Karadeniz Bölgesi Baro Başkanları Toplantısının 11.’si Sinop Barosu ev sahipliğinde gerçekleştirildi. 

Sinop'ta bir otelde düzenlenen toplantıya, TBB Saymanı Av. Sabri Erdal Güngör, TBB Yönetim Kurulu Üyesi Av. Gültekin Uzunalioğlu, TBB Başkan Başdanışmanı Av. Zafer Köken ve Amasya Baro Başkanı Av. Ahmet Melik Derindere, Artvin Baro Başkanı Av. Ali Uğur Çağıl, Bartın Baro Başkanı Av. Ferhat Parlatır, Bolu Baro Başkanı Av. Ferit Atalay, Çankırı Baro Başkanı Av. Erkan Köroğlu, Çorum Baro Başkanı Av. Altan Akpınar, Düzce Baro Başkanı Av. Azade Ay, Erzincan Baro Başkanı Av. Adem Aktürk, Gümüşhane-Bayburt Baro Başkanı Av. Serkan Pekmezci, Karabük Baro Başkanı Av. Rıdvan Erdoğan, Kastamonu Baro Başkanı Av. Mehmet Çiftçi, Ordu Baro Başkanı Av. Haluk Murat Poyraz, Samsun Baro Başkanı Av. Kerami Gürbüz, Tokat Baro Başkanı Av. Faruk Bostancı, Trabzon Baro Başkanı Av. Sibel Suiçmez katıldı. Sinop Baro Başkanı Av. Hicran Kandemir’in açılış konuşması ile başlayan toplantıda mesleki sorunlar ve çözüm yollarına ilişkin görüş alışverişinde bulunuldu. 

OHAL KAPSAMINDAKİ UYGULAMALAR AMACINI AŞMAKTADIR
Oldukça yoğun bir gündemle geçen toplantı açıklanan sonuç bildirgesi ile sona erdi. Bildirgede 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında devam eden OHAL sürecinde asıl amacın aşıldığına değinildi. Bildirgede; “Ülkemizde 15 Temmuz 2016 tarihinde başlayan kalkışma ile ilgili yargı süreci devam etmektedir. Diğer yandan devam eden etnik ve dinsel kimliğe bürünmüş terör, sınırlarımız dışında olmakla birlikte ülkemizin güvenliğini doğrudan etkileyen ayrılıkçı hareketler de öncelikli olarak ülke gündemini oluşturmaktadır.
Darbe kalkışmasının sorumlularının yargılanması, hesabının yargı mercileri önünde sorulması konusunda baroların ve avukatların hiçbir tereddüdü bulunmamaktadır.

Ancak OHAL koşullarında ve KHK ler aracılığı ile devam ettirilen bu süreçte OHAL ile ilgisi bulunmayan ve OHAL amacını aşar biçimde siyasal muhalifleri de içeren uygulamaların sürdürülmesi geçmişte yaşadığımız ve ülkemizin demokrasi tarihinde derin yaralar açarak antidemokratik izler bırakan rejimleri çağrıştırmaktadır. Özellikle ifade ve basın özgürlüğünün önündeki engellerin giderek çoğalması ve yargının bu konuda araçsallaştırılmış olması kaygılarımızı artırmıştır” denildi.

HAKİM VE SAVCI AÇIĞININ GİDERİLMESİNDE UYGULANAN YÖNTEM YARGI YÜKÜNÜ DAHA DA ARTIRIYOR
Yargıda ortaya çıkan büyük hakim ve savcı açığının kapatılması için izlenen yöntemin cılız kaldığına vurgu yapılan sonuç bildirgesinde bu cılızlığın yargı yükünü daha da artırdığının altı çizildi. 11. Karadeniz Bölgesi Baro Başkanları Toplantısı Sonuç Bildirgesinde şu ifadelere yer verildi; “Yine bu süreçte savunmaya yönelik kısıtlamaların ve fiili saldırıların artması, meslektaşlarımızın, adliyelerde, karakollarda şiddet görmesi, görevleri nedeniyle sanıklarla özdeş tutulmaları ve hatta katledilmeleri savunmaya tahammülsüzlüğün doğal sonuçlarıdır. Adil yargılanma hakkının tesisi ve Adalete erişim için bıkmadan emek veren ve Bağımsız yargının temel bileşeni olan savunmanın etkisiz kılınarak susturulmaya çalışmasını kabul etmemiz beklenemez.
Yargılama sürecinde masumiyet karinesine özen gösterilmemesi ciddi hak ihlallerine neden olduğu gibi, suçun kanunilik ilkesi ötelenerek yasalarda suç sayılmayan fiillerin suç olarak kabulü ile benzeşen şablon kararlar ceza yargılaması ile bağdaşmamaktadır. Yargıda ortaya çıkan büyük hakim ve savcı açığı ve bu açığın kapatılması için izlenen yöntemin cılızlığı yargının yükünü artırdığı gibi çözümsüzlüğü de beraberinde getirmektedir. Bu bağlamda bürokrasinin bir parçası haline dönüşecek yargının bağımsız olması da beklenemeyeceği gibi esasen yargının diğer bileşenlerinin içselleştirilmiş bir bağımsızlık talebi de mevcut değildir.

Ayrıca; Nüfus Yasası'nda yapılan değişiklikle nikah kıyacak kamu görevlilerinin kapsamının genişletilmesi ülkemizin öncelikli meselelerinden olmadığı gibi ülkemizde esasen hassas dengeler üzerine kurulu toplumsal barışa da olumlu katkı sağlamayacaktır. Bu konuda baroların ve ilgili diğer kuruluşların görüşlerinin alınarak konsensüs sağlandıktan sonra düzenlemelerin yapılması demokratik hukuk devletinin bir gereğidir.
Öte yandan eğitimdeki kargaşa ve sık sık değişen sınav sisteminin yarattığı tahribat da Barolarımızca dikkatle izlenmektedir.

Bu süreçte bir kez daha hukuk devleti ve yargı bağımsızlığına duyulan gereksinimin ne denli değerli olduğunu anımsatmayı Barolar olarak görev bilmekteyiz.”
Toplantıda Düzce Baro Başkanı Av. Azade Ay önümüzdeki 6 ay için Düzce Barosu dönem sözcüsü seçildi. Bir sonraki toplantının Samsun Barosunun ev sahipliğinde yapılacağı bildirildi. 
 
Editör: Vitrin Haber