CHP Grup Başkanvekili Sinop Milletvekili Engin Altay,  "Milli Eğitim Şurası'ndan, gündeminden haberdar olmayan Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı,  görevini laik ve bilimsel eğitime darbe planları yapan Bilal Erdoğan'a bırakmalı, şurayı da yandaş sendikaya devretmelidir" dedi.

Altay, yaptığı yazılı açıklamada, 1921'de toplanan Maarif Kongresi ile başlayan, eğitimde kurtuluşun temellerini atan Milli Eğitim Şurası geleneği ve laik bilimsel eğitim anlayışının, 19. Şurada ağır bir saldırıyla karşı karşıya olduğunu savundu. 

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'nın da bu saldırının seyircisi durumunda olduğunu ileri süren Altay,  Avcı'nın belirlediği gündeme sahip çıkamadığını, "Gündemde olmayan konuların görüşülmesi ve karara bağlanması mümkün değildir" açıklamasını, şuraya  davet ettiği üyelerce ciddiye alınmadığını belirtti.

Bunun beklenen bir gelişme olduğunu, şuranın gündemini Bilal Erdoğan'ın çok önceden belirlediğini öne süren Altay, Bilal Erdoğan'ın, kamuoyuna yansıyan tapelerde eğitimcilere, karma eğitime son verilmesini, okulların kız ve erkek olarak planlanmasını, imam hatip okullarının artırılması talimatını verdiğini savundu. Zorunlu din derslerinin ilköğretim ilk kademesinde de uygulanması ve anaokullarına kadar indirilmesinin de bu talimatlar arasında olduğunu iddia eden Altay,  Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da şura açış konuşmasında, anaokulundan başlayarak öğrencilere bir hayat tarzı sunulmasını istediğini vurguladı.

Eğitim Bir Sen'in bakanı değil bu talimatları dinlediğini ifade eden Altay, şunları kaydetti: "Karma eğitimi ortadan kaldıracak beş yaşındaki çocukları cinsiyetçi bir yaklaşımla birbirinden ayıracak, dünyayı tanımaya başlayan çocukları düşünmekten uzaklaştıracak ve zihinlerini hurafelerle formatlayacak önerilerde bulunmaktan kaçınmamıştır. Soyut gelişmenin, somut algıdan yaşça ve ruhen daha sonra olduğu ve bu nedenle soyut kavramların pedagoji biliminde 8-9'lu yaşlardan sonra verildiği dünyanın kabul ettiği bilimsel bir gerçektir. Böyle bir gerçekliği sözde taleple yok sayarak karşılama yoluna gitmek bilimsellikten uzak, siyasetin gölgesinde, birilerinin tetikçiliğini yapan bir anlayışın temsilidir.

Bakan Nabi Avcı bu gelişmeleri bir bilim insanına ve bakanlık vakarına yakışmayacak biçimde çaresizce seyretmektedir. Şuradan, gündeminden haberdar olmayan Avcı,  görevini laik ve bilimsel eğitime darbe planları yapan Bilal Erdoğan'a bırakmalı, şurayı da yandaş sendikaya devretmelidir. Sayın Avcı'nın bu önerimize karşı önünde bir fırsat vardır; gerçekten bakan ise komisyonlardan çıkan bu önerileri Şura Genel Kurulu gündemine almayarak ve oylatmayarak bakan olduğunu göstermelidir."

Editör: Vitrin Haber