10 Aralık 1853 Tarihi; daha önce Kapudanlık Makamınca 26 Kasım’da Bâb-ı Âli’ye yazılan tezkirede, Hazine-i Hassa kumpanyası vapurlaının silahlandırılması yabancı uyruklu kaptan ve gemicilerin yerine bahriyeden kaptan ve erlerin yerleştirilmesi konusu ancak bu tarih itibarıyla uygulamaya konulabilmiştir.
     
     10 Aralık 1853 günü; Çevreye dağılmış olan erlerin toplattırılması ve ihtiyaçlarının giderilerek kara ve deniz yoluyla İstanbul’a gönderilmeleri konusunda, Kaputanlık Makamı’ndan Bâb-ı Âli’ye yazılan tezkirede şöyle denilmektedir; 
     “Bâb-ı Âli’ye;
     Ma’lûm-ı âli-i vekâletpenâhîleri buyurulduğu vechile Sinop limânında olan zuhûrât-ı müteellimden dolayı gemilerden çıkmış olan ‘asâkir-i bahriyyeden ekserisi oraya civâr bulunan kaza ve karyelere dağılıp savuşmuş ve bunların her nerede bulunursa Tersâne-i Âmire’ye celp ve cem’i lâzime-i hâl ve maslahatdan bulunmuş olduğundan muvâfık-ı emr ve irade-i âliyye-i asafâneleri buyurulduğu takdirde, o makûle asâkir-i bahriyye herhangi kaza ve karyelerde bulunur ise cümlesi cem’olunub elbisesi olmayanlara Mahalli Meclis ve kaza müdürleri ma’rifetiyle icâb-ı vechile elbise eksâ ve kendilerine nizâmına tevfîken nân-ı ‘azîz ve katık pâresi i’tâsiyle yakın bulunduları sancaklar başına toplanıp cem’ oldukları mahallere göre bahren ve berren celb olunmak üzre keyfiyâtın bu cânibe iş’arı zımnında Kastamano ve Trabzon vâlileri devletlü Paşalar hazerâtiyle Sinop, Canik, Bolu ve İzmid ve Virânşehir kaimmakamlarıbendeleri tarafılarına emirnâme-i sâmi-i sadâretpenâhileri tastîriyle liecli’l-irsal savb-ı çâkeriye tastîri husûsuna müsâ’ade-i âliyye-i sadâretpenâhileri erzân ve şâyân buyurulmak bâbında ……..
 Fi 9 Rebi’ülevvel sene 70”  
     Ruslar tarafından batırılan Osmanlı filosunun üzerinde bulunan top, lenger, kumana vesair gerekli malzemenin çıkarılması Batmış olan gemilerden kurtulmuş olan subay ve erler ile yaralıların o bölgede nerelere dağılmış olduklarını araştırmak ve hepsinin toplatılarak İstanbul’a gönderilmelerini sağlamak ve gemiler üzerinde bulunan sözkonusu değerli malzemenin çıkarılması ayrıca Sinop’un durumu ile ilgili detaylı bir rapor hazırlaması  amacı ile Sinop’a yollandı. Emin Bey dönüşünde verdiği raporda gemilerin çoğunun karaya vurduğunu bu gemilerin içindeki top, Lenger (gemi çapası) ve kumana gibi malzemelerin çıkarılabileceğinin mümkün olduğunu rapor etti.  
     10 Aralık 1853 Günü;(9 Rebiülevvel 1270) Kaptan-ı Derya Hasan Rıza Paşa,  Kastamonu valisi Hamdi Paşa’ya, ve Kereste Memuru Emin Bey’e gönderilen mektup’ta gemilerden kurtarılabilecek malzemenin çıkarılması ve emniyet altına alınması isteniyordu. Bu iş için gerekli olan akçenin ise hazineye mahsuben Mal Sandığından karşılanması belirtilmiştir. 
     17 Aralık 1853 günü; Kaptanı Derya Topçubaşızade Mahmud Paşa görevinden alındı. Yerine Hasan  Rıza Paşa tayin edildi
     18 Aralık 1853 (17 Reiülevvel 1270) günü; Sultan Abdülmecit Han’ın fermanıyla, Kaptanı derya  Mahmut Paşa görevinden alındı. Yerine Rıza Paşa getirildi.
     Padişah’ın fermanıyla görevinden alınan Mahmut Paşa mahkeme edilmiş, Hadisenin bir hatadanmı yoksa kazamı olduğu yönunde ve ikinci olarakda  Tedbir almamaktan ve ehliyetsizliği yönünde sorgulanmış ilk konuda sorgulamasında  kırk iki üyede lehinde oy kullandı ve Ehliyetsizliği ve tedbirsizliği ise onaylandığından görevinden azledilip Bolu’ya Sürgün edildi. Bir konağa yerleştirildi. On beş bin kuruş maaş bağlandı 1857 yılında af edildi. İstanbula döndüğü yılın şubat ayında vefat etti.
     Ruslara esir düşen Patrona Osman Paşa’nın yerine Parona rütbesiyle Pir Mehmet Paşa atandı. Ayrıca Sinop Kaymakamı Hüseyin Paşa Rusların Limana girmesiyle atına binip maiyeti ile birlikte Sinop’u terk ettiğinden Kaymaklıktan azledildi. Yerine Kastamonu Valisi Hamdi Paşa geçici olarak Sinop’a atandı. Daha sonra Filibe kaymakamı Adil Paşa Sinop’a kaymakamlığına getirildi.     
Yeni Kaptanı Derya Sadrazam’a yazdığı teskeresinde; Top, lenger ve sair lüzumlu şeylerin denizden çıkarılması ve İstanbul’a taşınması için tersaneden bu işten anlayan birinin tayinini istedi. Tersane Amirliği bu iş için Mirliva Hasan Paşa ve yanına birkaç subay ve bir bölük asker talep etmiştir. İstanbul Tersanesinden, büyük dolap sandalı tam takımıyla Sinop’a gönderilmişti. 
    18 Aralık 1853 (17 Reiülevvel 1270) günü; Sultan Abdülmecit Han’ın fermanıyla, Kaptanı derya  Mahmut Paşa görevinden alındı. Yerine Rıza Paşa getirildi.
     Padişah’ın fermanıyla görevinden alınan Mahmut Paşa mahkeme edilmiş, Hadisenin bir hatadanmı yoksa kazamı olduğu yönunde ve ikinci olarakda  Tedbir almamaktan ve ehliyetsizliği yönünde sorgulanmış ilk konuda sorgulamasında  kırk iki üyede lehinde oy kullandı ve Ehliyetsizliği ve tedbirsizliği ise onaylandığından görevinden azledilip Bolu’ya Sürgün edildi. Bir konağa yerleştirildi. On beş bin kuruş maaş bağlandı 1857 yılında af edildi. İstanbula döndüğü yılın şubat ayında vefat etti.
     Ruslara esir düşen Patrona Osman Paşa’nın yerine Parona rütbesiyle Pir Mehmet Paşa atandı. Ayrıca Sinop Kaymakamı Hüseyin Paşa Rusların Limana girmesiyle atına binip maiyeti ile birlikte Sinop’u terk ettiğinden Kaymaklıktan azledildi. Yerine Kastamonu Valisi Hamdi Paşa geçici olarak Sinop’a atandı. Daha sonra Filibe kaymakamı Adil Paşa Sinop’a kaymakamlığına getirildi.
     
Bu iş içinde tersaneden Mirliva Hasan Paşa ve yanına birkaç subay ve bir bölük asker talep etmiştir. İstanbul Tersanesinden, büyük dolap sandalı tam takımıyla Sinop’a gönderilmişti. 
     24 Aralık 1853 (23 Rebiülevvel 1270)Günlü; bölgeden İstanbula dönen gazilerin miktarını tesbit edebilmekteyiz.
      “Atûfetlü Efendim hazretleri;
     Sinop muhârebesinden vâsıl-ı semt-i selâmet olarak bu tarafa gelmiş olan asâkir-i bahriyye-i şâhâneden zahm ve yaradan sâlim olanlarının mikdârını mübeyyin bir kıta defteri ol bâbda berâber olan tezker-i Kapudânî ile manzûr-ı şevket-mevfûr-ı cenâb-ı şehişâhî buyurulmak üzere arz u takdîm kılındı ………..”  
        
       28 Aralık 1853 tarihli (27 Rebiülevvel 1270); Hasan Rıza Paşa’nın arz ettiği talepleri Sadrazam Giritli Mustafa Naili Paşa’ya yazdığı arzında görülmektedir;
     Önemli malzemelerin gemilerden çıkarılıp istanbul’a taşıması için bu işten anlayan birinin tayinini istemiştir. Bunun için de Tersaneden Mirliva Hasan Paşa ve yanında bir miktar zabit, bir bölük asker ve dolap sandalları talep etmiştir. Söz konusu arz tezkiresi şöyledir;
     “ ……süfun-ı mezkûrenin top ve lenger ve kumana ve sâir misillü eşyâ ve mühimmât-ı mevcûdesinden ihrâcı mümkin olanlarının çıkartılarak bu tarafa naklettirilmesi zımnında Tersâne-i Âmire cânibinden ehliyetli ve muktedir bir münâsib mme’mûrun ta’yîn ve i’zâm kılınması şeref- sünûh ve sudûr buyurulan emr ü irâde-i isâbet-âde-i cenâb-ı tâcdârî muktzâ-yı müteyakkinden bulunduğuna binâen ümerâ-yı bahriyyeden mirliva ‘izzetlü Hasan Paşa bendeleri mukaddem ve gayûr olması cihetiyle husûs-ı mezkûre paşa-yı mûmâileyhin me’muriyyeti ve ma’iyyetinde kullanılmak içün lüzûmu mikdâr ba’zı küçük zabitler ile bir bölük neferâtı ‘askeriye dahi refakatine verilerek i’zam kılınması ve bu makûle eşyâ-yı sakilenin ihrâcı ve be-heme-hâl kebîrce dolap sandallarına ve bazı âlât ve edevât-ı sâireye muhtâc bulunduğundan eğerçi işbu dolap sandallarının mahallinde yaptırılması mukaddemce tasmîm kılınmış ise de bunlar yapılıncaya kadar vakit zâyi’ olmamak içün el hâletü-hâzihi Tersâne-i Âmire’de mevcût olan iki kıt’a sandallardan kebîr bir kıt’asının ba’zı âlât ve edevât-ı lâzime ile……”     
    Kaptanı Derya’nın bu isteği hükümetçe uygun bulunmuş, Mirliva Hasan Paşa, emrine istediği kadar subay ve tersane Amirliğinden de dolap sandalı ile alet edevat verildi. Ayrıca Sinop’ta iki adet dolap sandalı yaptırması bunlardan birisinin Tersane Amirliğine göndermesi görevi de verildi.  Ayrıca Sinop’ta iki adet dolap sandalı yaptırması bunlardan birisinin Tersane Amirliğine göndermesi görevi de verildi.  
        3 Şubat 1854 günü; Kastamonu valisi Hamdi Paşa’nın çıkarılan top namluları ile ilgili Sadaret Makamı’na yazdığı yazı şöyledir;
        “Ma’rûz-ı Çâker-i Kemineleridir ki,
      Akdemce Sinop limânında vukû’bulan muhârebede uğur-ı meyân-mefûr hazret-i şehişâhîde gark  u şikest olmuş olan donanmadan Necm-i Efşân fırkteynden onbir top bu kere karaya çıkartılmış ve bunlar her ne kadar Tersân-i Âmire malı ise de mezkûr toplar tabyede dahi isti’mâle elverişli olduğundan mezkûr topların akdemce inşiâsı istizân kılınan tabyelerden eşedd-i lüzûm olan iki ‘adet tabyelere vaz’olunmak üzre bunların tahtına müceddeden birer kıt’a kondak i’mâliyle bu tarafa sür’atle irsâli husûnun Tophane-i Âmire müşiri devletlü Paşa hazretlerine emr ü irâde buyurulması ma’rızında işbu ‘arıza-ı çâkerânem tertîbine mübâderet kılınmışdır. Ol bâbda ve her hâlde emr ü fermân men lehü’l-emrindir. 
Fi 3 Cemaziyelevvel sene 70 “ 
                                           Bende
                          Vâli-i Eyâlet-i Kastamonu  
                                           Hamdi     
     23 Şubat 1854 günü; Mirliva Hasan Paşa’nın harcırahı, emrindeki subay ve askerin maaşları ve yapılması istenilen dolap sandallarının masraflarının karşılanması ile ilgili, Padişahın fermanı şöyledir;          
      “Maliye Nezâretine;
      Sinop vak’asında telef olan sefînenin top ve lenger ve kumana misüllü eşyâsından mümkin olanların ihrâciyle bu tarafa naklettirilmesi ve orada mücededden iki kıt’a dolap sandalı daha yaptırılıp birisinin Tersân-i Âmire’ye gönderilmesi zımnında ümerâ-yı bahriyyeden mirlivâ izzetlü Hasan Paşa’nın me’mûriyetiyle ba’zı küçük zâbitler verilecek neferât-ı ‘askeriye terfîk olunarak kendüye Tersâne-i Âmire hazinesinden yedibin beşyüz guruş harcırah i’tâsı ve ‘asâkir-i merkûmenin Sinob’da bulundukları müddetçe ma’aş ve mâhiyetlerinin ve gerek ihrâç olunacak eşyâdan mezkûr sandallardan dolayı vukû’ bulacak masârifin paşa-yı mûmâileyhden sandallar ahziyle mahalli-i emvâl sandığından i’ta olunması bi’l-istizân emr-i fermân-ı hümâyunum cenâb-ı padşahî müta’allık ve şeref-sudûr buyurulmuş olmağla mantûk-ı ‘aliyyesine tesfiye-i muktezâsına himmet buyurula.
 Fi 24 Cemâziyelevvel 70” 
Hasan Paşa’nın emrine subay ve erler ve bir adet dolap sandalı ve yeterli alet ve edavat verildi. Ayrıca Sinop’ta iki adet dolap sandalı yaptırması bunlardan birisinin Tersane Amirliğine göndermesi görevi de verildi.  
Hasan Paşa Emrindekilerle beraber Sinop’a ulaşıp çalışmaya başladıkta sonra İstanbul’dan ondört denizci daha burada çalışmak üzere gönderildi. 
     Sinop limanında ki savaş gemilerinin enkazından çıkarılmış olduğu öğrenilen iki yüz yetmiş dokuz kıyye hurda ve tunç çıkaran kişi ya da kişilerin elinden alınarak, Tersane Amirliğine gönderilmek üzere, görevli olarak Sinop’ta bulunan Tosun Bey’ teslim edildi. (31 Mayıs 1854) Diğer top namluları Sinop tersanesinde yapılmakta olan firkateyn için alıkonulmuştu. Hasar gören top namluları ve kurtarılan bir takım malzemeler İstanbul Tersane amirliğine gönderilmişti. 
  
    
 31 Mayıs 1854 günü; Sadrazamın, bu konu ile ilgili olarak Padişaha arzı da şöyleydi;
     “Atûfetli Efendim Hazretleri,
     Sinop limânından çıkartılmış olan onbir ‘adet topların oradaki tabyelere konulmasına dâir Kastamonu vâlisi devletlü Paşa hazretlerinin vâki’ olan iş’arı üzerine Tophâne ve Tersâne-i Âmireler ile muhâberâtı şâmil iki kıt’a tezkere melfûf kâğıtları ile beraber manzûr-ı âli-i hazret-i pâdişâhî buyrulmak içün sâye-i şevket-vâye-i hazret-i şâhânede sipariş olunan topların Avrupadan geldiğinde işbu çıkarılmış olan topların yine Tersâne-i Âmire’ye redd olunmak üzre şimdilik tabyeye  konulması ve bunları içâbeden kundakları celb olunacak ölçülerine göre i’mal ettirilerek gönderilmesi münâsib görünerek ol vechile me’mûrine yazılmış olduğu ve köhne halatın dahi tertîb kılındığı anlaşılmağın muvâfık-ı emr ü fermân-ı hazret-i şehinşâhî buyrulduğu hâlde bu karârın vâli-i müşârünileyh hazretlerine dahi bildirileceği beyâniyle tezkere-i senâverî terkim kılındı efendim. 
                                                                                         
Fi 4 Ramazan sene 70”