Sinoplu İş Adamları Derneği (SİAD) Genel Başkanı Turgay Öztürk, çalışma arkadaşlarıyla birlikte düzenlediği yemekli basın toplantısında, sağlığı ile ilgili dedikodu üretenlere sert tepki gösterdi.  

Buradayım, dimdik ayaktayım mesajı veren Öztürk, geçirdiği hastalığı dostlarıyla birlikte yendiği söyledi.

DEDİKODU ÜRETENLERE BİR CEVAP OLSUN İSTEDİM
SİAD Başkanı Turgay Öztürk sözlerini şöyle sürdürdü; "Öncelikle uzun bir aradan sonra sizlerle birlikte olmanın gururunu, şerefini yaşıyorum. Değerli birbirlerinden müstesna Sinoplu hemşehrilerim. Sizlerin de malumu üzere uzun bir süredir sağlık sorunları yaşıyorum. Bu nadanla ne yazık ki yaklaşık 9 aydır şahsımın liderliğinde ilk defa bugün toplanmış olduk. Muhtelif zamanlarda gerek şehr-i Sinop'ta gerek kıymetli istanbul'dan kulağımıza gelen çeşitli yorumlardan ötürü hem bugün bu yorumlara bir cevap olsun, hem de özlemimizi giderip içimize su serpelim istedik.

Vali Özarslan Gazilerle bir araya geldi Vali Özarslan Gazilerle bir araya geldi

ELLERİNİ OVUŞTURANLAR, SABAHA ÇIKAMAZ DİYENLER OLDU
Buradan Sinop'a seslenmek gerekirse, kıymetli Sinoplu hemşehrilerim. Beni tanıyorsunuz, hepinizin yanında muhtelif zamanlarda olmaya gayret gösterdiğim vakitler oldu ama, ne yazık ki uzun ve ağır bir tedavi sürecinden geçtim. Bu süreçte ellerini ovuşturanlar, şahsımı ziyarete gelip de birbirlerine ekran resmi atan yine benim kıymetli hemşerilerim oldu. Artık Turgay Öztürk herhalde sabaha çıkmaz, bundan sonrasını planlamak lazım diyen arkadaşlarımız, hemşehrilerimiz oldu. Ama buradan
özellikle söylüyorum. İnsanoğlunun canını ancak Allah verir ve Allah alır. Ne bir kul insanın canına takdir biçebilir ne de bir hekim insanın hayatının sonlanacağı zamanı bilir, yada belirleyebilir. Hastalık dediğiniz şey öncelikle sevgiyle yenilir, sonra dostlukla yenilir, sonra kardeşlikle yenilir, sonra da inanın bana sevgi ve insanın birlikte olmak istediği kişiler buna hakikaten bir ilaç olur.

İşte burada gördüğünüz tüm dostlarım, tüm tedavi sürecim boyunca yanımda olan, paralarıyla, mallarıyla, vakitleri ile, evlatlarından çaldıkları zamanları ile her anımda, her saatinde şükürler olsun benimle birlikteler. Sizler de bilirsiniz ki inatçı ve hırslı bir arkadaşınızım.

Allah'ın da lütfu, dostlarımın da desteğiyle işte bugün Sinoplu hemşerilerim ile birlikteyim. İşte bugün dostlarımla birlikteyim. Bu birliktelikte inanıyorum ki birazdan nerede kalmıştık diyeceğiz.

Hiçbir makam da hiçbir insanda sonsuza dek kalamaz. Bizim de yola çıktığımızda ilk söylediğimiz şey şuydu. Bu makam burada yönetim kurulunda bulunan, yönetim kurulu üyesi olan her dostumuza uygun. Buradaki her dostumuz inanın bana benden en az on kat daha nitelikli, bu göreve on kat daha layıktır. Bu sebeple hemşerilerimin müsterih olmasını istiyorum. Kişiler gelip geçici olsa da kurumlarda devamlılık esastır.

BU SÜREÇTE ARKADAŞLARIMIZ DURMADI PROJE ÜRETTİ
Burada sizlere anlatabileceğim en az 6 tane çalışmaları oldu. Huzurlarınızda bu çalışmalar için tüm çalışma arkadaşlarıma sonsuz şükranlarımı sunuyorum. Değerli arkadaşlar, bizler 2001 yılı 1 Ağustos'unda göreve geldiğimizde bizim için çok çeşitli cümleler kuruldu. İşte bugünden yarına çıkmaz cümlesi gibi. O tarihlerde de bu arkadaşımız çok genç bir arkadaş, böyle bir derneği idare edemez demişlerdi. Ama o genç arkadaşınız buradaki dostlarıyla birlikte 13 milyon liranın üzerinde Sinop'a ve Sinopluya destek vermek için çıktığı yolda işte bugün burada. Örnek olması açısından söylüyorum. Başka STK'lara da örnek olsun diye söylüyorum.

Dolayısıyla başladığımızda yangınla başladık, selle devam ettik, depremle ilerledik derken nihayetinde bizler de ufak da olsa rahatsızlandık. Ama seli de idare ettik elhamdülillah. Yangını da idare ettik elhamdülillah. Buradaki arkadaşlarla birlikte. Yine son asrın felaketi dediğimiz depremi de idare ettik. İşte burada gördüğünüz arkadaşlarla 20'ye yakın cansız, 2 tane de canlı vatandaş çıkarmak, Allah'ın lütfuna mazhar olmak nasip oldu.

BİZLERİ ANLAYAMAZSINIZ ANCAK DEDİKODU YAPARSINIZ
Evet, bazı hususlardan dolayı bazı yerlerden çeşitli mikroplar kapmış olabiliriz ama ben şahsım adına söylüyorum, o deprem bölgesinde ne kadar emek verdiysek, ya da o deprem bölgesinden ne kadar zarar gördüysem taki bu saate, bu açıklama saatine kadar ne kadar hakkım varsa anamın ak sütü gibi hepsine helal olsun.  Yine olsa hiç düşünmeden yine giderim, yine evimi bırakırım, yine işimi bırakırım, yine çoluğumu çocuğumu bırakırım. Evet, bazı iyiliklerin sonu düşünülmez. Bazı iyilikleri yaparken yolda kaza geçirip ölebilirsiniz. Bazı iyilikleri yaparken hasta olabilirsiniz. Bazı iyilikleri yaparken kendiniz de iyiliğe muhtaç kalabilirsiniz. Ama bunları düşünürseniz iyilik yapamazsınız, faydalı olamazsınız, hayırlı olamazsınız. Olamayacağınız için de bizlerin yaptığını ancak dedikodularla yapabilirsiniz.

BİZ SİNOP'UN NEFERLERİYİZ
Bizler dedikoduyla çalışmıyoruz. Bizler kardeşlik esasına dayanarak Sinop'a sevdalı, Sinop'un kendine has Sinop'u kendine bir örnek edinmiş, Sinop'ta hangi çileyi çekebiliriz diyen, Sinop için nasıl savaşlar verebiliriz diyen, inanın Sinop'un gönüllü neferleri ve askerleriyiz. O bakımdan bugün olduğu gibi dün de bugün olduğu gibi hiç hesap yapmadan, hiç plan yapmadan, sağlığımız elverdiğince bu canımız bu bedenin içinde sürekli olmaya devam ettikçe hizmetimize devam edeceğiz. Yüce Allah nasip ederse ben de bugün arkadaşlarıma katıldım ve hep birlikte nerede kalmıştık diyerek Yine devam edeceğiz.

Öte taraftan Sinoplular gerçekten çok kadirşinastır. Evet, aralarında bakın beş parmağın beşi bir değildir. Evet, aralarında kendini bilmez halde ya da söylediğinin mahiyetinin nereye gittiğini hesaplayamaz halde cümleler kuran kardeşlerim olabilir.

KARDEŞLİĞİMİZİ HİÇ BOZMADIK
Evet bütün bunlar olurken şu anda sağlık durumum Allah'ın izni ile 11 profesörümüz ile başlayan sağlık serüvenimiz şuanda 4 profesörümüz kontrolünde. Haftalık rutin görüntüleme, tetkikler ve tahliller ile devam etmekte. Ancak ilk defa olmak kaydıyla söylüyorum. Bir takım organlarımızla alakalı sorunlarımız vardı. Ancak şuan işte bu bardakta gördüğümüz su gibi. Bunu da ben yapmadım. Bunu o selde, o yangında, o depremde çıkardığımız insanların duaları, buradaki dostlarımın mücadelesi bizimde nacizane inancımız ve gayretimizle oldu. Evet sevgili Sinoplular, İstanbul'da yaşayan kıymetli Sinoplular. Buradan tüm Türkiye'ye sesleniyorum. Bizler bugüne kadar bu yönetim kurulu olarak kardeşliğimizi hiç bozmadık. Biz hala birlikteyiz. Siz gördünüz mü aramızda olmayan birisini? Şu anda ben göremedim.

Bu vesileyle kendimi Sinop kamuoyuna küçük de olsa ifade etmek istedim. Hiç merak etmeyin, nerede kalmıştık diyerek, nerede kaldığımızı bilerek, neler yapacağımızı hedefleyerek, neler yapmak üzere olduğumuzu sizlere göstererek yolumuza devam edeceğiz diyorum". 

Editör: Merve Yerli