Sinop ve ilçelerinde halkımızın 2015 yılı beklentilerini tespit etmek amacıyla bir şirkete anket çalışması yaptırılmış.

Anket başkaları için ne kadar ilginç sonuçlar ortaya çıkardı bilemeyiz. Ama sonuçları yani tespit edilen konular bizi hiç şaşırtmadı.

Aşina olduğumuz ve zaman zaman bu köşelerde gündeme getirdiğimiz, yorumladığımız, değerlendirdiğimiz, halkımızın duyduğu ihtiyaç, istek, beklenti ve şikâyetlerden ibaret.

Nereden çıktı bu anket işi dememek lazım. İhtiyaç görülmüş olmalı ki yaptırılmış.

Anket çalışmaları uzmanlık ister. Elinizde kaynağa dayalı veri olmadan halk böyle istiyor diyemezsiniz.

Bölgemizin anket çalışmalarına ihtiyaç duyduğu kesin. Keşke belirli aralıklarla kurum, kuruluş ve yerel yönetimler anket çalışmalarına yönelse, halkın öncelik verdiği ihtiyaç önceden öğrenilse, ne kadar iyi olur değil mi? Bu yüzden yadırgamıyoruz. Bir anlam da yüklemiyoruz yapılmış olan ankete.

Sözünü ettiğimiz anket çalışmasına destek veren Sayın Nazım Maviş’e teşekkür edilmesi gerekir.

Yatırım ve hizmet sektöründe bulunanların nelere öncelik vermeleri gerektiği ancak bu tür çalışmaların sonuçlarıyla mümkündür.

On bin denek üzerinde yapılan çalışma sonuçlarına göre; Sinoplular daha çok mutlu olmanın yolunun bölgede istihdam alanlarının genişletilmesinden geçtiğini düşünüyorlarmış. Bunun için de sanayi, ulaşım ve turizm alanlarında yeni yatırımlara ihtiyaç duyulduğu denekler tarafından belirtilmiş. Ayrıca, Sinopluların yüzde 39,3’ü yeni iş alanlarının kurulmasını ve istihdam arttırıcı yatırımların yapılmasını istiyorlarmış.

Çalışmanın içerisinde işsizlik oranıyla alakalı bir bölüme rastlayamadık.  Her ne kadar önümüzde bulunan Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK)  "Hanehalkı İşgücü Araştırması Bölgesel Sonuçlar 2012" raporu, Sinop’u işsizlik oranının en düşük olduğu bölgeler arasında bir takım grafik ve verilerle gösterse de, günümüzde ülkemizin genelinde olduğu gibi Sinop’ta da işsiz olan kişi sayısının hissedilir derecede yüksek olduğu söylenmektedir. Bizimde kanaatimiz bu yöndedir.

Sinop’un yatırıma, Sinopluların da istihdama şiddetle ihtiyacı var. Bölgenin ihtiyacı ve halkın sorunu her ne suretle olursa olsun görmezden gelinemez.  Toz misali halının altına saklanamaz.

İstihdam beklentisi ve işsizlik sorunu sadece bugünün değil, uzun yılların getirdiği bir sıkıntı. Globalleşen dünyanın olduğu kadar ülkemizin de en önemli sosyo-ekonomik sorunlarından birisi. Bu sorunların çözümünde uygulanacak hem genel, hem de yerel politikalar çok büyük önem taşımaktadır.

Kamu kurum ve kuruluşları, yerel yönetimler, kent konseyi, sanayi, ticaret ve meslek odalarıyla birlikte sivil toplum örgütleri de yatırım ihtiyacının karşılanamamasının ve işsizlik sorunun çözülememesinin sebeplerini doğru bir şekilde tetkik edilmesini ve masaya yatırılmasını sağlamalıdırlar. Çünkü çözüm yollarının belirlenebilmesi bölgesel iş piyasasının hep birlikte analiz edilmesiyle mümkün olabilmektedir.

Son dönemlerde ulaşım başta olmak üzere eğitim ve sağlıkta kayda değer ilerlemeler oldu, mesafeler alındı. Sinop-Boyabat Tüneli, Sahil Yolu, Kargı-Boyabat Yolu tamamlandı. İcraatlar, Hükümet’in Sinop’u ve Sinopluları önemsediğinin bir emaresi olarak görülmeli. 2014 yılında kişi başına en çok yatırım yapılan iller arasında Sinop ilk sıralarda yerini aldı. Bu hal de verilen değerin sonucunu ortaya koymaktadır.  Sinoplular da, Sinop’a verilen değeri fark etti ve mukabelede bulundu. 2014 yılında yapılan hem Cumhurbaşkanlığı, hem de Belediye seçimlerde verdiği oyla bunu gösterdi.  Bölgede en çok oyu İktidar partisi aldı.

Bölgede yatırım yapılması ve istihdam beklentisi hala gündemini koruyor. Beklentileri yönetmekte bir maharettir. İşsizlik oranı Sinop’ta ne kadar ki denilmemeli.

Genel seçime sayılı günler kaldı. Siyasette rol sahibi olanlardan beklentiler her dönemde olduğu üzere bu dönemde çoğaldı. Önümüzdeki süreçte beklentileri yönetebilecek ehliyete sahip siyasi partiler ve onların milletvekili adayları daha çok şanslı olacaklar kanaatimizce.

Bölge halkı için istihdam önemli konuların en başında gelmektedir. İşsizlik kader değildir ama insanımızı kederlendirmektedir. Bazı bireyleri ise bunalıma sürükleyebilmektedir. 

Bunalım sarmalına insanımızın kendini kaptırmaması için işsizliğe karşı en önemli çarenin sanat olabileceğini düşünüyoruz. İş buluncaya kadar, en azından bir sanatla meşgul olmak bireyi bunalımdan uzak tutacaktır.