rahman ve rahim olan Allah’ın adına sığınır, mücadelemizi sonuna kadar yapar, ancak hedeflerimize ulaşmak için Allah’ın tanıdığı sınırları asla aşmayız. Çünkü bizler için hayat sadece imtihandır, çünkü bizler sadece bu dünya hayatı için değil, Yüce Rabbimizin huzuruna çıkacağımız gün ve ondan sonrası için yaşarız. Baki kalan gök kubbede hoş bir seda imiş. Değerli arkadaşlarım, çalışma hayatımda yanlışlıklara karşı boyun eğmemeye gayret ettim, ateşten bir gömlek giydiğimi bilerek böyle davrandım. Bir bedel ödeme ihtimali hiçbir zaman gözümü korkutmadı. Çünkü düşündüm ki ben yanmasam sen yanmasan nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa? Sende kimsin diye aklınızdan geçirebilirsiniz. Ben denizde bir katreyim, çölde bir kum parçası bile değil, ama gagasında su damlası taşıyan güvercin büyük ateşi söndüremese bile iyi niyetli bir gayreti temsil eder. Kabe’ye doğru yönelen kaplumbağanın hedefe ulaşması mümkün değildir; fakat hiç değilse istikameti doğrudur. Ben de hep inandığım doğruları savundum.
Helallik istiyorum
Hiç arzu etmemiş olmama rağmen çevremdekileri rencide etmiş kırmış, öfkelenmiş ya da öfkelendirmiş olabilirim. Bu yüzden helalleşmek isterim. Hakkı geçenler varsa haklarını helal etsinler, bende hakkımı helal ediyorum. Bütün teşkilattaki arkadaşlarıma, beni 3 yıl boyunca yalnız bırakmadıkları için teşekkür ediyorum. Başka bir mekanda bile olsak, el ele yolumuza devam edeceğiz. Bugüne kadar ki görevlerimde başarılı olup olmadığıma ben karar veremem. Merkez ilçenin daha ileri gitmesi için katkı sağlayan teşkilattaki arkadaşlarıma, bu yolda yetişmemde emeği olan milletvekilime ve il başkanıma şükranlarımı sunuyorum.
İmkansız biraz zaman alır
Siyaset aklımıza gelmedi başımıza geldi. Ben sizim sizde ben. Hiçbir farkımız yok; siyaset hayatımda hiçbir haksızlığa boyun eğdirmedim. Bundan sonrada kimseye karşı eğilip bükülmeyeceğim. Görev yaptığım süre içerisinde bilerek ve ya bilmeyerek kalbini kırdığım kimseler varsa bunlardan tekrar özür diliyorum. Kimseye kırgın değilim ve her zaman arkadaşlarımızı, dostlarımızı kalbimde taşıyacağım. Zor hemen yapılır imkansız biraz zaman alır. Biz bu anlayışla çalıştık. Yaptığım hiçbir işten pişman değilim. Görev süremi dolu dolu geçirdim. Artık bundan sonra göreve gelecek arkadaşlarımdan en büyük arzum başlattığımız gelişerek değişim seferberliğini devam ettirmeleridir. Bu 3 yıllık görev süresi içinde benden desteklerini esirgemeyen başta sevgili ailem olmak üzere  milletvekilim ve il başkanım teşkilattaki tüm çalışma arkadaşlarıma bir kez daha teşekkür ediyorum. Benden bu görevi devralacak olan arkadaşlarımın bayrağı çok daha yükseklere taşımalarını diliyorum"

Editör: Vitrin Haber