Aslanhan, "Birbirimizin yüzüne gülen, arkasından konuşan bir toplum olduk. Gıybet toplumsal bir günahtır. Bir yuvayı yıkar, Türkiye'yi karıştırır, koskoca İslam dünyasını, Ortadoğu'yu bugünkü haline getirir. Maalesef maskelerle dolaşan bir toplum haline geldik." dedi.
Çocuklara zaman ayırılmadığını, sevgisiz büyütüldüklerini belirten Aslanhan, "Oğlumuzu, kızımızı sevmeye, saçını okşamaya zaman ayıramıyoruz. Sevgimizi onlara yansıtamıyoruz. Çocuklarımızla bir yürüyüşe çıkmıyoruz. Bir pastaneye, bir kafeye gidip arkadaş gibi göz göze gelip sohbet etmiyoruz. Durum böyle olunca çocuklarımız da sevgiyi başka yerlerde arıyor. Sonra arkadaş kurbanı olduğunda onlara kızıyoruz, kendimizi suçlamıyoruz." ifadelerini kullandı.
Aslanhan, günümüzde akrabalık bağlarının da kopuk olduğunu, çocukların akrabalarını dahi tanımadığına dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Amcalarımız, dayılarımız, teyzelerimiz, halalarımızla irtibatımız kesilmiş. Bir araya gelmiyoruz. Hısım akraba ziyaretlerini unuttuk. Çocuklarımızı bütün akrabalarımızın bir araya toplandığı bir ortamda tanıştırsak, kaynaştırsak, çocuklarımıza bir güven gelecek. 'Bu kadar akrabalarım varken sırtım yere gelmez' duygusunu, güvenini kazanacak."
Birlik Vakfı Boyabat Şube Başkanı Osman Özkan da gerçekleştirdikleri faaliyetlerin temelinde gelecekleri olan çocuk ve gençlerin topluma faydalı birer birey olmaları bulunduğunu anlatarak, "İdeal bir gençlik ancak ve ancak ne yaptığını bilen, çocuklarına, gençlerine zaman ayıran, onları zamanın ve teknolojinin tuzaklarından uzak tutan ama aynı zamanda çağı yakalayan bilinçli bir aile ile oluşturulabilir" diye konuştu.
Editör: Vitrin Haber
