Edirne Kamu Hastaneler Birliği Genel Sekreterliği Basın ve İletişim Birimi aracılığıyla açıklamalarda bulunan Uzunköprü Devlet Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Necdet Gencan, okul ve yuva çocuklarının enfeksiyonlardan korunmasıyla ilgili bilgi verdi. Dr. Gencan, okul ortamında aynı sınıfta sürekli bir arada olan bir sürü çocuk, sınıf havalandırmalarının yetersiz yapılması, havaların soğuması ile birlikte özellikle viral enfeksiyonların artışı, el yıkamanın olması gerekenden daha az sıklıkta yapılmasının çocuklarda enfeksiyon değiş tokuşu için risk faktörlerini oluşturduğunu söyledi. Gencan, “Kuşkusuz aşılama programlarına uyulması en azından bilinen hastalıklardan çocuklarımızı koruyabilmemiz için gereklidir. Özellikle bulaşıcılığı çok yüksek olan Hepatit A ve suçiçeği hastalıklarına karşı henüz bağışıklığı yapılmamış olan çocuklar, bu hastalıklar açısından risk altındadır. Kuşkusuz aşı ile bağışıklık tercih edilir fakat adı henüz bilinmeyen ya da aşısı henüz bulunmamış bir sürü mikroorganizma olduğunu bilmemiz gerekir” dedi.

Nasıl korunalım?
Uzman Dr. Necdet Gencan, çocuklarda el yıkamanın alışkanlık haline dönüşmesini sağlayacak olanın ebeveynler olduğunu vurgulayarak, “Onlara sözlerden önce davranışlarımızla örnek olduğumuzu düşünürsek, bu konuya hassasiyetle eğilmek gerekir. Çocuğa kişisel hijyenin önemi ve bunu nasıl sağlayabileceği konusunda bilgi verilmeli, okulda kullanabileceği sıvı sabun, kâğıt havlu gibi malzemeler hazır bulundurulmalıdır. Sağlıklı beslenme ve sağlıklı uyku alışkanlığı, mikroplarla savaşın en çetin yaşanacağı okul döneminde, çocuğun bağışıklık sisteminin kuvvetli olmasını sağlar” ifadelerini kullandı.

Çocuğum hasta, okula gitsin mi?
Çocuğun hastalandığında olanak dahilinde ise okula gitmemesini sağlamanın hem çocuğun hastalık sürecini hızlı geçirmesi hem de okuldaki diğer çocukların sağlıklarını korumak adına önemli olduğuna değinen Gencan, “Ancak çocuğun eğitim sürecinde aksamaya neden olmamak adına bu açıdan bir risk taşıyıp taşımadığına en iyi çocuk doktorunuz karar verecektir” dedi.

En sık sorunlar neler?
Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Necdet Gencan, konu ile ilgili en çok sorulan soruları özetleyerek, “Solunum yolu enfeksiyonları; bir sağlık çalışanının en sık duyduğu kısaltmalardan biri olan ÜSYE, çocukların da okul dönemlerinde yakasını bırakmayan bir tanı haline geliyor. Üst solunum yolları enfeksiyonları çocuklarda öksürük sonrası havada asılı kalan damlacıkların nefes ile alınmasıyla ya da yakın temas sonrası gelişir. Genellikle viral, bazen de bakteri kaynaklı olabilir. Bakteriyel enfeksiyonlarda; çocuk daha halsiz, keyifsiz olur, ateş daha yüksek derecelere ulaşabilir ve tedavide antibiyotiklerin de kullanılması gerekebilir. Viral enfeksiyonlarda daha çok semptomatik tedavi dediğimiz ateşi düşürme, tıkalı burunu açma gibi yöntemlere başvurulur. Bunun ayrımını yapacak olan çocuk hekimidir. Önemli olan hasta çocukta komplikasyonlar gelişmeden yani ilk enfeksiyon belirtilerine daha şiddetli başka belirtiler eklenmeden önce doktora başvurulmasıdır. Böylece tedavi süreci daha kısa ve kolay çözülebilir bir sorun olarak kalır. İshal; okul dönemlerinde sık karşılaştığımız bir diğer enfeksiyon çeşididir. Çocuklarda tetkik ile kanıtlanmış bir etken olmadıkça ishale yönelik ilaç kullanımından kaçınılmalıdır. Yine semptomatik tedavi, yani ateşi düşürme, bol sıvı takviyesi, yağlı ve şekerli gıdalardan kaçınılarak oluşturulacak bir diyet programı ishalin iyileşme sürecini hızlandırır. Gıda alerjileri; daha önce çocukta hiç gözlenmemişken, kantin ya da marketten alınan boyalı besinlerle okul çağında ortaya çıkabilir. Bu açıdan ürtiker dediğimiz cilt kızarıklığı, kaşıntısı, kabarması gibi belirtiler ortaya çıktığında çocuğa yediklerinin sorulması, tanı konmasını sağlayabilir” şeklinde konuştu.

Alınabilecek tüm tedbirlere rağmen çocukların hasta olabileceğini hatırlatan Dr. Gencan, “Alabileceğimiz tüm önlemleri almamıza, sağlıklı beslenme, el yıkama ve uyku alışkanlıklarını çocuğumuza vermeye çalışmamıza rağmen her çocuk hasta olur. Hiçbir çocuğun hasta olmadan büyüdüğü görülmemiştir. Aileler, çocuğun bağışıklık sisteminin mikroplarla savaş sırasında daha da tecrübelenip kuvvetleneceğini düşünerek kendilerini rahatlatmaya çalışmalıdırlar. Önemli olan sorunun büyümeden çözülmesidir” dedi.
Editör: Vitrin Haber