Geçtiğimiz bu hafta sonu Eğitim-İş'e bağlı üyelere Ankara'da polis müdahelesi olmuş Kızılaya yürümek isteyen gruptan gözaltına alınlanlar olmuş idi.

Gazi Üniversitesi Rektör Danışmanlarından Sinoplu Hemşehrimiz Prof. Dr. Emin Kuru sosyal paylaşım sitesi üzerinden yapmış olduğu değerlendirmesinde konu ile ilgili olarak "polisin müsaade ettiği kadar mı doğruları söyleyecekler öğretmenler.. Polisin davranışı böyle olmamalı artık sokaktaki pkk artıklarına bir şey söylenemiyorsa öğretmene selam durulmalı diye düşünüyorum. Bu gaz ve coplamanın izahı yoktur imansızca zalimce bir davranıştır bu." dedi.

Prof. Dr. Emin Kuru paylaşımında şu ifadelerede yer verdi:

"ÖGRETMENE KALKAN COP..
Gördüğü bir yanlışlığı izinsiz de olsa dile getirme misyonu vardır öğretmenin. Meslek hayatı boyunca en zor şartlarda hep doğruları söylemiş ve anlatmış, karakteri doğruyu söylemek olan bu meslek gurubu polisi, polisin çocuklarını, müdürü, valiyi, emniyet müdürünü, bakanı, başbakanı  yetiştirmiştir. Bu meslek gurubu Fatih’in hocası Akşemsettin’i, Molla Gürani’yi, model almıştır. Hangi vicdan öğretmeni coplayın emri veriyor? hangi polis çocuğunun hocasını copluyor gazla zehirlemeye çalışıyor?  Bu zihniyet 12 Eylül öncesi öğretmenini hırpaladı, hani 12 Eylül’ün her şeyine karşıydınız bir beğendiğiniz öğretmen coplamasını mı taşıdınız günümüze.. Ögretmenini coplayan polisleri, askere sığınan ögretmeni yazıyor basın, toplumsal cinnet yada travma denilebilir bu tabloya.
Bir ülke öğretmenine saygısını kaybetmişse geleceğini kaybetmiş demektir. Hafta sonları dilekçe vermedin izin almadın diye copladığınız öğretmene hafta içi minicik kızınızı oğlunuzu verecekseniz sonrada o öğretmenden sıkılmadan  sevgi ve şefkat bekleyeceksiniz çocuğunuza en doğru bilgileri vermesini bekleyeceksiniz görüşü hiç önemli olamaz öğretmen öğretmendir. Onlar mesleğinin gereğini, doğruları söylemek zorundadırlar  yeri mekânı çok mu önemlidir konuşmanın. Yokluk içinde görev yapan öğretmene çok mu hatır sordunuz da konuşma mekanı ruhsatı arıyorsunuz. Yoksa polisin müsaade ettiği kadar mı doğruları söyleyecekler öğretmenler.. Polisin davranışı böyle olmamalı artık sokaktaki pkk artıklarına bir şey söylenemiyorsa öğretmene selam durulmalı diye düşünüyorum. Bu gaz ve coplamanın izahı yoktur imansızca zalimce bir davranıştır bu.
Öğretmene kalkan cop o copu vuranda emri verende Allah’ın gazabına uğrayacaktır. Kuran’ın ilk emri okudur, onu yerine getirten, ilim Çin’de de olsa alınız diyen, alimin kanı şehit kanı gibi mübarektir diyen, ilim yapan beni bulur diyen, Allah’ın varlığına birliğine insanları dolaylı yoldan klavuzluk eden bu meslek gurubunu amele sanan zihniyete acımak lazımdır aslında.
Diyelim ki biri coplayın dedi, öldüresiye vurmak zorunda mısınız yada emri yerine getirmeyerek bir fazilet dersi veremezmiydiniz, ey bu milletin cahil mektep kaçkını zavallıları  her uyguladığınız şiddet size nefret ve mermi olarak geri dönüyor bizlerde üzülüyoruz sizlere. iktidarlar değişse de millettin yüzde doksanı tarık olsa her bayan basını örtse,  çocuklarını doğursa geçmiş dönemlerden darbe dönemlerinden farklı bir şey yaşanmayacağı görünüyor Türkiye’de.
Çocuğunun öğretmenini coplatan ve coplayan zihniyet hiç değişmedi, iktidarlar değişse bile. Camilerde saflar sokaklara taşsa bile coplama zihniyeti hiç değişmiyor maalesef..  Aynı darbe dönemlerindeki gibi hemde öğretmene.. Görüşü siyasi anlayışı ister AKP,  ister CHP, ister MHP, ister komünist ister ateist olsun öğretmenlik mesleği içinde görevli ise en önemli değerlerini geleceğinizi ona teslim etmişsiniz demektir. Öğretmen konumundaki vatan evlatlarına copla emri veren iradeyi kınıyorum.
Burnundan sinek giren firavun susturun emrini zebanilerine vererek kendi beynini tokmaklatarak kendini öldürtmüştü . Tavsiyem; emri verenler kendi beyinlerini sinek vızıltısı var diye tokmaklatmayı sürdüzmezler, öğretmenlik peygamberlik misyonudur. Her başarılı insanımız öğretmenin bir eseri değil midir? kendini başarılı sanan yumurtadan çıkıp ta kabuğunu beğenmeyen beyler…. "



Editör: Vitrin Haber