Fırtınadan kaçan ve Sinop Limanı'na sığınan gemicilerden kaldığı tahmin edilen gelenek gereği süslenen maket kayık Sinop sokaklarında omuzlarda taşındı, maniler söylenerek bahşiş toplandı. 
     
''Helesa Geceleri''nin bu yılki ilk etkinliğinde, maket kayık fenerlerle kentte dolaştırıldı. 
     
Sinop Belediye Başkanı Baki Ergül, CHP İl Başkanı Mustafa Acun, Sinop Hemşehrilik ve Dostluk Derneği Başkanı İsmail Hakkı Gülenç, derneğin onursal başkanı Özer Gürbüz'ün de aralarında bulunduğu çok sayıda kişi, iftardan sonra balıkçı parkı önünde toplandı. 
     
Ergül, burada yaptığı konuşmada, Helesa'nın Sinop için önemli bir gelenek olduğunu belirterek, ''Zaman içinde unutulma ve yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olan geleneğimizi yaşatmaktan mutluyuz'' diye konuştu. 
     
Özer Gürbüz ise Helesa geleneğinin her yıl ramazan ayında tekrarlandığını, Helesa'nın öyküsünün fırtınadan kaçarak Sinop Limanı'na sığınan gemicilere dayandığını söyledi. Her yıl ramazan ayında tekrarlanan bu geleneğin, gelecek nesillere de aktarılacağını dile getiren Gürbüz, iki gece sonunda toplanan paraların Yardımseverler Derneği'ne iletileceğini anlattı. 
     
Sinop Yardımsevenler Derneği Başkanı Sevim Ünaldı da ramazan geleneği Helesa'da toplanan paraların derneklerine verildiğini, kendilerinin de bağışlanan parayı ihtiyaç sahiplerine gıda olarak dağıttıklarını kaydetti. 
     
Konuşmaların ardından omuzlarda taşınan maket kayıkla sokak sokak gezilerek, ''Helesa, yelesa, heyemola yusa, yusa hop'' diye mani söylenerek bahşiş toplandı. Vatandaşlar balkonlardan ve pencerelerden maket kayığın içine bahşiş attı, bazıları da geleneğe uygun olarak bahşişlerini mendile sarıp, düştüğü yer görülsün diye mendilin ucunu yaktı. 
     
Helesacılar, bu akşam da maket kayıkla sokak sokak gezip, mani söyleyerek bahşiş toplayacak. 
     
- Geleneğin hikayesi- 
     
Fırtınadan kaçan ve Sinop Limanı'na sığınan gemicilerden kaldığı söylenen ''Helesa''nın hikayesi şöyle: ''Çok eski dönemde fırtınadan kaçarak Sinop Limanı'na sığınan bir geminin tayfaları kış şartları nedeniyle haftalarca burada mahsur kalınca, erzakları tükenir. Kimseden bir şey isteyemedikleri için çaresiz kalan tayfalar, sonunda bir filikayla kente çıkıp, ellerinde fenerle evleri dolaşarak 'Helesa, yelesa, heyemola yusa, yusa hop' diye mani söyleyerek yardım toplar.'' 

AA

Editör: Vitrin Haber