SİNOP TARİHİNDE ZEYTİNİN YERİ 

Sinop Antik Çağ döneminde önemli zeytin yetiştiricisi bölgelerden birisi idi. Hatta ilk çağlarda zeytin Sinop’un en önemli beş kalem ihraç mallarından birisiydi. Dünyanın ilk coğrafyacısı Strabon’un eserlerinde de bölgemizde ki zeytin ağaçlarının çokluğundan söz edilir. Günümüzde önemi daha iyi anlaşılmaya başlanan ve oldukça fazla talep gören zeytin uygun iklim ve toprak şartlarımıza rağmen maalesef ilimizde ekonomik manada yetiştirilmemektedir.
 

ZEYTİNİN EKONOMİK ÖNEMİ
 

Zeytin meyvesi , sofralık tüketimi,yağ üretimi, sabun üretimi ve yakacak olarak ta çekirdekleri kullanabilen ve yüzlerce yıl yaşayabilen ve verim veren , fiyatı diğer tarımsal ürünlere göre oldukça yüksek olan bir tarımsal üründür.Dünyada hızla daha çok aranan bir ürün haline gelen zeytin ve zeytinyağı oldukça yüksek fiyatlardan alıcı bulmaktadır. İlimizde yapılacak zeytin ağaçlandırması sonucu üretilecek zeytinlerle öncelikle iç pazarın ihtiyacının karşılanması planlanmaktadır.
 

İlimizde dikilecek zeytin fidanları verime geçip meyve vermeye başladıklarında aile ve ülke ekonomisine büyük katkı sağlayacaktır. Karadenizin geçit iklim bölgesinde bulunan Sinop’un bitki deseni değiştirilerek bu yörede yaşayan insanlara yeni bir gelir kapısı açılacaktır.
 

Zeytin oldukça yüksek fiyattan alıcı bulan bir üründür. İlimizde bu karlı ürünün yetiştiriciliğinin yapılması ile birlikte zeytin ticareti başlayacaktır. Önce iç pazara, üretimin artması ile birlikte diğer il ve ülkelere zeytin satışı yapabileceğiz.
 

ZEYTİNİN İKLİM VE TOPRAK İSTEKLERİ
 

Zeytinler için en uygun iklim, Akdeniz ılıman iklimidir. Kışları ılık ve yağışlı, yazları kuru ve sıcak geçen, yıllık 400-800 mm yağış alan yerler zeytin yetiştiriciliği için uygundur. İlimizde bulunan ırmak ve dere boyları bu iklim ve yağış isteklerini yerine getirmektedir. Hatta yağışta alt eşik olan 400 mm den 2 kat fazla yağış almaktadır ilimiz. Yıllık yağış ortalamamız 750 mm nin altına düşmemektedir.Toprak konusunda pek seçici olmayıp daha ziyade kalkerli-kumlu, derin ve besin maddelerince zengin toprakları sever. Zeytin kısa süre
 
-9C’ye dayanabilmektedir.
 

Sinop ili çevresinde Merkez,Durağan,Boyabat ,Erfelek ve Saraydüzü ilçelerinde özellikle ırmak ve dere boylarında rakımı 300 metreyi aşmayan alanlarımız genel olarak iklimsel ve toprak açısından zeytin yetiştiriciliğine uygundur. Zaten Kızılırmak boylarında bol miktarda bulunan yabani zeytinler ve bazı yetiştiricilerin hobi amaçlı kültür zeytinleri zirai açıdan zeytin yetiştiriciliği için bir engel olmadığını bize ispatlıyor. Ayrıca geçmiş çağlarda bölgemizin önemli bir zeytin üretim merkezi olduğu tarih kitaplarında anlatılmaktadır.
 

ZEYTİN BAHÇELERİ
 

Diğer yörelerde örnekleri görülen kapama zeytin bahçeleri arazi yapımızın Karadeniz’e özgü olarak dağınık , çok parçalı ve küçük alanlı olmasından dolayı ilimiz için en azından zeytin tarımı çiftçilere tanıtılıncaya kadar uygun değildir. Daha önce ilimizde gerçekleştirilen kapama meyve bahçesi projeleri tüm çabalara rağmen maalesef olumlu sonuç vermemiştir. Fakat zeytinin yaygınlaşması ve gelir getirmesi ile birlikte daha büyük alanlarda kapama zeytin bahçeleri kurulabilecektir.Fakat başlangıçta geniş alanlara fazla sayıda zeytini yaygınlaştırmak için vatandaşın zaten kıt olan arazi imkanlarını zorlamadan bahçe ve tarla kenarlarına fidanlar tekniğe uygun şekilde dikmek suretiyle köylerimizde zeytin tarımı yapılmasına başlanmalıdır.
 

KÜRESEL ISINMA VE ZEYTİN
 

Dünyanın en önemli zeytin üreticisi ülkelerinden olan İspanya’da küresel ısınmanın artması ve yıllık ortalama yağış miktarlarının düşmesiyle birlikte zeytin ağaçları kurumaya yüz tutmakta ve verim gittikçe aşağılara düşmektedir. İlimiz genelinde yapılacak bütün zeytinlikler yıllarca sorunsuz biçimde sulanma şansına sahiptir. Bu çok büyük bir avantajdır. Yağmur sularıyla sulanan zeytinlikler küresel ısınma yüzünden kurumaya başlarken bu Sinop için bir fırsat kapısını aralamaktadır. İlimizde çeltik yetiştirilen ve 300 metre rakıma kadar olan bölgeler zamanla zeytine çevrilmeli ve ilimiz bu faydalı ve karlı ürünü ekonomik manada tanımalıdır.
 


GÖÇ VE ZEYTİN
 

Ülkemizde göç vermeyen Ege ve Marmara Bölgesi çiftçisi bunu zeytine borçludur. Zeytin yetiştiricisi çiftçiler iyi gelir elde ettikleri için göç etmek zorunda kalmamıştır. İlimizin kanayan yarası göçe Zeytinle dur deme şansımız vardır.
 

İlimiz İç Göç hareketinden en çok etkilenen yerlerden birisi olmuştur. Tarımda üretim deseni çeşitlendirilmemiş hatta gün geçtikçe eski üretim miktarları bile kalmamıştır. İlimiz iklim ve toprak şartlarına uygun olacak ürünlerin üretilmesi hem gelir seviyesini yükseltecek, hem iç ticareti canlandıracaktır.
 

Göçün durması ve müreffeh bir Sinop için tarımsal açıdan zeytin şarttır. Endüstri bitkisi olması hasebiyle tarımla birlikte tarıma dayalı sanayide gelişecektir.Bölgemiz tarımına yeni bir heyecan ve ivme kazandırabilecektir zeytin
 

Bu minvalde 2008-2009 yılı fidan dikim sezonu için bölgemiz kamuoyu gündemine zeytini yerleştirmek gerekmektedir. Artık zeytin bölgemizde iyiden iyiye tartışılmalı ve insanlarda yeni bir umut ve heyecan yaratmalıdır. Ege Bölgesinde olduğu gibi göçün önüne zeytin seti çekebiliriz . 2008-2009 yılı için Sinop’a 100.000 zeytin fidanı hedefi iyi bir başlangıç olacaktır.
 

Antik çağda ilimizin ve ilçemizin önemli bir ürünü olan zeytin tekrar bu coğrafyada üretilmeye başlanmalıdır. Yaygınlaştırılması için her sene zeytin üzerine eğitim çalışmaları yaparak ve yeni projeler hazırlanarak ilimiz zeytin varlığı arttırılmalıdır.
 

Ülkemizde göç vermeyen Ege ve Marmara Bölgesi çiftçisi bunu zeytine borçludur. Zeytin yetiştiricisi çiftçiler iyi gelir elde ettikleri için göç etmek zorunda kalmamıştır. İlimizin kanayan yarası göçe Zeytinle dur deme şansımız vardır.
 

Bölgemizin eski değerlerinden zeytini tekrar üretmeye başlamamız ilimiz açısından son derece önemlidir. Zeytin göçün önlenmesinde çok önemli bir araç olacaktır. Ayrıca bu karlı tarımsal ürün ile önce kendi ihtiyacımızı daha sonra dış satımı gerçekleştirebileceğiz. Köylü bazında olaya cazibe kazandırmak için başarılı çiftçilere prim verilmesi olaya ayrı bir heyecan katacaktır.Çiftçimizin bazı konularda eğitilip önünün açılması için bu tip uygulamalara ihtiyaç oldukça fazladır.
 

Bölgemiz iklim ve toprak şartlarının uygun olmasına rağmen yetiştiriciliği yapılmayan zeytin tarımı ilimizde yapılmaya başlanmalıdır. Çiftçilerimiz yeni bir gelir kapısı aralayıp zeytin tarımını öğrenirken ilimiz zeytin ihtiyacının giderilmesinde önemli bir adım atılmış olacaktır. Çiftçilerimiz zeytinden para kazanabildiklerini görünce daha büyük alanlarda zeytin tarımı yapmaya heveslenecekler ve zeytin rekoltesi her yıl artarak binlerce tona çok çabuk ulaşacaktır. Böylece zeytin antik çağlarda olduğu gibi tekrar Sinop’un önemli gelir kaynakları arasına girecektir.(arşiv-2008)