Dünyanın en köklü ve muzaffer topluluklarından biri olan aziz milletimizin kahraman ve fevkalbeşer ordumuzla bütünleşerek emperyalist devletlere karşı verdiği emsalsiz mücadelenin 95. yıldönümünü büyük bir onur, mutluluk ve heyecanla idrak ediyoruz diyen MHP Sinop İl Başkanı Ali Çakır; “Türk milletinin 1. Dünya Savaşının sona ermesiyle birlikte varlığını sürdürme mücadelesi içerisinde adım adım kazanılan büyük başarı ve zaferlerin en son ve birleştirici halkası olan 30 Ağustos Zaferi’nin bizler için pek çok önemli yönü bulunmaktadır. Bu büyük zaferin en önemli yanı hiç şüphesiz ki, bu milletin azim ve iradesinin şartlar ne olursa olsun, varlığı ve birliği, vatan savunması söz konusu olduğunda adeta çelikleştiğini göstermesidir” dedi.

BU ZAFER KAHRAMAN TÜRK ORDUSUNUN ÇELİKLEŞMİŞ BİR İRADESİNİN ÖRNEĞİDİR
30 Ağustos Zafer Bayramının dosta güven düşmana korku salan bir destan olduğunu belirten MHP Sinop İl Başkanı Ali Çakır, bu büyük zaferin kahraman Türk ordusunun çelikleşmiş iradesinin bir örneği olduğunu ifade etti. Çakır; “Bu zafer, dün olduğu gibi bugün de Türkiye Cumhuriyetini yıkmaya kastedeceklere karşı vefakar, cefakar ve fevkalbeşer Türk milletinin ve onun bağrından çıkmış olan milli, sadakatli, liyakatli, milli projelerle modernize edilmiş 21. yüzyılın en üst düzey teknolojik yeniliklerine sahip kahraman Türk ordusunun çelikleşmiş iradesinin bir örneğidir” diye konuştu. 

AĞUSTOS AYI “ZAFER AYI” OLARAK ANILMIŞTIR
Ağustos ayının, tarihi boyunca, milletimiz açısından hep önemli ve zaferlerle dolu olduğunun altını çizen Çakır mesajının devamında şu ifadelere yer verdi; “Bu nedenle ‘zafer ayı’ olarak anılmıştır. 26 Ağustos 1071 Malazgirt Zaferi’yle birlikte Anadolu’nun kapısı Türklere ardına kadar açılmış, 26 Ağustos’ta başlayıp 30 Ağustos 1922 günü zaferle sonuçlanan Büyük Taarruz ile Türk Milleti Anadolu’nun sonsuza kadar Türk yurdu olarak kalacağını bütün dünyaya ilan etmiştir. Bu zaferle kurulan ve Türk milletinin en büyük eserlerinden biri olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin vatanı ve milletiyle birlikte sonsuza kadar hür ve bağımsız yaşaması yönündeki inanç, istek ve yükümüzü bir kez daha ifade etmek istiyorum”

TÜRKİYE BÖLGESİNDE DAİMA GÜÇ VE İSTİKRAR UNSURU OLMUŞTUR
30 Ağustos’ta ebedi başkomutan Atatürk, kahraman bir ordu ve milli bir devlet kurmayı başararak, düşmanları bozguna uğratmış ve bu zaferle Türk milletinin genç ve onurlu Türkiye Cumhuriyeti’nin temelini atmıştır. Bugün Türk milletini Anadolu’dan söküp atmak isteyen güçlerin ve zihniyetin toplu olarak mağlup ve perişan edildiği gündür”. 30 Ağustos zaferi esaret altında yaşayan diğer ulusların da özgürlük mücadelelerine örnek bir zaferdir. Anılan bu zaferin, Türk milletinin yüce karakterini, özgürlük ve bağımsızlığa olan tutkusunu gösteren kutsal bir abide olduğuna işaret ederek, “Bu zafer, dün olduğu gibi bugün de Türkiye Cumhuriyeti’ni yıkmaya, onun laik, demokratik, sosyal, hukuk ve üniter yapısını değiştirmeye kastedeceklere karşı Türk milleti ve onun bağrından çıkan ordusunun Türkiye Cumhuriyeti’nin, aradan geçen 95 yıllık süre zarfında laik ve demokratik yapısıyla uluslararası toplumun saygın ve örnek bir üyesidir. Jeopolitik ve jeostratejik konumu ve sahip olduğu silahlı kuvvetleri ile milli ve yerli savunma sanayisi ile de bölgesinde daima güç ve istikrar unsuru olduğunu vurgulamadan geçmek haksızlık olacaktır.”

TÜRKİYE CUMHURİYETİ BÜYÜK ZORLUKLAR VE MÜBADELELERLE KURULDU
“Büyük zorluklar ve atlatılan mübadeleler sonucunda kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bölünmez bütünlüğüne ve yüce Türk milletine yönelmiş her türlü tehdidi ortadan kaldırmadaki azim ve kararlılığımız, Türkiye Cumhuriyeti’nin sonsuza kadar yaşayacağının en büyük teminatıdır. Cumhuriyetimizin vazgeçilmez temel niteliklerini oluşturan Atatürk ilke ve inkılapları, her türlü tehdit ve tehlikeye karşı azimle korunacaktır. Kutsal bayrağımız vatanımızın her karış toprağında dalgalanmaya, ezan sesimizin ise her yerde susmadan okunmaya devam edileceği, en son ocak olan tek bir fert ve aile bireyi kalıncaya kadar şiar-ı milli olan bu ideallerimiz ve ülkümüzden, Türklüğün ve İslamiyet’in başat özelliğinden asla taviz vermeyeceğimizi tüm dünyaya haykırmak istiyorum.” 

İSTİKLAL VE İSTİKBAL MÜCADELEMİZ HİÇBİR ZAMAN BİTMEDİ, BİTMEYECEKTİR
“Bu topraklardaki devlet geleneği 1071 Malazgirt Zaferi’ne ve hemen ardından kurulan 1075 Anadolu Selçuklu Devleti’ne kadar uzanmakta. Cumhuriyetimiz işte bu köklü devlet geleneğinin en genç temsilcisidir. Milletimiz gibi devletimiz de nevzuhur değildir, köksüz değildir. Anadolu Selçuklu Devleti, Osmanlı Devleti ve nihayet Türkiye Cumhuriyeti ile kesintisiz bir devamlılığa sahip olan süreçte, istiklal ve istikbal mücadelemiz hiçbir zaman bitmedi, bitmeyecektir. Bin yıldır bu coğrafyada nice zaferler kazanmış ve hain emelleri akamete uğratmış olan milletimiz bugün yaşadığımız sıkıntılarında üstesinden gelecek güce ve dirayete sahiptir. Biz işte bunun için tek millet, tek bayrak, tek devlet diyoruz. Türk Silahlı Kuvvetlerimiz dün olduğu gibi bugün de kara, hava ve deniz unsurlarıyla maziden atiye giden bağımsızlık mücadelemizin teminatıdır. Bir kez daha Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi minnetle, rahmet ve hürmetle yâd ediyorum. 30 Ağustos Zafer Bayramınız kutlu olsun.”

ATATÜRK’ÜN BİZE MİRAS BIRAKTIĞI ÇAĞDAŞ, MODERN, DEMOKRATİK BİR TÜRKİYE CUMHURİYETİ’Nİ SONSUZA KADAR YAŞATACAĞIZ
30 Ağustos Zaferi’nin 95. Yıldönümünü kutlamanın gurur ve mutluluğu içerisinde bu toprakları kanları ile sulayan aziz şehitlerimizi rahmet, kahraman gazilerimizi saygıyla anıyoruz. Yüce Türk milletinden aldığımız güç ve kuvvetle bugün üzerinde yaşadığımız atalarımızın bize emanet ettiği şehit kanlarıyla sulanmış bu aziz vatanımızı korumaya Atatürk’ün bize miras bıraktığı çağdaş, modern, demokratik bir Türkiye Cumhuriyeti’ni sonsuza kadar yaşatmaya bu uğurda dün olduğu gibi bugün de canımızı seve seve vermeye hazırız. Muhtaç olduğumuz kudret atalarımızdan bize kalan damarlarımızdaki asil kanda mevcuttur. Ne mutlu Türk’üm diyene, ne mutlu Türk’üm diyebilene!”  
 
Editör: Vitrin Haber