Sinop Uğur Mumcu meydanında toplanan Eğitimsen Üyeleri, eğitimcilere verilen cezalara tepki gösterdi. Burada grup adına bir açıklama yapan Sinop Eğitim Sen Şube Sekreteri Musa Uzun, baskı, sürgün ve cezalara teslim olmayacaklarını söyledi. Uzun, açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “Ülke genelinde yaşanan sorunlar can yakmaya devam ediyor. Gün geçmiyor ki üyelerimiz üzerinde yeni bir baskı, sürgün ve ceza haberleri almayalım. 21 ve 29 Aralık 2015 tarihinde Ülkemizde yaşanan emek ve hak gaspları nedeniyle KESK ve Eğitim Sen Genel Merkezlerinin almış olduğu kararlar doğrultusunda bir saatlik ve bir günlük iş bırakma eylemliklerimizin içeriği Siyasal iktidar ve uzantıları tarafından değiştirilerek 12 arkadaşımıza Uyarı, 1 arkadaşımıza Kınama, 37 arkadaşımıza 1/30 maaş Kesimi cezası verilmiş, 8 arkadaşımıza da Kademe İlerlemesinin Durdurulmasının yanı sıra (Bir nevi "Sürgün" anlamına gelen) Tedbiren İl dışı Yer Değişikliği teklifi yapılmıştır. Böylece toplamda 58 arkadaşımıza çeşitli cezalar öngörülmüş bir kısmına da uygulanmıştır.

Demokratik bir hukuk Devletinde sendikal eylemler suç olamaz. Sendikal eylemler Anayasa, Uluslar arası sözleşmeler, AHİM Yerel ve Yüksek Yargı kararları Başbakanlık Genelgeleri tarafından güvence altına alındığı halde Milli Eğitim Bakanlığı, çok sayıda hukuk dışı girişimde bulunmuş, hukukun en temel ilkelerini ayaklar altına alan kararlara ve uygulamalara imza atmıştır. MEB’in yasakçı ve hukuk dışı kararı ve cezaları mahkemelerden ve yüksek yargı organlarından birer birer dönmesine karşın, Bakanlık Eğitim Sen’e yönelik baskıcı ve ayrımcı uygulamalarına ısrarla devam etmekte, üyelerimizi korkutmak ve yıldırmak için olmadık yol ve yöntemleri kullanarak açıkça suç işlemektedir.
İlimiz ve Türkiye genelindeki Eğitim Sen üye ve yöneticilerine yönelik olarak planlı ve organize bir şekilde başlatılan soruşturmalar tüm hızıyla sürmektedir. İktidarın ideolojik çizgisinde olan ve tamamı “siyasal kadro” olarak atanan idari makamların yıldırma girişimleri, üyelerimize yönelik olarak açılan disiplin soruşturmaları, verilen sürgün kararları tamamen hukuk dışı ve anti demokratiktir. İktidarın politikalarına itiraz eden herkesin hedef haline getirildiği böylesi bir dönemde ülke çapında başlatılan “cadı avı” ile örgütlü mücadelemizin engellenmeye çalışıldığı bellidir.

Bizleri baskı altına almaya çalışan, haklı mücadelemizden döndürmeyi amaçlayan her türlü hukuk dışı uygulamalar, Türkiye’nin nasıl bir yola girdiğini ve iktidar güçlerinin devlet organlarını kullanarak karşısında engel olarak gördüğü tüm kişi ve kurumları bertaraf etmek istediğini göstermektedir.

Siyasi iktidar ve Milli Eğitim Bakanlığı da şunu çok iyi bilmelidir ki Eğitim Sen, nereden gelirse gelsin bu tür baskılara ve tehditlere boyun eğmeyecek, savunduğu ilke ve değerler doğrultusunda örgütlü mücadelesini sürdürecektir. Buradan siyasi iktidara, MEB’e ve kendilerini iktidara yaranmaya adamış olan eğitim yöneticilerine bir kez daha sesleniyoruz: En temel sendikal hak ve özgürlüklerimizi yok sayarak, hukuk dışı girişimler ve antidemokratik uygulamalarınızla bizleri asla yıldıramayacaksınız.

Eğitim Sen üye ve yöneticilerine yönelik her türlü baskıya, soruşturma ve sürgünlere karşı bugüne kadar nasıl mücadele ettiysek, bugünden sonra da aynı kararlılıkla örgütsel ve hukuksal mücadelemizi sürdürecek, önünüzde asla diz çökmeyeceğiz!”
Editör: Vitrin Haber