Türkiye Varlık Fonu Kurulması ile Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair 6745 sayılı kanun içinde yer alan madde 80, 100  STK ve Ekoloji örgütünün çağrıcısı ile Sinop, Ankara, İzmir, Antalya, Bartın, Ordu ve Rize'de eş zamanlı düzenlenen basın açıklamaları ile protesto edildi. Sinop Nükleer Karşıtı Platform tarafından Halk Eğitim Merkezinde düzenlenen basın açıklamasında hayatın akışını bir şirket faaliyetine dönüştüren 80. Maddenin ülkenin tüm doğal varlıklarını itirazsız meta haline getirdiği vurgulandı. Sinop NKP adına açıklama yapan Dönem Sözcüsü Zeki Karataş, Anayasa Mahkemesine götürülme sürecinde olan Madde 80’nin doğanın, yaşamın ve geleceğin yok edilmesi olduğunu söyledi. 

AĞIR AKSAK İŞLEYEN HUKUKUMUZ MADDE 80 İLE BİRLİKTE YOK HÜKMÜNE ULAŞTI
Açıklamasında verilen çevre mücadelelerinde karşılaştıkları hukuk tanımayan tavırlarda gelinen son noktanın 80. Madde olduğunu belirten Sinop NKP Dönem Sözcüsü Zeki Karataş, zaten ağır aksak işleyen hukukun Madde 80 ile birlikte yok hükmüne ulaştığını ifade etti. Karataş; “Yıllardır HES’lere, termik santrallere, nükleer santrallere, yaşamı yok eden tüm politikalara, tüm rant projelerine karşı durduk; var gücümüzle direndik, direnenlere destek verdik. Hukuksal ve toplumsal mücadelemizden tüm engellemelere rağmen hiç vazgeçmedik. Doğayı, canlı yaşamını hiçe sayan şirketler ve onun taşeronu olan Hükümetler var güçleri ile saldırdı. Hukuka; yandaş bilirkişi raporları, taraflı mahkeme heyetleri, hiç bitmeyen ÇED süreçleri ile etki etmeye çalışan iradenin son noktası ise Madde 80 oldu. Ağır aksak işleyen hukukumuz Madde 80 ile birlikte yok hükmüne ulaştı.

BU ÇILGINLIKTAN DERHAL VAZGEÇİLMELİDİR
Kent, ekoloji ve hayvan hakları mücadelesi veren yapıların bu maddeye karşı tavırlarının çok net olduğunu ifade eden Sinop NKP Dönem Sözcüsü Zeki Karataş, doğayı, yaşamı ve geleceği yok edecek olan Madde 80’den derhal vazgeçilmesi gerektiğini belirtti. Karataş; Madde 80 ile ‘ülkemizin mevcut veya gelecekte ortaya çıkabilecek ihtiyaçlarını karşılama, arz güvenliğini sağlama, dışa bağımlılığını azaltma, teknolojik dönüşümünü sağlama’ gibi millî değerler gerekçe gösterilerek, hukuksuzluk meşrulaştırılacak; talan, “stratejik yatırım” adıyla put haline getirilecektir.

Madde 80 ile şirketlere Türkiye Cumhuriyeti tarihinde görülmemiş teşvikler verilerek, projelere muafiyetler sağlanacak,işletilen idari prosedürler ve idari işlemler Bakanlar Kurulu kararıyla ortadan kaldırılabilecektir.
Madde 80 ile kırda,kentteve canlı yaşamında telafisi imkânsız ekolojik yıkımlar getirecek olan, plan ve şehircilik ilkelerine aykırı projelere; ruhsatsız, imar izinsiz, ÇED’siz ve yargı yolu önden kapatılmış olarak başlanabilecektir
Madde 80 ile ticarî yatırımların ‘stratejik gerekliliği ve aciliyeti’ bağlamında, Türkiye’nin dereleri, kıyıları, denizleri, ormanları, ovaları, yaylaları, kültür mirasları Bakanlar Kurulu'nun keyfine, her şeye paragözüyle bakanların insafına terk edilecektir.

Devam eden ve tamamlanan benzer projelerle, daha önce defalarca örneklerini gördüğümüz üzere, doğayla birlikte kent ekosisteminin de olmazsa olmaz unsurlarından olan yaban hayvanlarının yaşam alanları, taraf olunan uluslararası sözleşmelere ve ulusal mevzuata rağmen talan edilecek; zorunlu göçe tâbii tutulan yaban hayvanlarına verilen tüm zararlar, hem kırda hem kentte telafisi mümkün olmayan sonuçlar yaratacaktır. 

Hâlihazırda kentsel dönüşüm kılıfı altındaki kent yağması hızlanacak; parklardan deprem toplanma alanlarına, sahillerden kültürel ve tarihî eserlere, müştereklerimiz yine bu madde ışığında rahatlıkla ranta açılacaktır” diye konuştu.

ANAYASA MAHKEMESİ ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMALAIDIR
Doğaya ve kentlere darbe olan bu yasanın adeta bir katliam yasası olduğunu savunan Sinop NKP Dönem Sözcüsü Zeki Karataş, Anayasa mahkemesinin bu konuda üzerine düşen görevi yaparak bir an evvel bu yasayı iptal etmesi gerektiğini söyledi. Karataş; “Bu katliam yasası, yetki sahibi olan siyasî partiler tarafından, varoluş sebebi yasaların Anayasa'ya uygunluğunu denetlemek olan Anayasa Mahkemesi'ne götürülecektir.Anayasa Mahkemesi de üzerine düşen görevi yerine getirmelidir. Bu yasa doğaya ve kentlere darbedir ve derhal iptal edilmelidir.

Anayasa Mahkemesi’nin göstereceği tavır Türkiye’de hukukun geldiği noktayı bize teyit edecek. Ya hukukun üstünlüğünü bize gösterecek ya da tarihe, bu kıyıma onay vermiş hukukçuların varlığı geçecektir.

Bizler; doğa, hayvan ve kent örgütleri, duyarlı hukukçu ve siyasetçiler, yaşam savunucuları, kısacası yaşamın ta kendisi olarak yaşanılabilir bir dünya için toprağı, suyu, havayı, çıkarsız bir şekilde doğayı savunuyoruz.
80. Madde Anayasa Mahkemesi’nden geçecek ya da dönecek. Bizler; kentleri, doğayı ve yarınları hiçe sayan iktidar, bürokrat ve şirketlere karşı, her türlü mücadeleyi sürdürmeye devam edeceğiz” dedi. 
Bizden biri
 
Editör: Vitrin Haber