Boyabat’ta geçtiğimiz hafta içerisinde şap hastalığı nedeniyle ilçe hayvan pazarının kapatılmasının ardından Veteriner Hekim Ahmet Küçükbaş, şap hastalığı ve bu hastalığın ne gibi sağlık sorunlarına yol açabileceği hakkında bilgiler verdi.

Küçükbaş, Boyabat’ta baş gösteren hastalığın Türkiye’de yeni görülen ve İran’dan geldiği bildirilen yeni bir tip olduğunu ifade etti.

Boyabat’ta İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü bazı köylerde şap hastalığı görüldüğüne dikkat çekerek, hastalığın yayılmasını önlemek amacıyla Hayvan Pazarının kapatıldığını duyurmuştu. Kapatılma olayının ardından ilçe genelinde yaşanan endişeler üzerine Veteriner Hekim Ahmet Küçükbaş şap hastalığı ile ilgili bilgilendirmelerde bulundu. Şap hastalığının çift tırnaklıların ağızlarında, ayaklarında açtığı yaralarla kendini gösteren bir hastalık olduğunu belirten Ahmet Küçükbaş, bu hastalığın kimi zaman ineklerin memelerinde de gözle görülebilecek oranlarda yaralar açabileceğini, sığırların işkembesinde ve kalpte de lezyonlar açabileceğini ve özellikle küçük yaştaki sığırların ani ölümlerinin kalpteki bu lezyonlardan kaynaklanabileceğini ifade etti.

Hastalığın Türkiye’de yeni görülen ve İran’dan geldiği bildirilen yeni bir tip olduğunu ifade eden Küçükbaş, büyük bir ekonomik kayba neden olabileceğinden dolayı hastalığın gizli tutulmaya çalışıldığı yönünde de söylentiler olduğunu ifade etti. Şap hastalığının hayvanlar içi önemli bir hastalık olmasına karşın insanlara direkt olarak bulaşma riskinin bulunmadığının altını çizen Veteriner Hekim Ahmet Küçükbaş, hastalığın teşhisi halinde hastalıklı hayvanların sağlıklı hayvanlardan derhal uzaklaştırılması gerektiğini belirtti. Küçükbaş; “Bu hastalık çift tırnaklıların hastalığıdır. İnsanlarda görülmez.  En ağır şekilde sığırlarda görülür. Koyunlarda da görülür. Koyunlar daha çok ayaklarından tutulurlar. Bunlardan başka domuzlar da hastalığa duyarlıdır. Kimi zaman bir bölgedeki şap hastalığını başka bölgelere domuzlar taşır ve bulaştırırlar. Diğer hayvanlar bu hastalığa dirençlidir” diye konuştu. 

Hastalık nedeniyle sığırlarda et ve süt verimini düşüreceğini belirten Ahmet Küçükbaş, hastalığın aşısının olduğunu ancak doğrudan şap mikrobunu etkileyecek bir ilacın bulunmadığını söyledi. Küçükbaş; “Yöremizde düzenli olarak çeşitli şap türlerine karşı aşı yapılmaktadır. Bu aşılama nedeni ile bir süreden beri yöremizde şap hastalığı görülmüyordu. Ama bu defa yeni bir tip ülkemize girmiş. Bu A tipinin bir alt tipi olan bu türün İran’dan girdiği iddia ediliyor. Bu nedenle yapılan aşılamaların tam olarak bu hastalığı engelleyemediği duyduk. Ama sahada hastalıkla mücadele eden arkadaşlar, aşılı hayvanların bu hastalığı daha hafif atlattığını bildirdiler. İlacına gelince: hastalığı yapan virüs antibiyotiklerden etkilenmiyor. Yapılan bütün tedavi hastalığın açtığı yaraların mikrop kapmasını önlemek, ateşini düşürerek hayvanların rahatlamasını sağlamaktan ibarettir. Bir süre sonra hasta hayvanların kanında bağışıklık maddeleri oluşuyor ve hastalığı yeniyor. Şu an için elden başka bir şey gelmiyor” dedi.

Şap hastalığından korunabilmek amacıyla hayvan sahiplerine önemli uyarılarda bulunan Veteriner Hekim Ahmet Küçükbaş, şap hastalığının bulaşmadığı ahırlarda da karantina tedbirlerinin uygulanması gerektiğini belirtti.

Küçükbaş; “Hayvan sahiplerimiz ahırlarına dışarıdan hayvan sokmamalı. Mal alıp, mal satan ve çeşitli köylerde çeşitli ahırlara girip çıkan kişiler, ahırlara yanaştırılmamalıdır. Bu yapılırsa hastalık bulaşmaz. Bunların dışında vatandaşta kışın şap olmaz diye bir inanış var. Hastalığın yazı kışı yok. Ama kışın hayvanlar ahırlarda olduğu için bulaşma ve yayılma olmuyor veya az oluyor. Vatandaş da buna aldanıyor, kışın şap olmaz zannediyor” dedi. 

Editör: Vitrin Haber